Aradan bir yıl geçmesine rağmen Hayabusa Fynoko'ya gitmemiş, işlerini Metsia'dan halletmişti. Hatta Vexana'yı bile Metsia'ya çağırmıştı. Tekrar Kagura'nın yanından ayrılmak istemiyordu.
Zor ve anlamsız günler yaşanmıştı. Bir yıl içerisinde bir çok şey öğrenmişlerdi. Bunlardan birisi de, Hanabi'nin bile isteye Kagura'nın kötülüğünü istemesiydi. Ona göre açıklaması vardı ama bu, iki aşığı ayırdığı gerçeğini değiştirmiyordu.
Neden yaptığını sorduklarında da, "Hayabusa iyi birisi değildi ve Kagura'ya layık bulmuyorum." demişti. Gerçekten Hayabusa'dan nefret ediyordu.
Şimdi ise, hiç bir şey olmamış gibi devam ediyorlardı. Kagura zor da olsa Hanabi'yi affetmişti ama artık eskisi gibi yakın davranmıyor, görüşmüyordu.
"Lolita?" dedi Hayabusa sakin bir sesle.
"Buyrun kralım?" Lolita kralın ona seslenmesi ile irkilmişti. "Üzgünüm, dalmışım. Sizi duyamadım."
"Ailenle beraber diyorum, Fynoko'ya geri dönmek ister misin?"
Lolita'nın aklına eski günler gelince bir an korkmuştu. Ne tepki vereceğini ve ne söyleyeceğini bilmiyordu.
"Kralım ben bilmiy-"
"Aslında sormasam da olurdu." dedi Hayabusa. "Lancelot ile konuştum. Metsia'da bulunan bütün Fynoko halkı artık ülkesine geri dönüyor."
Kagura kapıyı çalan postacıdan mektubu aldı ve okudu. Hayabusa akşam Kagura'nın hazır olmasını, beraber yemeğe çıkacaklarını bildirmişti. Heyecanla hazırlanmaya başlamıştı.
Akşam olduğunda Hayabusa kapıda Kagura'nın gelmesini bekliyordu. Kısa bir süre sonra Kagura göründü.
Hızlı adımlarka yürüyerek Hayabusa'ya yaklaştığında Hayabusa sırıtıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hayabusa elini arkasından çektiğinde Kagura kocaman bir çiçek buketi ile karşılaştı. Bu romantikliği asla Hayabusa'dan beklemiyordu. Şaşırarak karşısındaki adama kocaman sarıldı ve geri çekilip buketi aldı.
"Bunlar çok güzeller. Teşekkür ederim."
"Sana layık olmasalar da, elinden anca bu kadarı geldi." Hayabusa kolunu uzatınca Kagura koluna girdi ve beraber yürümeye başladılar.
Uzun ve sessiz bir yürüyüş sonrası Hayabusa durunca Kagura'da onunla beraber durdu.
"Müsadenle, gözlerini kapatacağım." dedi ve cebinden siyah bir kumaş parçası çıkartıp Kagura'nın arkasına geçerek gözlerini kapattı. "Bana güveniyor musun?" dedi ve Kagura'nın elini tuttu.
