~PJM~ ❄(TAMAMLANDI)❄

~❤FİNAL❤~

Nereye doğru yürüdüğümüzü bilmiyordum. Şuan yanımda sadece Jimin'in olması yeterliydi.

Ilerde Suna ve Jungkook'un bize el salladığını fark edince Jimin'e döndüm.

Jimin: Birilerinden yardım almış olabilirim..

Suna adımı bağırarak söylendiğinde bende koşarak yanına uçtum. O beni döndürdükten sonra ben onu  döndürdüm.

Suna: Tamam dur başım dönüyor.

Yere indirip bir daha sarıldım. Ozlem giderdigimiz bir kaç dakika sonra Ikili de yanımıza gelmişti.

Ben: Siz nerden çıktınız?

Suna: O ağacı sallamak ne kadar zordu biliyor musun?

Kaşlarım havaya kalkarken teşekkür edip ikisinede sarıldım.

Jk: Hadi size geçelim, orda konuşuruz burda fazla rezil olduk.

Jimin ve Jungkook ilerde yürürken ben Suna ile kol kola gülerek yürüyordum.

Suna: Eniştemin poposu çok güzel.

Ben: nE?

Suna: Hiç mi bakmadın elma gibi işte.

Omzuna yumruk atıp bende baktım.

Ben: Sen erkeklerin poposuna mı bakıyorsun Suna!

Suna: Evet..Neyse sana evlilik  hediyesi aldım. Çantamda.

Ben: Hediye mi ?

🚘 🚘 🚘

Abur cubur ve kolaları tepsiye dizip salona geçtim. Özlemiştim  beş aydan fazladır görmüyordum.

Jungkook ağacı sallarken ne çektiğini anlatırken herkese içeceğini dağıttım.

Jk: Suna'yı ağaca çıkarana kadar anam ağladı.. yukardayız sallarken az kalsın ortanıza düşüyordu..

Düşününce komik geldiğinden gülmüştüm.

Suna: Ne yapıyım sizi çekiyordum.

Ben: Bizi mi? Göster bakayım..

Telefonu elime alıp resimlerimize baktım. Her saniyeyi kameraya almıştı. Eğilişi, kutuyu açısı, öpmesi her kare vardı. Hemen kendime atıp yana kaydırmaya devam ettim.

Jungkook Suna ikilisinin selfiesi, Jungkook'un ağaca çıkışı, Jungkook'un poposu.. bir tane daha ve bir tane daha..

Kafamı ekrandan kaldırıp Suna'ya baktım. Anlamaz gözlerle bana bakınca ekranı ona çevirdim.

Suna: Aaaa! Gel Min ben sana hediyeni göstereyim!

Telefonu elimden kapıp beni yukarı çıkardı. Yatak odasına göz gezdirdikten sonra yatağın ucuna oturup kutuyu çantadan çıkardı.

Bana uzatırken yüzünden saçma gülüşü vardı.

Ben: Içine geçen sefer ki gibi sıçrayan yılan veya palyaço koymadın inşallah.

Suna: Hayır.. hadi aç artık.

Kutuyu açıp içine baktım. Benim görünce bile  utanacağım iç çamaşırı vardı!

Sütyeni elime aldım.

Ben: BU NEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEE!

Katıla katıla gülen Suna dayanamamış ve yere yatmıştı. O kadat uzun ve dolu gülüyordu ki..