Bölüm 16

10.7K 878 75
                                    

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... BOL KEYİFLER...

Megan, son iki günde Kathleen ile hiç olmadığı kadar çok konuşmuştu. O gece ki baloda olan bitenden Erina Pulido'nun gelişine kadar hey şeyi ayrıntılarıyla anlatmıştı. Ne yazık ki Rusya'da işler fazlasıyla karışıktı ve hiçbir çözüm noktası yoktu.

Tuhaf bir şekilde Erina Pulido denen kadının onu kan bağından daha çok etkilediği belliydi. Kathleen'in en önemli ve sinir bozucu huyu sessizliğiydi. Biri onu rahatsız ettiğinde, kalbini kırdığında ya da kızdırdığında Kathleen derin bir sessizliğe bürünüyordu.

Bu tuhaf sessizliği karşındakini mahvederdi. Çünkü Kathleen kendi kabuğuna çekilirdi ve aşılmaz bir duvarın içine girerdi. Sadece sessizlik değildi. Aynı zamanda bir durgunluktu. Böyle durumlarda Kathleen tepki veremezdi. Sessizlik ve tepkisizlik karşısındakini delirtirdi.

Buna karşılık onun kalbini almak kolaydı. Küçücük bir sarılma bile Kathleen'i mutlu etmeye yeterdi. Ancak Alexander'ın herhangi bir şekilde Kathleen'in kalbini kazanmak adına ona sarılacağı şüpheli bir durumdu.

Genç kadın derin bir nefes alıp verdi. Onun orada çok sıkıldığını biliyordu. Yanına gitmeyi istiyordu. Onunla konuşmayı ve sarılmayı istiyordu. Buna karşılık Alestar Kourakin, onu özgür bırakmadıkça ya da izin vermedikçe yanına gidemezdi.

O geceden sonra Colin'de hiç ortalarda görünmemişti. O gece beraber sohbet edip içki içtikten sonra genç kadın odasına gitmişti. Açıkçası kalbini bir şekilde o gece de bıraktığını hissediyordu. Bazen özlemi o kadar büyük oluyordu ki dayanamayacak gibi hissediyordu.

Acaba Colin ile konuşsa Rusya'ya gitmeye ikna edebilir miydi? Belki o da Kathleen'i merak etmişti. Üstelik Colin, Kuran Prensi'nin eski arkadaşıydı. En azından Kathleen'e yanında olduklarını söyleyebilirdi. Bunu belli etmek bile hiç şüphesiz ki ona iyi gelecekti.

Genç kadın derin bir nefes alıp hızla arkasını döndü ve onun yatak odasının önünde durdu. Bir an tereddüt etti. Bu odada defalarca bulunmuştu. Geçen zaman içinde o yatağı çok kere paylaşmıştı onunla. Anıları bile genç kadının ağzının kurumasına neden oldu.

Hafifçe öksürerek kendisini toparlamaya çalıştı. Ardından tekrar elini kaldırıp kapıya vurdu. İçeriden içeri girmesini söyleyen ses geldiğinde genç kadın içeri daldı.

Onun geldiğini biliyordu. Hiç şüphesiz kanının kokusunu almıştı aksi halde bu kadar harika bir eziyet hazırlamış olamazdı. Başka hiç kimseye böyle bir şey yapmazdı.

Banyodan yeni çıkmıştı. Islaktı ve elindeki havluyla saçlarını kuruluyordu.

Tanrılar, Colin Kourakin'e cömert davranmıştı hiç şüphesiz. O sadece bir besin zincirinin en tepesinde olması değildi. Bedeni de hiç şüphesiz ki muhteşemdi. Uzun boyluydu ve geniş omuzları vardı. Karnındaki baklavaları yalamak istiyordu. Genç kadının gözleri istemsizce aşağı kaydı.

Genç adam alaycı bir şekilde güldü. "Beğendin mi?" diye sordu neşeli bir şekilde.

Megan, kaşlarını çatarak başını kaldırdı. "Dalga mı geçiyorsun?" diye hırladı.

Colin, başını yana eğdi. Yüzündeki gülümsemesi yavaşça silindi ve havluyu beline sarıp arkasını döndü. "Rahatsız olma" dedi sakince. "Nasıl olsa daha önce görmediğin bir şey değil" dedi.

LANETLİ EVLİLİKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin