(MEDYA: Metres adlı hikayemin ana karakterleri Gece & Savaş)
NOT: Önceki bölümler de kopukluklar olduğunun farkındayım. Bu durum için sizlerden özür dilerim. Ama ilk katıldığım zamanlar yazdığım hikayeler de o kadar hata olması bana göre normal. Şimdi daha net yazmaya başladım. Umarım bölümler şimdi istediğiniz gibidir. Bizimle olanlara tekrardan teşekkür ederim.
İki göz birbirine odaklandı bir süre. Zaman durmuşçasına izlediler birbirilerini. Kimse fark etmedi bakışlarında ki anlamı. O bakışların neler anlattığını anlamadılar.
-Seni kolayca unutabilir demiştim.
Arel Aslan bu bakışmanın ortasına kocaman bir bomba atmıştı. Kadın adamdan gözlerini çekerek Arel'in önünde duran alkolü hızlıca eline alarak kafasına dikti. Belki Savaş hala ona bakıyordu. Bir ihtimal. Ama kadın bakmaya korkuyordu. Görmek istemiyordu. Arel'in sözleri inandırıcı değildi. Başkasına gitmeyeceğime emindi Hayat. Söz vermişti adam.
-Kendin ile onu karıştırma Arel Aslan.
Kırmızı dudaklarını dili ile yalayarak Savaş'a doğru yürümeye başladı. O an korkmadı. Kafasını dikleştirerek yüzüne sahte bir gülümseme kondurdu. Herkes onlara bakmayı bırakmıştı. Bu da Hayat'ın işine gelmişti. Adımlarını dikkatlice atarak ona doğru ilerledi. Karşısında asla güçsüz bir Savaş beklememişti kadın. Güç gözlerinden bile akan bir Savaş'a hazırdı çünkü. Savaş'ın onu izlediğinin farkında idi. Nefesini kesiyordu bakışları. Derisine işliyordu sanki. Yanında duran kadın koluna hafifçe dokunarak oradan uzaklaşırken , Savaş bekliyordu. Çıkmak için ya ona dokunacaktı ya da çekilmesini söylemek zorunda kalacaktı.
Savaş bunu biliyormuşçasına tepkisizce onu izliyordu. Kadın nefesini düzene soktu. Bir kaç adım kala Savaş'ta ona doğru yürümeye başlamıştı. Dudakları aralandı kadının. Yavaşça adamın bedenine dokunarak arkasında ki garsondan bir bardak aldı. O an Savaş'ın nefesinin kesildiğini hissetti. Dudakları aralandı adamın. Hayat yavaşça çekilerek tebessüm etti.
-Savaş Bey siz olmalısınız.
Bey...
Sözcükleri adamın gözlerinin kararmasına neden olmuştu. Ve kadın yaptığını izlemişti. Tek elini ona doğru uzattı.
-Tanıştığıma memnun oldum.
Yüzünde ki gülümseme adamı etkiliyordu. Buna adı kadar emindi. Ama Savaş Demirel güçlüydü. Yıkılmayacaktı. Ona yalan söylemiş olsa da değer vermiş ve vermeye devam edecekti Hayat'a.
-Bende öyle Hayat Hanım.
Hanım...
İkinci bir darbe adamdan kadına gelmişti. Kadın bir adım geriye doğru giderek elinde ki bardağı yanlışlıkla elinden düşürmüştü. Çünkü ne o , ne de Savaş ayrı kalmak istemiyordu birbirlerinden. Ama aralarında buzlar oluşmuştu bile.
Hayat Poyrazoğlu'nun yarattığı buzlar. Bilmeden seçtiği o ihtimaller. Aşık iki insan.
Savaş Demirel vazgeçmeyecekti kadından.
Hayat Poyrazoğlu ise kurtulacaktı sınırlarından.
—————
Bu sırada giden Hayat'ı izledi Arel. Kadının sözlerinde ki öfkeyi görmemek elde değildi. Nefreti büyüktü. Onu hastane odasında bıraktığı için bir ihtimal de Gece bebek hakkında yaptıklarından dolayı. Kızıyordu kadın ona. Ama Arel Aslan izin veremezdi Savaş'a gitmesine. Savaş Demirel. Hayat için en az onun kadar tehlikeli bir kapıydı. İzledi onları. Birbirlerine bakışlarını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAT
Romans(Yazım hataları veya karışıklıklar olabilir. Bölümler ilerledikçe beraber kurtulacağız karmaşadan.) Duygular tükenirdi. İnsanlar duyguları yemek gibi yiyip bitirebilirdi. Aşk biterdi. Ama sevgi asla! Peki onların arasında ki aşk mıydı sevgi mi? Arel...