Danial ve Javadd'a birer bardak süt koyup onlara uzattım. Birbirlerini gördükleri andan itibaren bir dakika bile oturmamışlar, deli gibi oyun oynamışlardı. Bu yüzden de çok terlemişlerdi. İkisine de Javadd'ın kıyafetlerini giydirip dinlenmelerini bekledim.
Harry birkaç saatlik bir işi olduğunu, eşinin de çalıştığı için bakacak kimseleri olmadığını söylemişti. Yani Danial babası gelene kadar bizimleydi.
Onları mutfakta bırakıp salonda oturan Zayn'in yanına gittim.
Telefonu ile ilgileniyordu.
Geldiğimi görünce hafifçe kafasını çeviri. Yanına oturdum ve televizyon kumandasını elime aldım.
"Ne yapıyorlar?" diye sordu.
"Yemek yiyiyorlar." dedim kanalları gezerken.
Bir kanalda durduktan sonra izlemeye başladım. Zayn de konuşmuyordu zaten.
Zayn'in oflama sesini duyduktan sonra ona döndüm. "Ne oldu?" diye sordum.
"Sıkıldım." dedi omuz silkerek.
"Ne yapayım, seni mi eğlendireyim?" dedim umursamazca.
"Fena olmaz." dedi dudak büzerek.
Konu açmak için öylesine bir soru sordum sadece. "Harry ile ne zamandır arkadaşsın?"
"Oldu bayağa, liseden beri tanışıyoruz."
"Anladım." diye mırıldandım.
Koltukta yayılıp bir bacağını dizinin üstüne attı.
"Javadd için bir kreşle konuştum."
Söylediği şeyle ciddileşip ona baktım.
"Hafta içi günde bir iki saat gidecek. Diğer yıl anaokulu düşünüyorum."
"Küçük değil mi daha?"
"Değil." dedi sanki işine karışmamdan hoşlanmamış gibi. Neden bu kadar huysuzdu?
Kendi bana anlatmıştı, ben ona hiçbir şey sormamıştım üstelik. Fakat, sanırım Zayn'in huyu böyleydi. Her şeye çabuk parlıyordu. Kişisel algılamayı kesip üzülmemeliydim.
Çok sakin bir tonda bana döndü ve, "İlk gün birlikte gideriz. Sonra sen bırakırsın ve alırsın."
Cevap vermeden başımla onayladım. Anlık duygu değişimleri beni yorsa da sakin halini çok seviyordum. İlerideki arkadaşlığımız için olumlu şeyler düşünmeme sebep oluyordu.
"Ne zaman başlayacak?" diye sordum.
Yüzüme bakmadan televizyonu izlerken bana cevap verdi. "Haftaya cuma için konuştum. Haftada üç gün sadece. Öğlene kadar."
"Tamam." dedim daha fazla uzatmamak için.
"İyi bir eğitim alması benim için çok önemli, yani daha ilerisi için konuşuyorum. Okul düzenine alışması için önce kreşi tercih ettim."
Bana bunları neden anlattığını düşünürken, aslında bana firkini sunarak bana değer verdiğini düşünmeden edemedim.
Ayrıca oğlu içib böylr hayaller kurması, geleceğini düşünmesi çok hoştu.
Gülümsedim. "Babam gibi konuştun.." dedim iç çekerek. Aslında üzüntüm sesimin kırıklığına yansımıştı.
"Sadece oğlumun iyiliğini istiyorum." demişti. Keşke beni de böyle düşünen bir babam ya da annem olsaydı.
Gözlerine baktım, o da bana bakıyordu. İleride onunla ne oluruz bilmiyorum ama böyle asker arkadaşı gibi takılmak canımı sıkıyordu. En azından birbirimizi tanıyabilirdik.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
natural🌸 malik [tamamlandı]
Fanfiction"Ben sadece oğlu için yaşayan bir adamım. Benden aşkına karşılık bekleme."