Bölüm 23

9.6K 872 87
                                    



İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR...LÜTFEN YORUM VE BEĞENİLERİNİZİ ESİRGEMEYİN... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNE GÖRE GELİYOR...

Pulido kütüphanesi hiç şüphesiz ki hem Kourakin hem de Kuran yadigârlarının depolarına taş çıkarırdı. O kadar uzun bir dehlizdi ki muhtemelen bulundukları şehrin altında tamamen bunun için yapılmış bir labirent vardı.

Kimse beklemek istememişti. Ne kadar yorgun olurlarsa olsunlar herkes bir an önce bir şeyleri öğrenmek için can atıyordu. Erina Pulido, onlara birkaç askerle beraber eşlik ediyorlardı.

Bu dehlizler hala ortaçağdan kalma bir şekilde meşalelerle aydınlatılıyordu. Ancak buna karşılık son derece temizdi. Yani sürekli bakım yapılıyordu. Ancak hiçbir değişiklikte bulunulmuyordu. Bu da Pulido ailesinin ne kadar gelenekçi bir aile olduğunu gösteriyordu.

Megan, gözlerini bir an bile öncülük eden kadından ayıramıyordu. Bu kadından hiçbir şekilde hoşlanmamıştı. Bunun tek nedeninin Alexander Kuran'a verdiği mektup olduğunu sanmıyordu. Onda daha farklı bir şeyler vardı. Megan bunu anlayamıyordu. Tanımlayamıyordu. Ancak hisleri oradaydı. Bunu biliyordu.

Erina, devasa altın varaklı kapının hemen önünde durdu ve meşaleyi kapılara doğru tuttu. "Burası giriş" dedi sakince.

Oldukça etkileyiciydi. Kesinlikle gelenekçi ve gösterişli bir aileydi. Erina kapıları iterek açtı ve hep birlikte içeri girdiler. Kathleen ve Alexander aynı anda ileri adım attılar. Tuhaf bir şekilde çok uyumlu hareket ediyorlardı.

Sadece birkaç gündür beraberlerdi. Ancak o olaydan beridir Megan onları izliyordu. İki gün öncesine kadar etraflarına cinsel bir gerginlik yayıyorlardı. Ancak şimdi bambaşka bir şey yayıyorlardı. Bu his ikisinden her daim uzakta durmak gerektiğini belirten bir şeydi. Sanki aralarına herhangi birinin girmesine izin vermezler gibiydi.

Onlar ortak hareket ettikçe Megan daha da çok endişeleniyordu. Sanki Kathleen değişiyor gibiydi. Tek odak noktası Buzullar Prensi olmuş gibiydi. Üstelik bu Alexander Kuran için de geçerliydi. Etraflarına tedirgin edici bir hava yayıyorlardı.

Genç kadın gözlerini tekrar önlerinde yürüyen Erina'ya dikti. Yürüyüşü çok kıvrak ve davetkârdı. Megan'ın asla sahip olmadığı kadınsal çekiciliğe sahipti. Colin'in onun nesini beğendiğini hiç anlamamıştı. Ancak Erina Pulido'nun yanında Megan kesinlikle çok sönük kalıyordu.

Yine de bu bazı şeyleri değiştirmiyordu. Böylesi ünlü ve değerli bir kütüphaneye sahipken Erina'nın hiçbir şey bilmiyor olması imkânsızdı. Bu kadın kesinlikle bir şeyler biliyor ve bunu gizliyordu. Alexander Kuran'ın karşısına bunca zaman sonra çıkıp kanımı içebilirsin demesinin bir nedeni vardı kesinlikle ve Megan, bunun nedenlerini öğrenecekti.

Kathleen, dev kütüphaneye baktı. Altın varaklarla süslenmiş kitaplıklar beş katlı kütüphanede tabandan tavana kadar uzanıyordu. Orta kısım tıpkı Kourakin hazineleri gibi camekânlarla doluydu. Muhtemelen içleri eski hazinelerle doluydu.

Alexander, hemen yanındaydı. Dikkatli bir şekilde camlar arasında gezindiler. Colin ve Megan'da girdikten sonra ağır kapılar arkalarından kapandı ve iki asker kapının önünde iki tane de arkada duracak şekilde mevkilindi.

İşin aslı ne kadar ciddi olduğunu anlamak için bütün bunlara gerek yoktu. Biraz araştırma yapmıştı. Pulido kütüphanesine zarar vermek bir safkan için bile ölüm cezası nedeniydi. Peki, neden böylesine değerli bir görevi bu kadar düşük seviyeli bir aileye vermişlerdi ki?

LANETLİ EVLİLİKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin