23. Bölüm

1K 101 224
                                    

Finale son 3 bölüm >~<
Bu arada medya neden Taeyeon diye sorguluyorsanız kendisi nikahlı eşim olur. Tşk.

Jaemin ilaç kutusunu açıp tembelce avcuna doğru bir kaç kere salladı, içinden birden fazla ilaç dökülünce bıkkın bir nefes verip kutuyu masanın üzerine koydu.

Sadece lanet bir ağrı kesici içmek neden bu kadar zordu?

İlaçları teker teker tüp şeklindeki kutunun içine koymaya başladı. Bir kaç gündür salondaki koltuğu mesken edinmiş olduğundan battaniyesi ve yastıkları koltuğun üzerinde karman çorman duruyordu.

Televizyonda ise izleme listesinden rasgele seçtiği bir dram filmi oynatılmak için bekliyordu.

Normal koşullarda etrafta abur cubur paketleri falan da olması lazımdı ama Jaemin hazli hazırda iştahsız birisi iken şimdi hiçbir şey yemiyordu. Onun yerinde her yerde sümüklü mendilleri vardı.

Başının ağrısı şiddetlenince Jaemin ilaçları masanın üzerine bırakıp içlerinden bir tanesini ağzına attı ve su yardımı ile yuttu.
O bardağı masaya koymuş tekrar ilaçlara yönelmişti ki kapının çalması ile dona kaldı.

Hizmetlilere izin verdiğinden onlardan birisi olamazdı, arkadaşı falan da yoktu. Açıkçası kapısını çalacak bir kişi bile tanımıyordu.

Jaemin ikinci kez kulaklarına dolan melodi ile ayağa kalkıp kapıyı açmak üzere ilerledi.

Kapının önüne vardığında hemen duvarın üzerindeki küçük ekrandan kim olduğuna baktı. Gördüğü tanıdık sime kalbini hızlı hızlı attırmaya başlarken gözleri de ona eşlik edercesine dolmuştu.

Kapı son bir kez daha çalınca Jaemin ekrandaki görüntüye özlemle bakmayı kesip aceleyle açtı kapıyı.

Lee Jeno, oldukça rahatsız bir şekilde karşısında duruyordu.

Genç adam kapının açılmasıyla gözlerini Jaemin ile buluşturup saniyeler içinde geri kaçırdı. Zor olacağını biliyordu zaten ama şu an vücudunu ateş basmasına da engel olamıyordu.

İkside konuşmazken Jeno elindeki kutuyu önündeki gence uzatıp "Bu senin için." diyerek sessizliği bozdu.

Jaemin ağlamamak için kendisini çok zor tutuyordu. Jeno'nun ona uzattığı kutuyu aldı ve içinde ne olduğuna bakmak için ilgiyle kapağını açtı.

İçi damla çikolatalı kurabiye doluydu.

Jaemin yüzünde oluşmaya başlayan gülümseme ile kafasını yerden kaldırmayan gence baktı.

"Ben bir kaç kete pişirmeyi denedim ama hep yandılar." dedi Jeno gözleri dolmuş boğazında kocaman bir yumru oluşmuştu.
"Ben de annemden yardım istedim."

Jaemin'in artık tutamadığı yaşları yanaklarından süzülürken "Seninkini tercih ederdim." dedi.

Jeno burukça gülümseyerek Jaemin'e bakmak için kafasını kaldırdı ama ağlayan genci görünce aynı hızla tekrar eğdi. Gözlerine bakamıyordu, canını yakıyorlardı.

"Geldin." diye fısıldadi Jaemin kısa bir sessizliğin ardından, sesindeki acı çok keskindi.

"Seni kaybettim sanmıştım ama sen geldin."

Jeno yumruklarını sıkıp göz yaşlarını geri göndermek için kendini kastı ama damlalar çoktan yerdeki işlemeli mavi taşlarda iz bırakmışlardı.

"Daha erken gelmeliydim." dedi kısık bir sesle. "Seni dinlemeliydim, anlatmana izin vermeliydim. O gün yanına bunun için gelmiştim."

Jeno zor da olsa kafasını yerden kaldırıp Jaemin ile göz teması kurdu.

||How Dare You?|| [Nomin/Jaeno]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin