14

3.7K 133 7
                                    

Hayat Poyrazoğlu adamın vücudunda gezinmesine izin verirken asla tereddüt etmedi. Dokunuşlarına karşı sırtı tıpkı bir yay gibi yataktan havalanırken olanları bitenleri unuttu.

Asla ama asla tekrar Arel Aslan'a ait olamayacaktı.

~~~

Mahkeme sonrası kadın kendine gelir gelmez Arel Aslan'ın suratına tokat atmıştı. Arel Aslan olan biteni anlamadan kadın hızlı adımlarla Savaş Demirel'in kollarına gitmişti.

Göz açıp kapayıncaya kadar kadın ve adam gitmişti. Kendi elleri arasından kayıp gitmişti. Düşümceleri arasında Arel Aslan yanılıyordu. O bu aşka asla engel olamayacaktı.

~~

-Bulun onları.

Babası oğlunun son halini görünce gülümsedi.

-Onu öldüreceğim.

Yaşlı adam duyduğu sözlerden memnundu. Memnuniyeti asla kabul etmediği oğlunun öldürülecek olmasındandı. Ne kadar acıydı.

-Artık zamanı gelmişti Arel.

Araf duyduğu sözlerle masaya vurdu.

-Bir insanın canını almak bu kadar basit mi sizin için?

Arel güldü. Bu zamana kadar olanlara ses çıkarmayan kardeşi sırf Savaş için onlara engel olmaya çalışıyordu.

-Sen bunu anlayamayacak kadar salak bir adamdın her zaman. Evet basit. O adam karıma dokunursa ölmeyi hak etmiş demektir. Duygularını kullanıyor onun. Saçma sapan intikam oyununda karımı kullanıyor hala anlamıyorsun.

Araf masadan kalkarak odayı terk etti. Evet birisi oyun oynuyordu ama o kişi Savaş değildi. Arkasında bıraktığı çok sevgili babasıydı.

~~~

Gün yeni aydınlanırken Savaş Demirel yanında uyuyan kadının suratını izlemeye başladı.

-Benden gitmene izin veremem. Bu sefer benden gitmene dayanamam Hayat.

~~~

12 yıl önce

Saat 03.49 sokaklarda güneş ışığına dair bir iz bile yokken uyumayan biri vardı. Elinde silahı dudaklarında sigarasıyla. Silahını duvara doğrulttu. Planlar ve oyunlar. Her şey hazırdı.

Savaş Demirel şirketten daha yeni çıkabilmiş ve aşırı yorgun biçimde eve daha yeni geliyordu. Kaldığı otel odasına çıkıp bir an önce uyumak istiyordu. Aklında pek çok soru ve üzerinde tonlarca yük vardı sanki. Arabası durduğunda şoförü inerek kapısını açtı. Telefonunu açarak kapıya doğru yürürken kulaklarında yankılanan bir ses duydu. Gözleri o an kapanırken arkasından gelen çığlık sesiyle yutkundu.

Hayır. Hayır ona bir şey olamazdı. Hızla arkasını dönerek gözlerini açtı. Yerde dizleri üstünde duran kadına baktı.

-Abi...

Gülümsüyordu tıpkı her an ki gibi. Ama o acı gülüşü unutamayacaktı adam bir daha. Elleri arasından kayıp gitmişti hayatına anlam katan o kız. O gün elleri arasında gözlerini kapatmıştı kız kardeşi. Hayat değil de o adamın ona oynadığı saçma sapan oyunlardı bunun sebebi. Hiçbir suçu günahı yokken Denizden almıştı intikamını.

HAYAT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin