Rabbit Daddy | Jikook

5- Rabbit JJ

Jimin (Dikkat uygunsuz kelimeler içerir!)

Adamın yüzünde siyah bir maske vardı ve sadece sağ kulağında uzun bir küpe. Bu onu seksi göstermesine yetmişti bile. Yayında çalan 'What do you mean' şarkısı beni şimdiden heyecanlarımıştı.

Rabbit JJ yavaşça üzerini çıkartmaya başladı. Önce ceketini çıkarttı sonra, tişörtünü çıkarttı.

Aman Tanrım! dilimle o kasların üzerinden geçmek için elimden geleni yapardım. Her neyse, Rabbit JJ diye kendini tanıtan seksi adam,

Pantolonunun kemerini açmaya başladı. Bu işlemleri yaparken kameraya seksi bakışlar atmayı da ihmal etmiyordu.

Sonunda o kemerden kurtulunca ne ara tuttuğumu bilmediğim nefesi geri verdim. Eşofmanımın şimdide zorlandığını hissediyordum.

Adam şimdi de pantolonunun düğmelerini açmaya başladı. Ah bu adam niye bu kadar yavaş ki!? Çıldıracağım!

Sonunda(!) Düğmelerini açtığında pantolonunu yine aynı şekilde çıkarttı. Direk gözüme bakstırının içinde şişmiş penisi geldi ve derince yutkundum.

Bu adam, çok fenaydı. Kameraya yaklaştı, yaklaştı, yaklaştı ve sonra bakstırının üzerindeki şişmiş penis ile oynamaya başladı.

O oynadığı penisi ile beni bitiriyordu. Nefesimi tuttum ve inleyecegimi bildiğim için yanıma bez parçası koymuştum.

Bezi yavaşça alıp ağzıma koydum. Rabbit JJ bakstırını da indirdiğinde inledim. Tanrıya şükür bez sayesinde inleme seslerim çıkmıyordu.

Şimdi ise göz önünde olan penisini eline aldı. Penisinin ucu ile oynamaya başlayınca hızlı hızlı nefes alıp veriyordum. Yatağa yüz üstü döndüm ve yastığı altıma aldım.

Hem videoyu izliyordum hem de yastığın üzerinde kalçamı yavaşça oynatıyordum. Bu sefer o inlediğinde yastığa daha çok sürtündüm. Rabbit JJ hareketlerini hızlandırdı ve penisini hızlı hızlı ileri-geri salladı.

Ben de hipnoz olmuş bir şekilde onun gibi yastığa ileri-geri yapıyordum. En sonunda dayanamayıp yastığa tam uzandım ve penisimi sürtmeye başladım.

Adam ise küçük bir pervane aldı ve çalıştırdı. Pervaneyi penisinin üzerine tuttu ve oraya hava verdi.

Adam hala inlerken yastığı sarmaladım. Ve üzerinde zıplamaya başladım. Rabbit sonunda boşalmıştı.

Elindeki pervaneyi attı ve penisini sıkmaya başladı. O her sıktığında penisinden beyaz sıvı geliyordu.

Sıkması bitti ve yüzünü kameraya eydi. Bir kaşını kaldırdı ve kemikli elleri ile kamerayı kapattı. Ardından yayın bitti.

Ben ise nefes nefese kalmıştım. Yastığın üzerindeki hareketlerimi durdurdum ve aşağıya baktım.

Tanrı kahretsin! Yastığa boşaldım.

---

Kulağıma dolan alırım sesi ile gözlerimi araladım. Bir dakika burası neresi? Yataktan yavaşça doğruldum. Etrafıma baktığımda aklıma dün olanlar geldi.

Dün Rabbit'in yayınını izlemiştim. Sonra ise yastığa boşalmıştım. Kırlanti gece gece sıvı sabun ile yıkadım! Nede olsa burası bizim ev değildi demi?

Aklıma gelen o görüntülerim ile elimi başıma koydum. Derin bir nefes içime çekip bıraktım ki kapı tıklandı. 'Gir' komutunu verdikten sonra kapı açıldı.

"Efendim kahvaltıda sizi bekliyorlar"

Ne? Cidden beni mi bekliyorlar. Peki bekliyorlar derken ne kim vardı ki aşağıda?
Babam bu saatte uyanmadığına göre Jungkook ve Namjoon baba vardı sanırım.

"Peki, geliyorum"

Kadın memnun bir gülümseme ile eğilip kapıyı yavaşça kapatarak çıktı.

---

Onları fazla bekletmemek adına hızla üstümü giyip çantamı alıp aşağıya inmiştim.

Aşağıda Namjoon baba, Jungkook ve babam masada oturmuş kahvaltıya başlamışlardı.

"Jimin, gel otursana"

Beni ilk fark eden Namjoon babama gülümsedim. Ve Jungkook'un karşısına oturdum. Anında bana bakınca göz göze geldik. Bi' üç saniye sonra yan ağız sırıttı.

Şu Jungkook gerzeği bana niye fazla yakışıklı geliyordu. Evet, geyim ve bu yüzden yakışıklı erkeklere hastayım.

Kim değil ki!

Fakat, bu çocuk beni sinir ediyordu. Gıcığın tekiydi!

Niye, böyle bir sevgilin olsun istemez miydin?

Tabii ki isterdim! Bu kadar yakışıklı ve seksi birini kim istemez ki? Hem bu çocuk odun, öküz, egolu, tavşan dişli bir şey.

"Oğlum yemeyi yiyeceksin, Jungkook'u değil."

Ne ben Jungkook'a mı bakıyordum?!

Lanetolsunlanetolsunlanetolsun!

.

.

.

😏