Düzenlendi.
Canlarım iyi akşamlar, aramıza yeni katılan meleklerim hoşgeldiniz. Bu bölüm biraz içime sinmedi, hatalarım ve yanlışlarım varsa afbuyurun.
(İzel'in kıyafeti.)
CEHENNEM ASANSÖRÜ
15.BÖLÜM
Giyinme odasında ne giyeceğimi sonunda karar verebildim. Bir süredir öylece kıyafetleri bakmıştım. Üzerimdeki bornozu çıkartıp iç çamaşırlarımı giydim ve vücuduma vücut losyonunu sürdüm. Tenimden yükselen bu koku her defasında beni mest edip yüzümü gülümsetiyordu. Giyeceğim kıyafetleri dolaptan çıkartmış kombini hazırlamıştım. Bu yüzden rahatça giyinmeye başladım. Siyah rengindeki taşlı, sağ bacağımda yırtmacı bulunan, ince askılı ve mini sayılacak boyda ki elbiseye hayran dolu bakışlarımla üzerime geçirdim. Elbiseye işlenmiş taşların bazı kısımları beyaz, bazı kısımları toprak rengiydi. Fazla iddialı olması elbiseye olan hayranlığımı değiştirmemişti. Ağır bir elbise olduğundan sadece parmağıma ince bir yüzük taktım. Saçlarımı su dalgası yapıp makyajıma geçiş yaptım. Hafif ve sadece bir makyaj yaptım. İnce çapraz bantları olan topukluları giydim.
"Efendim." Uzun süredir sakinleşmemi bekleyen Ally sakinleştiğimi düşünerek konuştu. "Hazar Bey sizi giderken üzdüğü için küçük bir sürpriz yapmak istedi. Bunu bana söylediğinde sizin hoşlanmayacağınızı söyledim ama ona yardım edecek tek kişinin ben olduğumu söyledi. Onun ne planladığını dinledim ve sizi düşündüm. Yıllardır bu evde yaşayan İzel'i düşündüm. Küçük İzel'i, ergen İzel'i düşünürken sizin benden istemiş olduğunuz şeylerin anılarını tekrar izledim. " Ally geçmişteki küçük İzel'in anılarını izlemişti ama bu söyledikleriyle benide o anılara geri götürmüştü. "Bana bunun için kızmak istiyor olabilirsiniz ama bu yapacağımız şeyin sizi mutlu edeceğini biliyorum. Yaptığım her şey sizin iyiliğiniz içindir. Bunu en iyi siz biliyorsunuz. Ben sizin geçmişte ve gelecekte mahrum olduğunuz ve olacağınız her şeyi yaşamınızı istiyorum." Benim mutlu olmamı isteyen yapay bir zekaya sahiptim.
"Şimdi aşağıya inin ve onların sizin için hazırladığı bu güzel sürprizle birlikte eğlenin." Sesindeki şefkati bir ben mi hissediyorum? Onun bu hissi bana hissettirdiği anlarda sadece bir yapay zeka olduğunu inanamıyorum. "Efendim gülümseyin." Gülümseyeyim? Sahip olduğum yapay zekaya artık minnettar duyacaktım. Yalnızlığım içinde çocukluğumla birlikte savaşırken o benim evim olmuştu. İnanması güç!
"Peki..." diyebildim.
Hazır olduğum için odadan çıkıp merdivenlerden indim. Aşağıdan bir ses bile gelmiyor oluşu beni biraz korkutup içimde endişe meydana getirdi. Mutfağın önünden geçtiğimde içeride kimseyi göremedim. Şöminenin bulunduğu odaya ilerleyip içeriye girdim. Dikkatime çeken şey odanın düzeni olmuştu çünkü odanın düzeni değişmişti. Koltuklar kenara çekilmiş ortaya büyük bir masa yerleştirilmişti. Masanın üzerinde ise buradan dikkat çekecek şekilde siyah renkte iki katlı bir pasta yer alıyordu. İçecekler, tabaklar ve bardaklar vardı. Masanın yanına doğru ilerleyen adımlarım benim komutumdan uzaktı. Masaya yaklaştığımda pastanın üzerindeki şey dikkatimi çekti. Üzerine pankart şeklinde takılı olan bir resim vardı. Resimde sırasıyla ben, Hazar, Çağın ve benim arka kısmımda Affan duruyordu. Dördümüz resimde çok güzel gözüküyorduk. Böyle bir resim çekildiğimizi hatırlamıyorum, bunu da büyük ihtimalle Hazar Ally'den rica etmiş olmalıydı. Resme dikkatli baktığımda asansörde çekildiğini gördüm. Resim içimdeki küçük kızın dudağının hafifçe kıvrılmasını sağladı. O an bakışlarım başka bir yere kaydı, pastanın üzerine yazılmış yazıyı fark ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cehennem Asansörü
Fantasy"Af-" İsmini söyleyemeyeceğim bir hala geldim. Göğsümün üstündeki eli göğsüme işkence yaparcasına sıkıyor ve bırakıyordu. Bunu defalarca yaparken dudağı dudağımın üzerinde temas etmeden duruyordu. Onun sıcak nefesi boynuma doğru yayılırken dudağımı...