Sabah erken saatlerde hastane yolunu tuttular. Kayıtları yapıp, doktorun gelmesini bekledikleri sırada, Meryem karını tutarak, kötü bir şey olacağını hissediyordu. O sırada, Rıza'nın elini tuttu. Hemşirenin ismini söylemesiyle odaya girdiler.
Doktor yaptığı kontroller sırasında, ultrasonda çıkan görüntüler ışığında, Meryem'e dönerek,
-Üzülerek söylemem gerekir ki, bebeğinizin bir tarafının gelişimi durmuş. Engelli olarak doğacak bu çocuk.
Meryem duydukları karşısında şok olmuştu. Kalbi sıkışıyor, nefes alamıyordu.
Rıza da aynı şekilde, oldukça üzgün, doktoru dinliyordu.
Doktor, sözlerine şu şekilde devam etti:
-Çok geç olmadan çocuğu aldırabilirsin. Aslında zaten yeterince geç oldu ama yardımı olabilirim.
Meryem o an, annelik iç güdüsü ile duyduğu bu cümle karşısında dehşeti yaşadı.
-Hayır, benim çocuğum, benim bebeğim, benim kuzum ona asla kıyamam dese de Rıza pek ses etmiyordu.
Meryem, Rıza'nın kolundan tutup dışarı çıkardı. Hiç bir şey konuşmadan, dolmuşa binip, köy arabalarının kalktığı küçük garaja geçip oradan da köye geldiler. Meryem'in dünyası yıkılmıştı. Rıza Meryem'i bırakıp annesi gile indi.
-Meryem'in bebeği, yani benim doğacak çocuğum sakatmış. Engelli olacakmış.
Nurdan abisine dönüp:
-Aldırın, kendinize bakamıyorsunuz bir de sakat çocukla mı uğraşacaksınız.
-Meryem aldırmak istemiyor. Kıyamam diyor.
- O nerden bilsin engelli bir çocuk büyütmenin zorluğunu. Ne paranız var ne de durumunuz.
O sırada babası eve geldi. Durumu öğrendiğinde, çocuğu aldırmaları gerektiğini söyledi.
Semra araya girerek,
-Ama babacım, Meryem kıyamazmış, aldırmayacakmış. Kıyamam ya!
-Meryem'i çağırın buraya.
Rıza:
-Meryem, uyuyor, gelemez şimdi.
-Tamam yarın görüşürüm ben onunla hadi sen de şimdi defol git.
Rıza eve geldiğinde, Meryem'i yatağından uyandırarak konuşmak istedi. Meryem konuyu bildiği için konuşmaktan kaçındı.
Bu bir hafta boyunca bu şekilde sürdü.
Rıza'nın kontrolleri için Adana'ya gittiği gün. Semra, Meryem'i aşağıya çağırdı. Meryem duymamazlıktan geldikçe, Semra daha da bağırıp sesleriyle köyü inletiyordu.
Meryem isteksiz bir şekilde aşağıya indi.
-Sakat sakat doğurup ne yapacaksın çocuğu. Aldırsana.
-Allah böyle vermiş, canımın bir parçası kıyamam.
-Aldır tekrar yaparsın. Ailemize böyle mi evlat vereceksin?
-Semra Abla, bu benimle Rıza'nın sorunu. Kimseyi ilgilendirmez dediği anda
Semra vicdansız bir şekilde Meryem'in karnına tekme attı. Meryem büyük bir çıplıkla yere düştü. Semra hemen oradan koşarak uzaklaştı.
Meryem'den kan geliyordu. Komşular bu sese koşarak geldiler. Herkes panik içindeydi. Ambulansın gelmesi uzun sürebilirdi. Hemen motora bindirerek, kendisini ana yola götürüp oradan araba durdurarak hastaneye yetiştirdiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZ ÇIĞLIK
Teen FictionAilesinden sürekli şiddet gören, 15 yaşında , kendisinden 17 yaş büyük biriyle evlenmek zorunda kalan genç bir kız. İstemeye istemeye evlendikten sonra hayatını kabusa çeviren eşi ve ailesinin yaptığı inanılmaz işkenceler. Evlendiği ilk gün şiddete...