İçeceğimin pipeti ile oynarken sıkıntıyla elimi yumruk yapıp çeneme yasladım. Arkadaşım Lydia ile dışarı çıkmıştık. Javadd okuldaydı, öğleden sonra onu almaya gidecektim.
O kadar üzgündüm ki Zayn ile yaşadıklarımdan dolayı, Lydia ile dertleşmiştim. Ona her şeyi anlatmıştım.
Tanımadığım bir adamla evlendiğimi duyunca şok olmuştu. Ama canıma tak etmişti artık, seviyordum işte onu ne yapabilirim?
"Öyle işte. Beni asla fark etmeyecek." dedim iç çekerek.
"Dramatikleştirme, Val. Onun için de zor olmalı birine güvenmek."
"Ama, çok odun. Bana genelde iyi davranmaz. Kendi ne kadar isterse o kadar yaklaşıyor. Evleneli üç ay olacak, fakat birbirimize çok uzağız.
"O zaman yakınlaşmak için fırsat yarat?"
"Diyorum ya, burnumdan getirir. O canı ne zaman isterse ve nasıl isterse öyle yaklaşıyor bana."
"Belki o da seni öyle görüyordur. Yani, o da sana yaklaşmak istiyordur ama senin mesafenden çekiniyordur? Senin istemeyeceğini düşünüyordur.."
"Ne?"
Sanki bir aydınlanma yaşamış gibi kaşlarımı kaldırdığımda, Lydia gülmüştü. Bu gerçekten doğru olabilir miydi?
"Ama ben..Yeteri kadar yakınım ona. Daha fazla ne yapabilirim ki? Sonuçta benim de gururum var. Beni istemezse ben nasıl onu isteyeyim."
"Aptalsın kızım. Seni istememesi için bir sebep söyle bana. Ne güzel kızsın, oğlu desen seni çok seviyor. Seni sevmemesi için salak olması gerekiyor."
"Biliyor musun..Biraz salak." dedim somurtatak.
"Sen de çok akıllı sayılmazsın." dedi alayla.
Koluna vurdum, o gülerken ben de kollarımı birbirine bağladım.
"Biraz ilgisini çekecek şeyler yap. O da bir erkek, senden beklentileri olabilir."
"Bilmiyorum, Lydia. Onu görünce elim ayağım tutmuyor. Kalbim çok hızlı atıyor, nefesim kesiliyor. Kocama çok fena aşık oldum."
O kahkaha atarken ben rezilliğimle tekrar başbaşa kalmıştım.
"Onunla baş başa kalacağın fırsatlar yarat, yani kendinizi tanıyın biraz."
Aklıma gelen bazı fikirlerle sırıttım. Zayn ile baş başa kalmak.
Onunla vakit geçirmek.
Onunla yan yana olmak.
Bunları düşünmek bile başımı döndürüyordu.
"O zaman ben kalkıyorum." dedim ve ayağa kalktım.
"Nereye kanka?"
"Zayn'e sürpiz yapacağım." dedim ve neşeyle yerimden kalktım.
Kafeden çıkar çıkmaz telefona baktım. Javadd'ın okul çıkış saatine daha vardı. Zayn'in yanına gidip onu birlikte okuldan alabilirdik, Javadd buna çok sevinirdi.
Hızlı hızlı yürüyüp çalıştığı yere vardım. Umarım sevinirdi, umarım terslemezdi beni. Kırılmaktan korkuyordum.
Zayn bir durum olursa diye muahayenesinin anahtarını bana vermişti. Çantamdan çıkardım ve kapıyı açtım.
Hiç ses yoktu. İçeride hastası da yoktu, odasının kapısı kapalıydı, sadece ufak bir boşluk vardı.
Dış kapıyı sessizce kapattım ve odasında olup olmadığına bakmak için oraya yaklaştım. Aralık olan kapıdan bakabilirdim.
Heyecanla ve mutlulukla dolmuştu içim. Bence çok sevinecekti.
Başımı aralıktan uzatır uzatmaz,
Tanrım.
Zayn.
Zayn?
Gözlerim doldu, ellerim titremeye başladı. Kalbimin acısı iğne gibi battı bütün vücuduma.
Zayn ve sekreteri masanın üstündeydi.
Ağlamam duyulmasın diye elimi ağzıma kapatıp onları izledim. Sevişiyorlardı.
Zayn'in sekreteriyle ilişkisi mi vardı yani? Beni hiç sevmeyecek mi artık?
Göz yaşlarımdan görüş açımı bulanıklaşmıştı.
Bu çok acıttı!
Ses çıkarmadan geldiğim gibi geri gittim. Kendimi sokağa atar atmaz hıçkırarak ağlamaya başladım. Kalbimin ağrısıyla boğazımın acısı yarış yapıyordu sanki. Ağlamaktan bitmiştim.
Zayn.
Bunu bana neden yaptın?
Gerçi o ne yapmıştı ki. İlk günden beri ona başka duygular hissetmemem konusunda beni uyarmıştı. O en başından çizgisini çekmişti.
Ama o beni öptü? Bana yakın davranıyordu son zamanlarda. Yalan mıydı?
Elimi yüzüme kapatıp çaresizlikle ağlamaya devam ettim.
Kafamı duvarlara vurmak istiyordum.
Eve yaklaşana kadar ağladım. Biraz da olsa rahatlamış hissediyordum. İçim hala yanıyordu ama. Ne zaman gözümü kırpsam o görüntü geliyordu aklıma. Onu büyük bir zevkle öpüyordu, dokunuyordu ve isteyerek onun üstündeydi. Yani.. Beni sevmiyordu..Beni istemiyordu. Hayatında bir kadın varmış zaten.
Eve girmek üzereyken telefonumu çıkardım ve Trisha'yı aradım.
Uzun bir çalıştan sonra açtı. "Valeria?"
Sesini duyar duymaz göz yaşlarımı sildim ve boğazımı temizledim.
"Javadd'ı bugün okuldan alır mısın? Lütfen."
"Tabii alırım. Ne oldu?"
Aklıma gelince tekrar hıçkırıklar ağzıma doldu sanki.
"Saat birde çıkıyor, ben akşamüstü almaya gelirim sizden." dedim ve telefonu kapattım. Neredeyse eve koştum, kilidi açtım, ayakkabılarımı çıkardım ve yatak odasına kapandım.
Yüzümü onun yastığına gömerek ağlamaya devam ettim.
Aptaldı, hak etmiyordu sevgimi.
Neden sevdiğim kimse beni sevmiyordu? Yanında ben varken başka bir kadınla mı beraberdi? Ondan mı keyif alıyordu?
Ben onun çocuğuna annelik yapıyordum, buna rağmen ondan bir karşılık almamıştım hiçbir zaman ve yine buna rağmen kalbi kırılan ben olmuştum.
Ama bu sefer, bu sondu.
***
uyudunuz mu lan tavuklar
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
off hatunum benimmmm
ve bir de zaynin şerefsizliği hakkında ne düşünüyprsunuz?