Nefes için yalvaran cigerlerime yardım etmeye çalışıyordum . Yattıgım yer pek de rahat değilmiş gibiydi ya da bana öyle geliyordu . gözlerimi hafif aralamak istedim ama bu mümkün değilmiş gibiydi . içimden birşeyler güvende olduğumu hissetmemi söylüyordu . uguldayan kulaklarım yavaş yavaş normale dönüyordu . zorla gözlerimi actıgımda savası gördüm arabadaydık . savaşın yüzü gergin görünüyordu . direksiyonu da sıkı sıkı kavramıstı .
- savaş
sesim zannettigimden de güçlü çıkmıştı . biran gözlerini bana çevirdi . çimen yeşili gözleri kararmıştı . koltukta dogrulup sızlayan bileklerime baktım kızarmıslardı . savaş bana kızgındı herhalde . savaşa dikkatli bakınca ensesinden gomlegine akan kırmızı sıvıya baktım .
Kan .
bu üç harf ağzımda acı bi tat bıraktı . telaşla parlayan gözlerim o kırmızıya odaklanmış ve sanki yenilmez bi adamın en zayıf anını kaydediyor gibiydi . titreyen ellerim savasin ensesine gidip kanı hissetmek istercesine dokundu .
- masal iyi olmak zorundasın
cümlesini toparlayamamıs ve biran duraksamıstı . buna o kadar sasirmistim ki ne yapacagımı bilemeden yüzüne baktim .
- seni hastaneye yetistiremeyebilirim
ben iyiydim ama o iyi değilmiş gibiydi . ne olmuştu başına neden kanıyordu . bütün kötü düşünceler pencereden kafasını uzatirken elimi çekip iki paramagima bulaşan siviya baktım . düşüncelerimden sıyrılmaya çalışırken araba ani bir frenle yolun ortasında durdu . zaten ormanlık yoldaydık ve sadece biz vardık endişeyle savaşa çevirdim gözlerimi . gözlerini kapatmış kendine gelmeyi bekliyordu . anlamayan gözlerle ne yapıcagımı düşünürken yavaş hareketlerle ve arabadan destek alarak dışarı ciktı . kendini kapıya yaslayıp beklemeye başladı hızla kapıdan çıkıp yanina giderken soğuk vücudumu yalamıstı . yanına gidip ellerimi yüzüne dokundurdum yeni cıkmış sakal izleri bana çok değişik ve güzel hissettiriyordu .
- savaş sen iyi değilsin
gözlerini açıp yüzündeki ellerimi güçsüz bir şekilde kavradı .
- bayılmamam için birşeyler yap
arabanın kenarına otururken bende yanına oturdum ve zihnimdeki bütün ilgi çekici olayları aramaya başladım . uzerimdeki ceketi çıkarıp savaşa giydirmeye çalışırken .
- biliyomusun simdi burada ayılar falan da vardır ya beni yerlerse
bi kolunu geçirmeyi basarmıstım gözleri sanki bomboş bakıyordu . ay ışığında bile öyle kusursuz görünüyordu ki .
-seni yemezler çünkü sen onların arkadasısın
korkuyordum .
ona bisey olamaz kanısını zihnime öyle bi kazımıstım ki .
-demi yemezler seni savaş
ahh o kadar mükemmel gözüküyordu ki . hucrelerim ayağa kalkmış savaşın yüzünü tek tek inceliyordu . sonra bi yere takıldı ve gözlerim irilesti . kasındaki iz yüzündeki kusursuzlugunu bozmuyordu .ama kasında iz vardı . soğuktan ve telaştan titreyen ellerimle savaşın kaşına dokundum cesaretimin nereden geldiğini bilmiyordum . ama hic bir zaman yapamayacagım hareketleri yapiyordum ve bu bana güzel hissettiriyordu. şaşkınlıkla açık tutmaya calistigi gözlerini gozlerime kenetledi .
- kaşına ne oldu?
bi an anılarını hatırlıyor gibi oldu sonra yüzündeki oluşan ifadeden . anlatmayacagını düşünerek elimi geri cekdim . nasıl onu ayık tutabilirim diye torbamdaki bilgileri kurcalamaya devam ederken el bileklerimi kavrayıp uzatmış olduğu dizlerinin üzerine oturttu beni ona yardım ederek ayaklarımı beline sardım . yüzümü göğsüne yaslayıp kokusunu içime çektim .