21. Bölüm

924 100 204
                                    

Bölümü bu şarkıyı dinleyerek yazdım~ Gecikme için üzgünüm elimden geleni yapıyorum yine de:(

Jaemin suyun üzerinde yüzen küçük yemek artıklarına bakıp sifonu çekti. Daha sonra tuvaletin kabininden çıkıp elini yıkamak amacıyla lavabolara yöneldi.

Musluğu açmasıyla ellerine değen soğuk su vücudunu ürpertmişti.

Jaemin ellerini güzelce yıkayıp yorgun gözlerle aynadaki yansımasına baktı.
Kusmaları son bir kaç gündür saat başı olacak şekilde artış göstermişti. Doğru düzgün yemek bile yememesine karşın midesi dışarı atacak bir şeyler bulabiliyor gibi görünüyordu.

Jaemin aynadaki görüntüsüne onaylamazca başını sallayıp yüzüne bir avuç soğuk su çarptı.

'Yalnızım.'

Genç adamın gözlerinden sıcak damlalar firar etti.

'Lütfen ' diye düşündü 'Sus artık.'

Yüzüne tekrar soğuk bir su çarptı. Gömleğinin yakaları da ıslanmıştı, aynaya bir kez daha bakıp cebinde taşıdığı mendille yüzünden süzülen damlaları kuruladı.

'Benden uzak dur.'

Tuvaletin kapısı aniden açılınca Jaemin gözlerini kendi sefil görüntüsünden çekip yüzünü saklayabilmek adına yere bakarak tuvaletten çıkıp gitti.

Koridorda hızlı hızlı adıar atarken insanların yargılayan bakışlarını her zerresinde hissedebiliyordu.
Bakışları eziyordu.

'Renjun'u gerçekten öldürmeye çalıştın mı?'

'Hayır, açıklamama izin ver.'

Jaemin sağ eliyle sol kolunu kavrayıp tırnaklarını gömleğinin üzerinden derisine batırdı.

Canı acıyordu, canı çok acıyordu.

İğrenç birisiydi, bunu zaten biliyordu ama Jeno'nun, biriciğinin, sevgilisinin ona hayatında gördüğü en iğrenç şeye bakarmış gibi kendisine bakmış olması...
O bakışlar genç adamı öldürüyordu.

Ona sevgi ile bakması gerekiyordu, gözlerindeki yıldızlar ile kalbini sıcacık etmesi gerekiyordu.

Jaemin ona tüm güzel gerçeklerini göstermemiş miydi? Az olduğunu biliyordu ama yine de güzellikler varken sevdiği adamın çirkinliklerini görmesini istememişti işte.

'Sana güvendiğime inanamıyorum.'

Doğru, Jeno ona güvenmişti. Jaemin kısa da sürse güvenilir birisi olmanın mutluluğunu yaşamıştı Jeno ile. Bunu hak etmiş miydi ki? Etmediğine emindi.

Yine de çok küçük parçalar kalmış olmasına rağmen kalbini ona sunmuştu. Jaemin Jeno'nun kalbini tekrar yeşertebileceğine inanmış ona tüm benliği ile güvenmişti.

Ama Jeno'nun bile büyük bir fırtına süresinde kalbinin yeni filizlerini korumaya gücü yetmemişti. Kendisi de Jaemin'den çok uzaklara savrulmuştu.

Jaemin bu fırtına sonrasında kurtarabileceği hiçbir şey kalmadığını biliyordu.

Belki de annesi haklıydı. Eğer hiçbir şeyi düzgün yapamayacaksa ölmesi daha iyi değil miydi? Ama Jaemin o kadar cesaretli miydi ki? Hayatı boyunca korkak bir kedi olmuşken cesaretli davranmayı dilediği en acı şeyin kendi ölümü olması ne ironiydi ama.

'Yalnızım.'

Jaemin beyninde yankılanıp duran düşünce ile başını yerden kaldırıp görüş hizasındaki sınıfına baktı.

||How Dare You?|| [Nomin/Jaeno]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin