Rabbit Daddy | Jikook

21- Bu sefer yenilmeyeceğim

•

(Medya ile okursanız güzel olurr ve bol bol yorum arkadaşlar lütfen)

Jungkook tedirgindi,

Jimin evden gitmişti ve telefonu kapalıydı. Jungkook konuşmak istiyordu ama Jimin'e hiç bir şekilde ulaşamıyordu.

Şuan onunla konuşmalıydı çünkü tek ihtiyacı olan şey buydu. Odasında dönüp durmaktan sıkılmıştı ve bu yüzden aşağıya inecekti. Hem belki Seokjin oradaysa Jimin'i sorabilirdi.

Aşağıya indi ve kimseyi görmeyince babalarının odalarında olduğunu anlaması uzun sürmedi. Koltuklardan birine oturdu ve geriye yaslandı daha sonra gözlerini yavaşça kapattı.

Jimin'i deli gibi merak ediyordu çünkü en son onu gördüğün de gözyaşları -Jungkook yüzünden- süzülüyordu. Bu yaptığı şeyin onu kıracağını bile bile yapmıştı.

Bunu yaparkende içinde bir şeyleri kanıtlamaya çalışıyordu aslında. Son zamanlarda gözleri Jimin'i arıyor, kulakları sadece Jimin'in sesini duymak istiyordu. Teni onun tenine değdiği zaman oluşan o hissi tekrar tekrar yaşamak istiyordu. Dudaklarının onunla tekrar kavuşmasını istiyordu.

Her ne kadar bunları başlarda inkar etse de durum buydu. Bu yüzden onu üzdüğünde canı acıyordu.

Bunu fark etmeye başlayınca ise kendine onu umursamadığını, onun için üzülmediğini ispatlamak için böyle bir şey yaptı.

Yine kendini tatmin etmek için Jimin'i kullanmıştı.

Jungkook bunları düşündükçe başına ağrılar girdiğini fark etti. Kendi kendine hâlâ "Hayır ondan hoşlanmıyorum, yaptığım şeyden pişman değilim." Diyip duruyordu.

Zaten pişman olmak için iş işten geçmemiş miydi?

Jimin'i her dakkika düşünüyordu.

"Jungkook?"

Jungkook arkasını döndü ve gelen sese baktı. Seokjin'di.

Ayağa kalktı ve Seokjin'e Jimin'i sordu.

"Eve gideceğini söylemişti."

Jungkook kaşlarını çattı.

"Ev?"

"Jimin ile benim eskiden kaldığımız ev."

Jungkook aldığı bilgiden sonra hızla evden çıktı ve arabasına bindi. Daha sonra arabasını çalıştırıp Jimin'in yanına sürmeye başladı.

...

[JIMIN]

Su dolu küvetin içine oturdum. Su biraz soğuk olduğu için titremiştim gözlerimi biraz kapatıp açtıktan sonra ellerimi suda gezdirmeye başladım. Keşke kalbim de şu su kadar temiz olsaydı. Kalbim eskisi gibi değildi çünkü içinde o vardı. Ona duyduğum duyguları sevgiyi yaşatıyordum orda.

Jungkok... onu seviyordum hemde çok seviyordum. Kalbimi o kadar kırdı ki ona nedenini sorduğumda demedi bile. Kendisini affettirmek için bir çabaya bile girmedi neden yaptı ki bana bunu? Neden?

Soru işaretleri kafamı tırmalıyor nefesimi kesiyordu. Vücudum artık kirliydi aşık olduğum adama kanıp beni, bedenimi kullanmasına müsade etmiştim.

Belki de amacı buydu?

Bedenime dokunmak.

Peki şuan ne yapacaktım, canıma mı kıyacaktım?