11. Sayfa

93 27 2
                                    

Yorganın altında tir tir titriyordum kimse hala telefonu açmamıştı.Dışarıdan gelen kedi sesi bile benim çığlık atmama sebep oluyordu.Kimsenin o küçük kızı görmemesi çok saçmaydı daha doğrusu herkes neredeydi?

Böyle beklemenin bir anlamı yoktu böyle yorganın altında beklemekle zaman geçmez en iyisi herkesin nerede olduğunu bulmaktı.

Yavaşça merdivenlerden aşağıya indim ve üzerime parso giyip dışarı çıktım.

Karanlık sokaklarda yürüyordum evden baya uzaklaştıktan sonra sesler duymaya başladım oraya doğru koştum bir an için sevinmiştim en azından insanlar vardı.

Gecenin bu saatinde insanlar niye burda toplandılar ki acaba?

"Pardon! Gecenin bu saatinde insanlar neden burada toplandılar?"dedim.

Yaşlı bir amca üzgün bir ses tonuyla:

"Bu kasabada tanınan ve çok sevilen küçük bir kız bu gece hastanede vefat etti." dedi.

Göz yaşlarını zor tutuyor gibiydi yaşlı amcaya çok üzülmüştüm.

"Başınız sağ olsun."dedim.

"Sağol kızım."dedi ve yavaşça yanımdan uzaklaştı.

Bende insanların arasına karıştım.İnsanların yüzündeki üzüntü benide istemsizce üzmüştü.

İnsanların yanlarından geçerken bir anda kızları görmemle hem çok şaşırmıştım hem de sevinmiştim kızların yanına gitmiştim onlarda herkes gibi üzgündü.Kızlar beni görünce en az benim gibi şaşırmış ve sevinmişti hepsi bana sıkıca sarıldılar.

"Senin burda ne işin var Maria yoksa yoldan geçerken buraya bir bakayım diye mi?"dedi Emma.

"Şeyy kızlar..."

Birden biri bağırarak konuşmaya başladı onun yüzünden konuşmam yarım kalmıştı.

"Sevgili dostlar 10 yaşında ki Linda bugün aramızdan ayrılmıştır hepimiz perişan olduk o çok iyi bir kızdı... şimdi sessizce mezarlığa gideceğiz lütfen kimse ses çıkarmasın."

Herkes yürüyordu kızlarda gidiyordu ben gitmek istemedim ama evde paranormal şeyler yaşamıştım en iyisi kalabalığı takip etmekti.Alçak bir ses tonuyla:

"Kızlar size bir şey anlatmam gerekiyor çok ama çok kötü bir şey yaşadım."

"Off Maria bundan daha kötü ne olabilir ki biri hayatını kaybetmiş sen ne diyorsun."dedi Mary.

"Ama Mary..."

"Şş.. Maria insanlar bize bakıyor."Kolumu dürterek susmam için uyardı Jessica.

Karanlık bir ormana girmiştik o an çok korkmuştum sıkıca Jessica'ya sarıldım oda en az benim gibi korkmuştu.

"Aman kızlar ne korktunuz kasmayın bu kadar biraz rahatlayın."dedi Mary sessizce gülerek.

Ahh siz benim ne gördüğümü nereden bileceksiniz o kız karşısında eminim dili tutulurdu ben iyi dayanmıştım.

"Komik değil hem ben.."ve biri konuşmaya başladı sözüm yine yarıda kalmıştı delireceğim ya..

"Mezarlığa giriş yapacağız herkes telefonun fenerini açsın içerisi çok karanlık ve bastığınız yerlere dikkat ediniz yere düşmenizi istemem."

Herkes bir anda telefonun fenerini açmıştı.Benim yanımda da telefon vardı iyiki almıştım telefonumu.

Şuan mezarlığın girişi gözüküyordu ve biz yavaşça ilerliyorduk.

"Aa kızlar şuna bakın bu Edward değil mi ?"dedi Emma şaşkınlıkla.

Feneri Emma'nın gösterdiği yere çevirmiştim Edward bizden biraz daha ilerideydi onu görmemle şaşırmam bir olmuştu.Demek ki o korkunç kız geldiğinde Edward buradaymış.

"Kızlar Jack,Charley ve Wilson'da orda Edward'ın yanında."dedi Mary.

"İnanamıyorum onlar kalabalık ortamları sevmezdi nasıl oldu da geldiler."dedi Lisa.

"Kızlar şuna bakın Kate,Betty ve Hettie'de orada."dedim.

"Maria sen bilmiyorsun ama bunlar hep Edward ve arkadaşlarıyla takılmaya çalışırlar."dedi Emma.

"Iyy kızım gıcık bunlar kendilerini bir bok sanan,zengin,şımarık ve aptal biriler heralde onlarla beraber olmak istemez değil mi?"dedim.

"Maria öyle deme onlar gerçekten güçlü hem maddi hem manevi."dedi Jessica.

"Nasıl ya?"dedim.

"Sana Lisa anlatsın onun yaşadığı olay biraz kötü bizim içinde kötü neyse.."dedi Jessica.

Şaşkınlıkla Lisa'ya baktım bu kızlar Lisa gibi güzel kızı nasıl üzebilir ki?

"Maria ben sana yarın anlatırım boşver."dedi Lisa sesi çok üzgün çıkmıştı.

"Yarın mı ama.."dedim ve üff yine birileri konuşmaya başladı.

"Mezarlığa geldik sevgili kasaba halkı yaşadığımız kasabanın çok emeği geçmiş sevgili Olivia,biricik kızı Linda'yı kaybetmiştir şimdi herkese rica ediyorum herkes sessizce dua etsin."

Herkes sessizce dua ediyordu ben de hem dua edip hem de Kate ve aptal 2 kız kankalarına bakıyordum.

"Arkadaşlar küçük Linda'mız hayat dolu bir kızdı herkes onu iyi tanırdı ailesine tüm desteklerimizi vermeye hazırız şimdi duamızıda ettiğimize göre hepbirlikte eve gidebiliriz ama önce annesi küçük kızına bir şeyler söyleyecek lütfen herkes saygıyla dinlesin."

Annesi Olivia'nın elinde büyük çerçeve vardı herkes feneri kadına
tutuyordu.Olivia hanım çok üzgündü.Sonra konuşmaya başladı.

"Ahh canım kızım sen benim bu dünyada en büyük mutluluk kaynağımdın ama artık sen bir melek oldun gerçek anlamda oldun...Seni çok seviyorum."dedi ve ağlamaya başladı.

Sıkıca çerçeveye sarılıyordu herkes üzgündü.

Lisa ağlıyordu onu bu halde görmek canımı yakmıştı doğrusu o benim arkadaşımdı.

"Lisa ağlama her şey geçecek."dedim ve ona sıkıca sarıldım oda bana karşılık vermişti.

"Kızlar şuna bir bakın Linda ne kadar mutlu onu hiç unutmayacağım."

Kızın fotoğrafını göstermişti Jessica fotoğraftaki kız Linda'ydı siyah orta saçlı üstünde beyaz dizine kadar uzanan güzel bir elbise ve elinde mutlukla sarıldığı oyuncak ayısı vardı yazık olmuş daha kız küçükmüş.Fotoğraftaki kız tanıdık geliyordu fotoğrafı Jessica'nın elinden aldım ve dikkatli bir şekilde baktım içime yine bir korku dolmuştu bu fotoğraftaki kız ben evde yalnızken elinde ayıcığı olan kızdı o an şok geçirmiştim.

"Onun en sevdiği kıyafetiydi doğum gününde babası almıştı o oyuncak ayı ise annesi almıştı bu onun son gülümsediği fotoğrafıydı çünkü çok büyük hastalığa yakalandı ve bugün onu kaybettik."Kafını eğmiş üzülerek söylendi Jessica.Fotoğraf elimde o kız aklıma geliyordu o kız ölmedi o kız yaşıyordu...

"Olamaz!"

"Noldu Maria?"

"Olamaz..."

Lanetli KasabaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin