11. Bölüm

1.1K 122 30
                                    

Biraz daha olaysız bölümlere devam edelim istiyorum ne dersiniz? Size biraz daha iç ısıtıcı bir kış günü vermek istiyorum~ Keyifli okumalar~ Lütfen ama lütfen yorum yapmayı unutmayın^^

Jaemin gözlüğünü çıkarıp masanın üstüne koydu ve gerindi. Bin bir yalan ve dolap sonrasında bir şekilde haftasonu bir geceliğine bile olsa Jeno'nun evinde kalabilecekti.

Jeno resmen bu hafta sonu onda kalsın diye Jaemin'e yalvarmıştı. Okulda pek birbirlerine yaklaşamıyorlardı, sınav zamanı olduğu için Doyoung Jaemin'i grupla beraber ders çalışması açısından zorluyor neredeyse hiç nefes aldırmıyordu.

Resim odasına gitmek bile şu sıralar büyük tehlike oluşturuyordu. Jaemin sırtını Jeno'nun yatağına yasaladı ve yorgun gözlerle dışarıda yağmakta olan karı izledi pencereden.

Jeno'nun masası ikisininde çalışması için yeterince geniş olmadığından Jeno'nun annesi yere bir masa kurmuştu.

Jaemin için yerde oturmak özellikle de evdeyken oturmak fazlası ile beklenmedik ve farklıydı. Ama nedense bu küçük durum bile onu daha önce  hissettmediği biçimde huzurlu hissettirmişti.
Kapının açılması ile Jaemin dikkatini içeri elinde bir tepsi ile giren Jeno'ya çevirdi.

Jeno tepsiyi yere ve ulaşabileceği kadar yakın bir yere koyup Jaemin'in yanına sığıştı. Omuzları birbirine değiyordu ve eğer ki Jaemin bacaklarını kendisine doğru toplamamış olsaydı dizleri de bu temastan faydalanabilirdi.
"Biraz dinlenelim, olur mu?" diye sordu Jeno.

Aslında bu cevap beklediği bir soru falan değildi, o yüzdendir ki masadaki kitapları çabucak toparlayıp içi sıcak çay dolu 2 kupayı ve 4 mandalinayı koydu masaya.

Jaemin kupasını alıp bir süre yüzünde tatlı bir gülümseme ile çayın sıcaklığının tenini ısıtmasına odaklandı.
"Gülümsemeni çok seviyorum." dedi Jeno aynı tatlı gülümseme onda da vardı.

" O zaman daha çok gülümseyeceğim." dedi Jaemin ve çayından bir yudum içti.
Jeno da çayını içmeye başlamıştı mandalinalar sonraya kalsa da olurdu.
.
.
.

"İlk öpüşmemiz de de kar yağıyordu." dedi Jeno biraz sessizliğin ardından, ikiside hızlanan kar yağışını izlemeye dalmışlardı.

Jeno'nun utanmazca söylediği şeye Jaemin alaylı bir şekilde güldü.
"Bu hafta aralıksız her gün kar yağdı zaten Jeno-ah~." dedi.
Jeno sanki bunun söylenmesini bekliyormuş gibi Jaemin'e bir bakış attü ve sinsice gülümsedi.

"İşte tam da bu yüzden bütün hafta seni düşünmekten kendimi alamadım." dedi.
Jaemin neredeyse ağzındaki çayı püskürtecek ve hunharca gülmeye başlayacaktı ama zor da olsa yuttu.
Daha sonra bir süre kırkırdadı ve kupasını masaya bıraktı.
"Jeno-ah, o kadar klişe bir romantiksin ki kendimi kusmamak için zor tuttum." dedi Jaemin.

"Yah! Na Jaemin! Benimle dalga geçme! Bu benim için de ilk!" diyerek sitemle somurttu Jeno ve Jaemin'e arkasını döndü.
Jaemin kıkırdayıp arkası dönük Jeno'nun omzuna yasladı çenesini.
"Hey~" diye fısıldadı "Ben de sürekli seni düşündüm."
Jeno göz ucu ile omzundan ona bakan Jaemin'e baktı.

"Beni mi, öpüşmeyi mi?" diye sordu tek kaşını kaldırarak.
Jaemin yan bir biçimde gülümseyip "Seni" dedi "öpüşmeyi."

Jeno iyiden iyiye Jaemin'e dönmüştü. "Tekrar yapmak istiyorum." dedi fısıldayarak. Jeno'nun omzu Jaemin'in göğsüne deyiyordu ve nefesi Jaemin'in çenesine çarpıyordu.

"Neyi istiyorsun?" diye sordu Jaemin pis bir şekilde gülerek.
Jeno kupayı tek eli ile tutup diğer elini Jaemin'in yüzünde gezdirdi, çenesini ardından dudaklarını okşadı.
"Seni." dedi "Öpüşmeyi."

Jaemin Jeno'nun dokunuşları nedeniyle kapanan gözlerini aralayıp dudaklarını buluşturdu sevgilisininkilerle. Yavaşa birbirleninin dudaklarını çekiştiriyorlardı, önceki senelerde yaşdıkları deneyimlere rağmen bir o kadar deneyimsizlerdi birbirlerine karşı.

Jeno'yu öpmek bir sıcak çikolata ile donmuş dudakların buluşması gibi hissettiriyordu, en ücra en bakımsız yerleri bile sıcacık ediyordu.

Jaemin ile öpüşmek ise en sevdiğin şekerin dilinde kayması gibiydi, öylesine tatlı öylesine damakta kalan ve öylesine tekrar tatmak istediğin bir lezzetti.

Yavaş süreçli öpüşmelerini küçük bir şapırtı ile bitirirlerken Jaemin son bir kez daha öptü sevgilisinin dudaklarını ve mandalinaları soymaya başladı.

Öpüşmenin verdiği hazdan kendini alamayan Jeno gözlerini hafifçe araladı ve salaj gibi gülümseyerek "Biliyor musun?" diye sordu
"Hiç adil değilsin."

Yorum yapmayı ve Vote vermeyi unutmayın~~~

||How Dare You?|| [Nomin/Jaeno]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin