Slave //(Hyunjin×Jeongin)

1.8*Buluşma/Plan*

Gözlerini açtığında yanındaki bedene baktı Hyunjin. İçinde hala bir burukluk , kırgınlık vardı ona karşı. Ama bunu belli edip onun küçük masum kalbini kırmak istemiyordu.

Alarmdan erken kalkan Hyunjin alarmın sesini duyunca ayağa kalkmıştı.

Jeongin ise yatakta kıpırdanıyor , gözlerini açmak , yine bir güne başlamak istemiyordu.

"Jeongin hadi kalk birşeyler yiyelim."

Jeongin açmak istemediği gözlerini açıp üstündeki yorganını atmıştı.

İkiside üstlerini değiştirmek için odalarına çekilmişlerdi.

Rahat birşeyler giyip mutfağa yöneldiler. Fakat mutfakta yiyecek birşey yoktu.

"Birşeyler sipariş edelim dışarıdan. " Hyunjin'in bu teklifi karşında birşey demek istemedi. Çünkü hiç olmadığı kadar yorgundu Jeongin.

İki tarafında bastırdığı duygular vardı. Birbirlerine hiçbir şey belli etmiyorlar sanki sıradan bir günmüş gibi olayı unutmuşlar gibi davranıyorlardı.

Hyunjin telefona yönelip pizza hamburger falan sipariş ettikten sonra , Jeongin'in yanına gelmişti.

"Bugün ne yapmak istersin?" arkasından sarıldı Hyunjin Jeongin'in.

Jeongin ise tatsızlık çıkarmak yerine gülümsemeyi Hyunjin'in eski haline dönmemesini tercih etti.

"Daha karar veremedim." dedikten sonra Hyunjin'e dönüp yanağını sıktı.

Mutlu gözüküyorlardı. Ama sadece gözüküyorlardı.

İkisininde içinde yenemedikleri bir his vardı. Kötü bir his.

Hiçbir şey yokmuş gibi davranmak rahatsız ediyordu onları.

"Pizzalar gelene kadar evi toplayalım." diye teklif etti Jeongin.

"Tamam kabul." Hyunjin ise kabul etmişti. Çünkü evi bok görüyordu. En azından ikisi de Sol Hyun'a ağırlık olmak istemiyorlardı.

İş bölümü yapıp evi toplamaya başlamışlardı.

Jeongin üst katları yani
Kendi odasını Hyunjin'in odasını , Yoon Bae'nin odasını, çamaşırları yıkadıkları odayı , pansuman yaptıkları odayı , birde ütü yapılan eski eşyaların olduğu odayı toplayacaktı.

Sadece Hyunjin'in odası ve kendi odası dağınık olduğu için işi kolaymış diye düşündü içinden.

Hyunjin ise giriş katını yani mutfak oturma odası ve birkaç oda daha toplayacaktı.

Jeongin kendi odasını bitirdikten sonra Hyunjin'in odasına girmişti.

Yaklaşık 20 dakikadır odasını toplamaya çalışıyordu Jeongin. Ama bu oda oldukça zor görünüyordu.

Tam yatağı düzeltecekken aklına birşey geldi.

Dün gece onu öpmüştü değil mi? Bu hayal değildi değil mi?

Parmaklarını dudaklarına değdirdi Jeongin. Yanlış hatırladığını ummuştu. Ama herşey hiç olmayacak kadar yorgundu

"Jeongin siparişler geldi." Kapının çalan şarkı ziliyle kapıyı açıp Jeongin'e seslendi Hyunjin.

Beraber oturup bir kaç dilim pizza yediler. Tam o sırada Jeongin o can alıcı soruyu sormuştu.

"Dün gece öpüştük mü biz?"

Hyunjin ağzına alacağı pizzayı duyduğu soru karşında bıraktı.

"Evet.."

"Bir ara bir daha yapalım güzelmiş."

Hyunjin beklenmedik tepki karşında yemekten boğuluyordu gülmekten krize girmişti.

Jeongin'in bildirim sesiyle kahkahaları bölünmüştü Hyunjin'in.

Arayan Seungmin'di.

"Bizimkilerle okul çıkışında kafede buluşacağız sizde gelsenize.?"

Jeongin Hyunjin'e sormak için izin aldı Seungmin'den.

Sorduğunda Hyunjin'in kabul edeceğini beklemiyordu. Ama kabul etmişti Hyunjin , Jeongin'in kafasını dağıtması için.

Hem şuan okul içinde en güvendiği kişiler onlardı.

"Tamam Seungmin. Geleceğiz hangi kafe?"

"Seondeul kafesi. Gelin ama bak ekmeğin bizi."

"Tamam Seungmiiiin."

********************

Buluşma vakti geldiğinde ikiside hazırlanıp çıkmışlardı.

Kısa bir yolculuğun ardından bahsettikleri kafeye gelmişlerdi.

Seungmin yine onları karşılamıştı.

Kafede Minho, Jisung, Changbin, Felix ve Seungmin vardı.

"Nerede kaldınız ya. Sipariş verelim hadi."

Minho geçen görevliye el uzattıktan sorma çağırmıştı.

Siparişleri vermişlerdi.

"Jeongin~aa daha iyi hissediyor musun?" diye sormuştu Jisung.

"Ah. Teşekkür ederim Jisung iyiyim." bu sefer cevaplayan jeongin'di.

"Ama çok güzeldi izlemek. Böyle aldı malı. Tuttu. Dövdü. Fırlattı falan. Çok eğlenceliydi yani." diye heyecanlı heyecanlı anlatıyordu Changbin.

Herkes gülüyordu.

Hatta Hyunjin bile.

Ama Felix susması için Changbin'i cimcikliyordu.

"Sıkıntı yok Felix."
deyince Hyunjin , şaşırmıştı herkes. Yani Hyunjin'de ters bir tepki bekliyorlardı her ne kadar gülse bile.

"Merak etmeyin arkadaşlar benim çok güzel planlarım var. Bilmiyor musunuz? Benim lakabım tilki."

Jeongin yine birini daha nakavt etmek için planlarını kurmuştu.

Bende stay sem bu Jeongin'i tilki yapacam.

Muhteşem bir zekaya sahip Jeongin ejejjsueheuh alkışlayın.

Bildirimler için üzgünüm hikâyeyi YANLİSİKLA yayından kaldırdim.

Sonra okumaları falan gelmedi.
Ama geldi geri yani.

Neyse saat 3:43

Herkese PUBG'li günler heueheu.