8. Bölüm

108 14 42
                                    

Hayabusa odada kendi kendine konuşup bir ileri bir geri yürüyordu.

"Onu isteği dışında burada tutamam. Kral olmam bir fayda etmez zaten. Onun Kral ve kraliçesi Lancelot ve Odet'ti. Demek gerçekten gizli gelmişti ki, vatandaşı olduğu ülkesi hala kızı geri istememişti. Haberleri olursa zaten Kagura'yı geri isterlerdi."

Bir elin parmağını bile geçmeyecek kadar görmüştü kızı ama hiç hissetmediği duygular içerisindeydi. Adını bile koyamadığı, bilmediği şey onu çok tuhaf hissettiriyordu.

Ağladığında sarılmak istemesi, ona karşı geldiğinde herkese verdiği gibi cevap vermeyip susması, onu gördüğünde kalbinin atışları.

"Ne lan bu, ne bu illet."

Kapı çalınca Hayabusa kendi kendine konuşmayı kesti ve gir emrini verdi.

"Efendim istediğiniz gibi Kara Çiçek bitkisini hazırladık. Yaklaşık 500 e yakın bitki çuvala kondu ve hazır bekliyor."

"Güzel, Vexana'ya söyle Kagura ve Lolita'yı hazırlatsın. Sınır çizgisine kadar da yanlarında bir kaç bekçi onlarla beraber gitsin."

Gardiyan emri alır almaz kafa salladı ve odadan çıktı.

Hayabusa Kagura'nın sözünde durmayacağını biliyordu. Onu son kez görmek istiyordu ama kendisine zor bela da olsa engel oluyordu.

Bir kaç saat sonra Vexana kralının odasına girdi.

"Efendim, mahkumlar yola koyuldu. Az önce saraydan çıkışlarını yapmış bulunmaktalar."

Beni görmek bile istemedi, Hayabusa biraz da olsa kırılmıştı. Son kez dahi olsun görmeye gelmedi.

Hızlı hızlı balkonuna çıktı. Gözleri direk Kagura'yı bulmuştu. Arkası dönük, heyecanla yürüyordu.

Kagura ise arkasını dönmemek için zor duruyordu. Beni görmeye gelmedi. İkisi de aynı şeyleri düşünüyor, birbirlerine kızıyorlardı. Ama ya oradaysa? Ya bana bakıyorsa?

Kagura kararsızca arkasına döndü. Gözü sarayda Hayabusa'nın balkonunu arıyordu. Saniyeler içinde buldu ve Hayabusa ile göz göze geldiler. Orada olabileceğini tahmin edememişti ama oradaydı.

O sırada ikisinin de kalbi saniyelikte olsa aynı şey için durdu; Acı.

Kagura nasıl hissedeceğini bilmiyor, kestiremiyordu.

Bir yanı Hanabi ve arkadaşlarına kavuşacağı için zil takıp oynarken, bir yanı sanki orada kalmış gibiydi.

Saatlerce yürüdükten sonra mola kararı verdiler.

Kagura kendisini mutlu hissetmiyordu. Yol boyunca Lolita'nın sorularına bile geçiştirmeli cevaplar vermişti. Bu yüzden Lolita yeni tanıştığı bu arkadaşını biraz da olsa sevindirmek istemişti.

"Kagura, buraya gelir misin?"

Kagura önce Lolita'ya baktı. Kalkmak istemiyordu ama arkadaşını da kırmaya hevesli değildi. Güç bela da olsa yerinde kalktı ve Lolita'nın yanına gitti.

Arkasından çiçek çıkartıp Kagura'ya uzattı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BÜYÜK DEĞİŞİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin