İthaf: seymabysll
Meyra'dan
"Al, hayranın arıyor." diyerek Erne telefonu bana fırlattığında "mal! Ya telefonum kırılsaydı?" diye bağırmıştım.
Omuz silkip "yenisini alırdın. Bana ne?" dedi gülerken.
"Seninle sonra konuşacağım." dedikten sonra aramayı cevaplayıp telefonu kulağıma götürdüm.
O an fark etmiştim ki kimin aradığına bakmamıştım bile.
"Naber Meyra?" diyen Arel'in sesini duyduğumda kimin olduğuna bakmama da gerek kalmamıştı zaten.
"İyidir. Sen?"
"İyi gibi." diye mırıldandı. Son zamanlardaki hareketlerindeki farklılıkları fark etmiştim ama neden böyle farklı davrandığını anlayamıyordum.
Ya da anlamak istemiyordum?
"Şey için aradım ben... eee, beraber dışarı çıkalım mı bugün? Epeydir dışarı çıkmıyorsun zaten."
"Yarım saatlik bir işim var. Bitirir bitermez çıkarız, sana uyar mı?"
"Tabii tabii, hiç sıkıntı yok." dediğinden sonra vedalaşıp telefonu kapattım. Telefonu bir kenara bırakıp Erne'nin odasına girdim. Gitar çalıp kendi kendine şarkı söylüyordu. Şimdiye kadar sadece Adel'e kendi isteğiyle şarkı söylemişti. Ben sadece kulak misafiri oluyordum.
"Mutlusun bakıyorum?" dedikten sonra biraz uzağına oturdum. Gitarı kenara bırakıp bana döndü.
"Mutluyum." diye mırıldandı ancak gülmemek için kendini zor tutuyordu.
"Gülmek istiyorsan gül. Böyle çok çirkin oluyorsun." dediğimde kafasını aşağı eğip güldükten sonra güler yüzüyle bana baktı.
Uzun zaman sonra ilk defa onu gülerken görüyordum.
"Ne oldu çabuk anlat!"
"Sarıldık." dediğinde yüzümü buruşturdum. Bu kadar mıydı sadece?
"Bu muydu?"
"Ne o beğenemedin mi? Nankör." diye çemkirdi ama yüzü hâlâ gülüyordu.
Adel kesinlikle ona çok iyi geliyordu.
"Eee başka ne oldu? Hem gece ceketsiz geldin sen?'
"Ceketi Adel'e verdim. Konuştuk biraz, o kadar."
"Öpüşmediniz mi?" dediğimde kaşlarını çatmıştı. Dolaylı yoldan da gülmeyi kesmişti.
"Adel'in Tuna'yı sevdiğini biliyorsun Meyra." dedi birden titremeye başlayan sesiyle. Sorun Adel'in onu sevmemesi değildi, canını yakan birini sevmesiydi.
Erne ise Adel'in bir daha üzülmesini istemiyordu.
"Ama bundan sonra Adel seninle birlikte olacak?"
"Bilmem, belki de daha çok uzaklaşır? Beni mutsuz ettiğini düşünerek kendini suçluyordu çünkü."
Az önceki gülümsemesinden eser bırakmamıştım.
Uzun zaman sonra mutlu olmuştu ve ben yine yapacağımı yapıp üzmüştüm.
"Aksine daha fazla seni üzmemek için yakınında olacaktır. Seni daha fazla üzmek istemez, inan bana."
Burukça gülümsediğinde benim de içimde bir burukluk oluşmuştu. Kardeşim gibiydi, onu çoğu kişiden çok seviyordum. Hatta üniversiteye çalışırken ve şimdi de annemlerden izin alıp bilerek yanında kalmaya başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nepenthe
ChickLit"Hayatımı gözden geçirsek, senin olmadığın yerler mutsuzlukla dolu!" "Benim olduğum yerler?" "Senin olduğun yerlerde çok mutluyum çünkü sen varsın." ESMER GÜZELİ VE SARI PRENSİN DEVAM KİTABI