🐺1.5🐺

3.2K 313 83
                                    

İYİ OKUMALAR 😘

"görüşmek üzere sevgilim"

🐺🐺🐺

Eve geleli 1 hafta olmuştu. Bu süre içinde ailem bana bir bebek gibi bakmış üzerime titremişlerdi ee tabi bu çok hoşuma gidiyor. Chan'le hergün konuşup birbirimizi daha iyi tanımaya çalışıyoruz.

Kahvaltı yapmak için merdivenlerden inerken "Bebeğim" diyen Chan'nin sesi kafamın içinde yankılandı "efendim" diyerek onu geciktirmedim "Jisung'un doğum sancıları başladı, yanında senide istiyordu hazırlan yola çıktım birazdan orada olurum" dedi tek solukta "tamam" dedikten sonra koşup anneme herşeyi söyleyip birşeyler atıştırdım.

Hazırlandıktan sonra bahçeye çıkıp beklemeye başladım, kısa bir süre sonra chan ağaçların arasından çıkıp insan formuna girdi, koşarak ona sarıldım oda anında karşılık verdi, kokusunu özlemişim kafamı boynuna gömüp doyasıya içime çektim oda boş durmayıp boynuma minik buseler bıraktı.

Kafamı kaldırıp yüzüne baktım dudağıma bir öpücük bırakıp geri çekildi "Seni burada öpücüklere boğmak isterdim ama acelemiz var" dedi gülümseyerek başımla onayladım. Kurt formuna girdi tam bende kurt formuna giricekken "hızlı olmamız gerekiyor sırtıma bin" daha fazla oyalanmadan sırtına çıktım "sıkı tutun " demesiyle kolarımı boynuna sarıp yanağımıda yumuşacık tüylerine yasladım. O koşmaya başlayınca bende gülümseyip kendimi ona teslim ettim.

Chan'nin durmasıyla farkında olmadan kapattığım gözlerimi açtım. Tanımadığım bir evin önündeyim ama içeriden gelen seslerden jisung'un burada olduğunu anlamam zor olmadı. Chan'le eve yaklaşıp kapıyı çaldık bembeyaz suratıyla Hyunjin kapıyı açınca içeri geçtik. Salona geçince sesleri daha net duyulmaya başlamıştı. Üst kattan jisung'un acı çığlıkları artarken endişelenmeye başladım. Etrafa baktığımda bizimkiler dışında birsürü kişi vardı. Minho ortalıkta dolanıyordu dikkatli baktığımda elinin ayağının titrediğini gördüm. Bizi gördüğünde hızlı yanına geldi "yenge sonunda geldin, senide yanında istedi hadi çık yukarı" dedi hem heycan hemde korku vardı sesinde, ona gülümseyip üst kata çıktım.

Odanın önüne geldiğimde jisung'un çığlıkları arasında diğerlerinin sesinide duymaya başladım. Kapıyı sertçe açıp içeri girdim Jeongin bana doğru gelip "yenge hoşgeldin" dedi sakin çıkarmaya çalıştığı sesiyle başımla selamlayıp ebeye baktım jisung'a birşey anlatmaya çalışıyordu ama jisung bağırmaktan dolayı dinlemiyordu "Bir sorun mu var?" diye sordum "ıkınması gerekiyor ama sadece bağırıyor böyle devam ederse onlara birşey olacağından korkuyorum " dedi gözleri dolarken omuzuna elimi koyup hafif ovdum onu tesselli etmek isterdim ama daha önemli işlerim var.

Yatakta yatan jisung'un önüne geçtim elimi yanaklarına koyup kafasını kaldırdım gözleri kapalı bir şekilde bağırmaya devam ediyordu "bana bak jisung" diye bağırdım irkilerek bağrışlarını kesti ama hala acı inlemeleri devam ediyordu "Böyle bağırarak kendinede çocuğunada zarar veriyorsun..." derin bir nefes alıp devam ettim "...Minho aşağıda ne halde biliyor musun? Korkudan ne yapacağını şaşırmış durumda, bi düşünsene size bişey olursa ne hallere düşer? Ailen, arkadaşların ne hallere düşer düşüne biliyor musun? Peki ya sen? Bebeğine bişey olursa ne yaparsın? Böyle bişey yaşansın istiyor musun? " dedikten sonra acıyla başını sağa sola salladı, dolan gözlerimle gülümsedim "tamam o zaman dediklerimizi yapmalısın" dedim, tekrar başıyla onayladı.

Onayı alan ebe "derin nefes al-ver" dedi. Jisung onun dediğini yapmaya başladı alnındaki terleri silmek için chani'nin elindeki havluyu alıp sildim. Ebenin "şimdi ıkın" demesiyle ıkınmaya başladı "Acıyooor" diye bağırmayıda ihmal etmemişti bana yakın olan elini tutum "Az daha dayan birazdan hepsi geçecek, merak etme " onu hem tesselli etmek için hemde gaza getirmek için bir kaç cümle daha sarfettim ki işe de yaradı ıkınmaları güçlendi. "Geliyor, başı çıktı " ebenin heycan dolu sesi bizide heycanlandırmıştı. Gülümseyerek jisung'un terini silmeye devam ettim. Ebe bi şeyler daha yaptıktan sonra odayı bebeğin ağlama sesi doldurdu, jisung ise artık susmuştu, ebe bebeği temizledikten sonra bir battaniyeye sarıp annesinin kucağına bıraktı jisung'un kılını kıpırdatacak hali yoktu zar zor başına bir öpücük bıraktıktan sonra gözleri yavaş yavaş kapandı.

Find The SealHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin