1.2

1.3K 109 55
                                    

"Günah işlemek için saatin on ikiye vurmasını bekleyip, tam doğum günümde bu günaha beni ortak etmen için sadece seni çok sevmiştim, baba

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Günah işlemek için saatin on ikiye vurmasını bekleyip, tam doğum günümde bu günaha beni ortak etmen için sadece seni çok sevmiştim, baba."

£

"Bir sebep olmasa asla gelmezsin."

"Birkaç gün önce döndüm buraya ve sadece ablalık görevimi yerine getirmeye çalışıyorum."

"Şey desene sen şuna, sevgili eşimin gözlerine şirin bir aile çizimi sunmak istiyorum."

Gözlerindeki gözlüğü çıkartıp, çantasına bıraktıktan sonra aynı zamanda elindeki küçük kutuyu bana uzatmıştı. Boş boş yüzüne bakmaya devam ettiğimde, inatla kutuyu iteklemeye devam ediyordu.

"Bir ay sonra olduğunu biliyorum, fakat doğru dürüst görüşmeyeceğimizi bilerekten şimdiden veriyorum."

Kutuyu umursamazca açarken, içinden çıkan kolyeye baktım. Küçük ve parlak taşlarla süslenmiş ay, gözlerimin hafif yaşlanmasına sebep olmuştu. Bu kolye bir tasarımdı. Hem de benim tasarımım. Sadece çocuk halimle çizdiğim şeyleri nereden bulup bir de üstüne böyle bir şey tasarlattırmıştı bir fikrim yoktu.

"Pekala, teşekkür falan ettiğimi say."

Kutuyu alıp, arka cebime atarken ayağa kalkmıştım. Üniversite binasına doğru ilerleyecekken, seslenerek durdurmuştu.

"Annem, en azından arada telefonunu açmanı istiyor."

Fakat dedikleri pek de ilgi alanıma girmediği için tekrar ilerlemeye başlamıştım. Bugüne zaten hiç de iyi başlamamıştım. Çok nadir anlarda rüyalarım aklımda kalırdı. Ve sabaha gözümü rüyadan çok kabusla açmıştım. İyi değildim, diğer günlerden farklı bir kötü his vardı içimde.

"Jennie!"

"Arkadaşını arıyorsan derste olabilir."

"Hayır, seninle konuşacaktım."

Bakışlarımı yüzüne çıkardığımda, ilk önce dudağının kenarındaki yara izi ve yanağında belirgin duran morluk dikkatimi çekmiş, kaşlarımı çatmama sebep olmuştu.

"Birisi benim hayal ettiğim şeyleri, benden önce yapmış gibi."

Kollarımı birbirine sararken, alnına dökülen saçlarını arkaya itmişti.

"Ben bir şey söylemedim. Jimin, ben ve Jungkook aynı evde kalıyoruz. Ve abim geldiğinde, konu açılmıştı. Jungkook neredeyse her şeyi Jin'den öğrendi."

First rule; don't love [ jenkook ] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin