Yorum yapmayı unutmayın.
"Partnerleriniz ile süreceksiniz. Çizgiyi birlikte geçmelisiniz işte ancak o zaman yarışmayı kazanabilirsiniz."
Jeno bacaklarını esnetirken hocanın söylediklerini dinledi. 24Km bisiklet süreceklerdi ve hoca dayanıklılıklarına puan verecekti.
Yine de çok zor olmaması iç herkesi birbiri ile eşleştirmiş puanlarının da ortak olacağını belirtmişti.
Jeno hocanın elindeki listeden adını okumasını bekledi.Haechan, Myun soo ile eşleşmiş ve son dedikoduları onun ile asla ilgilenmeyen partnerine anlatmaya başlamıştı bile.
Sınıfın büyük çoğunluğu eşleşince geriye kalanlara şöyle bir göz gezdiren Jeno midesinin sıkışmasına engel olamadı.
Jeno hariç adece 3 kişi kalmıştı hoca iki kişinin daha ismini okuyunca midesinin sıkışmasına sebep olan düşünce gerçekleşmiş oldu.
"Ve Jaemin sen de Jeno ile takımsın."
Jeno isteksizce Jaemin'e baktı, Jaemin ise beton gibi durmuş bisiklete bakıyordu. Kavuşturduğu kolları herzamanki kibirli havasına ekstra puan ekliyordu.
Herkes bisikletini kapıp yavaş yavaş başlangıç yerine ilerlerken Jeno'da gönülsüz bir şekilde Jaemin'in yanına gitti.Jaemin sanki birden belirmiş gibi Jeno'yu görünce irkildi.
"Benden uzakta sür." dedi bisikletini yavaş yavaş ilerketmeye başlamadan.
Jeno yumuruklarını sıkıp "Birlikte olmamız lazım hocanın-"
"Ne söylediği umrumda değil." dedi Jaemin Jeno'ya sertçe bakarak.
"Bundan daha önemli işlerim var ve senin gibi insanlar ile arama çizmem gereken bir sınır."Jeno Jaemin'in bisiklete binen bedenini izledi ve öfke ile bir taşa vurup kaskını düzeltti. Ona ihtiyacı yoktu.
"Sonra da klostrofobisi olduğunu söyleyip kendino sevgilimin kollarına attı. İnanabiliyor musunuz?" diye enerjik bir biçimde sordu Haechan.
Ne Jeno ne de Myung Soo onun ile ilgilenmiyordu. Jaemin ondan uzak durmak istediğinden Jeno Haechan'ın yanından sürüyordu bisikletini.
"Yani benim yanımda sevgilime sarkıyor! Hem de ona sarılıyor." dedi Haechan histerik bir kahkaha ile."Ve ben de kızın birazcık saçını çekip yakasını azıcık yırttım diye kıskanç sevgili oluyorum. Resmen saçmalık."
Jeno Haechan'ı pek dinlememişti ama ne anlattığını anlamak zor değildi.
Zaten Jeno bu okula geldiğinden beri Haechan'ın sevgilisi ile olan çalkantılı ilişkisinden başka bir şey dinlememişti. Haechan gay olduğunu fark etme sürecini bile anlatmıştı ona.
Gerçi o Jeno'yu hetero sanıyordu ama Jeno'nun onu bozası gelmemişti. Hem biseksüel olması ne işine yarıyordu ki aseksüel gibi takılıyordu zaten."Şu Jaemin değil mi?" diye sordu Myun Soo ağaçların arasında yere doğru eğilmiş silüeti gösterirken.
Jeno gözlerini kısıp silüeti daha dikkatli inceledi gerçenkten de bu Na Jaemin idi.
"Ne oldu acaba?" dedi Haechan bisikleti durdururken.Jeno pedalları hızla çevirip Jaemin'in biraz yakınına gelince bisikletin üzerinden atlayıp yere attı.
"Jaemin!" diye seslendi endişeyle.
Jaemin çömeldiği ağacın dibinden doğrulup Jeno'ya baktı yüzü sapsarıydı.
Jeno gözlerini kocaman açıp elini Jaemin'in sırtına koydu "Hey, iyi misin?" diye sordu. Jaemin nefretle Jeno'ya bakıp sırtındaki elinden kurtuldu."Ben uzak dur demiştim sana."dedi bağırarak.
Jeno şaşkınlıkla ellerini beline koydu "Yardım etmeye çalışıyorum." dedi sitemle.
Jaemin doğrulup yerdeki bisikletinin yanına gitti "Senden bunu isteyen olmadı. Benden uzak dur." dedi ve tekrar bisikletini sürmeye başladı.
Jeno hırsla ağacın dibine baktı.
Küçük yemek parçaları ile sarı bir sıvı görünüyordu, ne yani kusmuş muydu?"Yah! Ne olmuş?" diye sordu Haechan uzaktan seslenerek.
Jeno ayağı ile biraz toprağı ağacın dibine atıp hiçbir şey olmamış gibi onu bekleyen grubunun yanına ilerledi."Fizik formülünü unutmuş belki hatırlarım diye bisikletten inmiş." dedi Jeno omuz silkerek.
Haechan şok olmuş bir şekilde ağzını açtı "Ben artık diyecek bir şey bulamıyorum buna. Kafayı iyicr yemiş." dedi.Jeno Jaemin'in neden kusmuş olacağını düşünürken Haechan'a da konuşacak yeni malzeme çıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
||How Dare You?|| [Nomin/Jaeno]
Fanfiction[Tamamlandı] Na Jaemin kibirli, popüler, zeki ve zengindi. Okuldaki herkesi korkudan titretecek güce sahipti tabi okula yeni gelen Lee Jeno, buzlar prensinin tahtını sallayacak anahtarı beraberinde getirene kadar. [Belirli bir seme veya uke yoktur...