SINAVLAR NEDENİYLE YAZAMADIM KUSURA BAKMAYIN SİZİ SEVİYORUM. İYİ OKUMALAR ...
Ölüm tüm canlılar için olan bir şeydi . Ama hiçbir zaman insanoğlu ölümü kendi üzerine yakıştıramadı . Çoğu zaman ölümün en kurtarıcı yol olduğunu ve babama kavuşacağımı düşünmüştüm fakat iş ciddiye binince yani şuanda ölüm bana o kadar ürkütücü birşey gibi geliyordu ki sanki küçük bi çocuğun gece evde yalnız kaldığında aklında yazdığı senaryolar kadar korkunçtu . Düsüncelerimle başbaşaydım ama hiç farklı birşey düşünemiyordum . aklım sanki bi konuya pencelerini geçirmişti ve bırakmıyordu . ama yem olan konu değil aklımdı . git gide sırtıma binen yükler iyice agırlasıyordu . yurttan çıktığımda babamın intikamını almak vardı aklımda ama intikamın ilk basamağında ayağım kaymıştı ve ben düşmüştüm . Kendimi çamura batmış gibi çaresiz ve yorgun hissediyordum oysaki bütün fiziksel acılara dayanıklı olabilmistim bu fiziksel acıdan çok zihinsel birseydi ve aklımı kemirip bitiriyordu . Zaman kavramı bitmişti sanki benim için kaç saattir burada yatıyordum bilmiyorum . Düşüncelerimin ağırlığından yorgun düşmüştüm . Belki en mantıklı seçim ameliyat olmayıp kendimi riske atmamaktı . Riskleri hep daha çok sevmistim ve hiçbir zaman riskli şeylerden kaçmamıştım simdi ise kacmak için çırpınıyordum . Sonuçta risk alıcagım şey hayatımdı .
Ellerimi yüzüme kapatıp bütün düşünceleri kovmaya çalıştım . Sıkılmıstım niye kimse gelmiyordu . Yalnız kaldığımda düşünmekten başka birşey yapamıyordum . Hemşireyi çağırmak için düğmeye bastım belki barlas gelir ümidiyle . Özel hastane olduğu için kısa bir süre sonra kapım açıldı bi bayan gelmişti daha önce hiç görmediğim .
- Sorun ne hanımefendi?
sesindeki soğukluk sıkıntımı giderecek kişinin o olmadığını söylüyordu .yaşına gore de oldukça olgun davranıyor hissi yayıldı zihnime .
- ailem nerede?
sesim bana bile yabancı gelmişti . ağlamaktan boğuk boğuk çıkıyordu .
- Alışverişe çıkacaklarını söylediler
kafamı aşağı yukarı salladım. hemşire de bıkkınlıkla gözlerini devirdi ve yavaş adımlarla odanın çıkışına yöneldi . gözlerimi sıkıntıyla sımsıkı kapattım herşeyi unutmak umuduyla . yatakta dogrulup ayaklarımı aşağı sarkıttım . terlikleri ayağıma geçirip lavobaya yöneldim . ensemde baş gösteren bi ağrı oluşmuştu yine . elime suyu doldurup yüzüme serptim . aynadaki görüntüm berbattan da öte biseydi sarı ve parlak saçlarımdan eser kalmamıştı . ensemdeki ağrı saç diplerimi esiri altına alırken düşmemek için ellerimi soğuk lavobaya yasladım .
- masal nerdesin
bu ses barlasa aitti . gözlerim iri iri olurken adım atmak için ayagimi oynattım fakat gözlerimin bulanıklığı beni çukura adım atıyormusum gibi hissettirdi.
-barlas
sesimi güçlü çıkarmak için baya çaba sarfetmistim ve sonunda sesim barlasın duyabilcagi tonda çıkmıştı . barlas banyonun kapısını açarken yüzündeki gülümseme kaybolmuştu .
-iyimisin sen?
cevap vermemi beklemeden kendimi havada buldum . beni yatağa götürürken gözlerini gözümden ayırmıyordu . bende ona bakıyordum . bakışları dudaklarıma kaydı. heyecandan gömleginin yakasını tutan ellerim iyice sıkılaştı .yatağa otururken bende kucagındaydım . beni bırakmadan yatağa oturdu yüzünü bana iyice yaklaştırdı dudaklarını dudaklarıma yaklastırırken milimler kala durdu . zaten en güzel an bu an değil miydi? dudakları milim oynasa benim dudaklarıma degecekti ama yapmıyordu . yakasını sıkı sıkı tutarken amacım düşmemek değildi çünkü barlasın tutuşu oldukça guvenliydi ve dusmeyecegimi biliyordum . barlasın dudaklarından ayırıp bakıslarımı gözlerine çevirdim .gözleri dolmuştu ama neden ?
