~PJM~ ❄(TAMAMLANDI)❄

~26~

Jimin'den

Bugün Min'in doğum günüydü. Öğlen saatleri Bayan Sung , Min'i doğum günü için çağırmıştı. Min ısrar edince bende onunla gelmiştim.

Babası ilişkimizi öğrendiğinde çok mutlu olmuştu annesi ise zaten dans etmediği kalmıştı. Sıcak bir aileye sahipti. Onların beni sevdiği gibi bende onları sevmiştim.

Hava kararınca şirkette küçük bir işim olduğundan Min'i eve bırakıp arabayı  şirkete sürdüm.

⏳      ⏳      ⏳      ⏳

Bir kaç imza ve görüşme sonunda Min'e mesaj attım.

Ben: Hazırlan bir yere gidicez💜.

Telefonu cebime koydum ve asansörü çağırdım.

Yolu yarılamıştım Min'inden gelen bildirimler belli olsun diye değiştirmiştim.

*Love* *Love*

Ekranı açıp mesajları okudum.

Minik:Daha yeni görüyorum duştaydım. Geç gel.

Minik:Nereye gidicez?

Minik:Nasıl giyiniyim!

Ben: Geldim..

Minik: 😱

Min'den

Daha havluyla duruken telefonu yeni elime almış ve Jimin'in mesajını görmüştüm. Aceleyle  dolabın önüne geçip ne giysem diye dolapla konuştum.

Bana hiç yardımcı olmadığından küfür edip iç çamaşırlarımı giydim.

Telefon tekrar titriyince Jimin'in geldim mesajını görmemle elim ayağım birbirine dolandı. Dolapta gözüme çarpan ilk elbiseyi üstüme geçirmeye çalıştım.

Kapı tıklandı.

Jimin: Min.. girebilir miyim?

Min: Hayııır gelme sakın. Üstümü giyiyorum.

Jimin: O zaman geliyorum.

Min: JIMIN!

Gülme sesini duymuştum. Arkadaki fermuarı çekme çabalarım fazla uzun sürmüştü.

Elimle belime kadar uzanan fermuarı tutmaya çalıştım. Etrafimda döne döne yere yapışmıştım.

Çıkan ses üzerine Jimin odaya girmişti

Jimin: Yerde ne yapıyorsun Min?

Ben: Hiiiç..

Elini uzatınca tutup ayağa kalktım.

Ben: Yardım eder misin?

Arkamı dönünce Jimin'in yutkunma sesini duymuştum. Utanmıştım. Ahh..

Elini tenimde hissedince içim titremişti. Enseme vuran nefesi ile ne yaptığını anladım.

Ben: Jimin.. sadece fermuarı çekmeni istedim.

Jimin: Ah... Min...