10 Ay SonraGünler, haftalar, aylar birbirini kovalamayı asla bırakmıyor, sürekli akıp gidiyordu. Her geçen gün ardında bir hatıra bırakırken, açık yaraların üstünü örtüyordu. Hiçbir acı sonsuza kadar sürmüyordu. Allah kimseye kaldıramayacağı yükü vermiyor, kulunu yükün aldında beli bükük bırakmıyordu.
Efruz, Aslan ve diğerleri için de durum aynıydı. 10 ay önce kanından bildikleri silah arkadaşı hayata gözlerini çok acımasız bir şekilde yummuş, sonsuzluğa uğurlanmıştı. Bir asker daha vatanı uğruna ve bir anne evlatsız kalmasın, bir çiçek daha solmasın diye hedefi olmuştu kör kurşunların.
Şimdi ise acıları hafiflemiş, kanayan yaraları kabuk bağlamıştı. Daha sonra oda geçecek, yerinde sadece izi kalacaktı. Hepsinin kalbinde izler vardı. Kaybettiği akrabalarının, silah arkadaşlarının ve ölen diğer bütün askerlerden kalan izler vardı.
Efruz'un kalbinde ki en büyük iz Salih ve Ömür'e aitti. Onlardan kalan kocaman bir boşluk vardı. Yeri kimseyle dolmayacak, izi hiçbir zaman geçmeyecekti. Bununla yaşamayı öğrenecekti. Öğreneceklerdi.
***
Yataktan kalkıp yanında huzurla uyuyam kocasını öptükten sonda odadan çıktı. İlk olarak lavaboda işlerini halletmiş daha sonra ise meleğinin odasına girip yatağının kenarına oturmuştu. Güzeller güzeli kızı huzurla uyuyordu. Bu haline kıyamasa bile dün akşam kahvaltıyı beraber hazırlayacaklarına dair söz vermişti ve tutması gerekiyordu.
"Annecim, hadi uyan bitanem. "
Daha ilk seslenmesinde Adel gözlerini açmış ve sanki güne yeni başlamıyor gibi heyecanla doğrulmuştu.
"Kahvaltı hazırlama vakti." Efruz kafasını salladıktan sonra ikili odadan çıkmış ve sabah mahmurluğundan kurtulması için lavaboda bir kaç dakika harcamışlardı.
1 saatin ardından masa da boş yer kalmamıştı. Adel'in ve Aslan'ın istediği her şey hazırlanmış masa da yerlerini almışlardı.
"Babayı uyandırmak ister misin.?" Adel kafa salladıktan sonra koşarak odaya gitmiş ve aynı hızla babasının üstüne atlamıştı. Aslan üstüne gelen şeyi fark ettiği için hava da yakaladıktan sonra yanına yatırıp gıdıklamaya başladı. Adel'in geldiğini daha koşmaya ilk başladığı an anlamış ama uyumasına(!) devam etmişti.
"Babanın üstüne zıplayarak uyandırmak demek. Şimdi işin bitti küçük canavar."
Adel kahkahalar atarken, Aslan'da gülüyor, Efruz aşık olduğu ikiliyi kapıya yaslanmış bir şekilde aşkla izliyordu. Bu anda ki huzuru hiçbir şeye değişmezdi Efruz. Baba-kızın arasında ki bu uyumu, evlerinde ki bu neşeyi, kızının yüzünde ki gülümsemeyi hiçbir şeye değişmezdi.
"Hadi baba-kız aşkınıza sonra verinde kahvaltı yapalım."
Aslan karısına uzaktan öpücük attıktan sonra, Adel'i kucağına alarak mutfağa geçti.
"Yumurtayı yapmayı sana bıraktık. Malum benim yaptığımı beğenmiyorsun." Efruz'un trip atarak söylediği şeyle Aslan kahkaha atıp yanında duran karısının alnından uzunca öptü.
"Yavrum beğenmiyorum demedim, sadece çok pişmiş seviyorum dedim. Sen yanlış anladın."
Efruz kafa salladıktan sonra bir şey söylemeden masaya oturdu. Aslan ise tek kolunda kızı yumurtayı yapmaya başlamıştı. Efruz arkadan ikisinin fotoğrafını çekip düzenledikten sonra kilit ekranına koydu. Her telefonu eline aldığın da bu manzarayla karşılaşmak istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEHİT TİMİ 2 - FİNAL -
ActionBaşlama Tarihi: 23.10.2019 Bitiş Tarihi : 04.02.2020 ******* ŞEHİT TİMİ Yaşayan ölülerin hikayesi. ******* Kısa oluşu devam kitabı niteliğin de olmasından kaynaklıdır. Efruz Şahsuvar'ın devam kitabıdır. İlk onu okumalısınız. Onu okumad...