Sekiz.

2.1K 80 32
                                        

"Nisan," Başımda İtalyanca konuşan bu adama şaşkınlıkla baktım. "Nasılsın?"

"Pau," Doğrulup başımı ellerim arasına aldım. "Ne oldu?"

"Hiçbir şey, bayılmıştın."

"En son ofiste çalıştığımı hatırlıyorum."

"Öyle yapıyordun zaten sonra Merih ile mi tartışınız, ne oldu bilmiyorum sen bayıldın. Doğru söyle o kız bana bir şey mi dedi?"

"Dedi ama demesi gereken bir şeyi dedi."

"Ne olduğunu anlatacak mısın? Şöyle sırlı sırlı konuşma." Paulo, her şeyden bihaber yüzüme bakıyordu.

"Merih benim sevgilimdi. Kariyerine odaklanmak istediğini söyleyip benden ayrıldı."

"Biliyordum," Paulo, bir olayı aydınlatmış gibiydi. "Sizin yakın arkadaş olmanız imkansız. Devam et."

"Ben onun beni sevdiğine inandığım için içtiğim bir gece ona mesaj attım, beni evine aldı."

"Ee," Pau, muzip bir ifadeyle güldüğünde klasik bir Türk gibi cıkladım. Çok ayıp, çok.

"Bakma öyle Pau, bir şey yaşanmadı. Çünkü evde Hazal da vardı."

"Sen bu kızı böyle mi öğrendin yani?"

"Aynen öyle ve," Aniden nefesimin kesildiğini hissettim. Devam edecek gücü bulabilecek miydim? "O kızla tanıştığında hala benimle sevgiliymiş. Kendini çok apta-,"

"Tamam, anladım. Paulo, susmam için elini havaya kaldırdı. "Daha fazla yorma kendini. Senin için üst kata kıyafet bıraktım. Duş al sonra da onları giy."

"Gerek yok, ben artık gideyim. Sana da zahmet olmuşumdur eminim."

"Hayır, hiçbir yere gitmiyorsun. İlla da gideceğim diyorsan doğru banyoya. Ben de havuzdayım, tamam mı? Çıkınca da yemek yeriz sonra ne yapacağımıza bakarız."

"Teşekkür ederim." Minettar bir ifadeyle elimi ellerinin üstüne koyduğumda gülümseyerek üst katı gösterdi. Gönülsüzce de olsa yukarı çıkıp benim için ayırdığı kıyafetleri alıp banyoya ilerledim. Hayat çok garipti, televizyondan izlediğim adam arkadaşım olmuş, biz bu mahalleden asla çıkamayacağız diye yakınan sevgilim ile dünyaca ünlü bir stoper olmuştu. Biz o mahalleden çıktık Merih, sen de büyüdün.. Keşke yine eskisi gibi olsak.. Duşta düşüncelerim düşüncelerimi kovalarken kapının çaldığını duydum. Aldırış etmedim, Paulo açardı, saçımı durulamaya devam ettim ama kapı susacak gibi değildi. En sonunda dayanamayıp bornoza sarılıp aşağı indim. Gelen her kimse alacaklı gibiydi.

"Nisan," Tıpkı benim gibi bornozuna sıkı sıkı sarılmış olan Paulo'yu görünce durdum. "Banyoya geri dön, ben bakarım."

"İlk başta ben de öyle düşündüm ama gelen her kimse kapıyı kıracak gibi çalıyor, merak ettim."

"Peki. Bir, iki, üç!" Paulo ile aynı anda kapının koluna uzandığımızda gelen kişi ikimizi de şok etmişti.

"Siz, ıslak, bornoz, ne oluyor lan burada!? " Merih? Merih mi, hakikaten ne oluyordu lan burada?

Mi dispiace. -Merih Demiral-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin