// chapter eleven //

3.4K 175 28
                                    

Şampiyonlar dansı başlattı ve ardından herkes ortaya çıkıp dans etmeye başladı.

Draco, Hermione' nin elinden tutup onu ortaya çekti.

Günlerdir bunun için çalışmışlardı ve şimdi o an gelmişti. İkiside yanlış bir şey yapmak istemiyordu.

Hermione tek elini Draco' nun omzuna koydu, diğer elini ise Draco' nun eliyle birleştirdi. Draco da elini, Hermione' nin beline koyduğunda dansa başladılar.

"Bir ileri bir geri, sağa ve sola. Şimdi dön ve-"

Malfoy iki eliyle de Hermione' nin belini sardı. Hermione titrediğini hissediyordu. Sonra havalandı ve saniyesinde yere indi.

Olmuştu işte, her şey bu kadardı. Dans ettiler ve bitti, aralarında olanlar da bitti. Plan zaten çöpe gitmişti. Bıkkınlıkla pistin ortasından çıktılar.

Şimdi hareketli bir müzik çalmaya başlamıştı. O sırada Harry ve Ron kalabalığın içinden çıkıp bir koltuğa oturdular. Öfkeyle Hermione' ye diktiler gözlerini.

Durumu farkeden Draco bir şeyler uydurdu hemen.
"Ben gidip içecek bir şeyler alıcam, sende istersin herhalde?"
Hermione ona bakmadan yanıtladı.
"Şey evet, olur."

Draco gittiğinde tedirgin adımlarla onlara yaklaştı ve yanlarına oturdu.
"Balo partnerin neden kaçıp gitti öyle?"
Dedi Ron iğneleyici bir ses tonuyla.
"Sadece - içecek bir şeyler almaya gitti."

İkiside bakışlarını başka tarafa çevirdiler. Hermione sıkıntıyla nefes verdi.
"Ah, hadi ama! Neler oluyor size?"
"Bize ne mi oluyor? Asıl sana ne oluyor Hermione?"
Hermione, Harry' nin dediği şeyle kaşlarını çattı.
"Bir şey olduğu yok ki. Baloya zaten onunla gittiğimi biliyordunuz-"
"Evet, biliyorduk. Ama Harry dedi ki; Sadece seni kızdırmak için, veya mecbur kaldığı için onunla gidiyor. Öyle sanmıştık, ama sen onunla arkadaş olmuşsun Hermione. Hatta, düşmanla iş birliği yapıyorsun!"

"Düşman mı?"
Deyip hızla ayağa kalktı Hermione.
"Onu hiç tanımıyorsunuz. Gerçekte nasıl biri olduğunu bilmiyorsunuz. Ama ben biliyorum, ve size de öneririm! Yani insanlara ön yargılı yaklaşmamayı."
Dedi öfkeyle.

O sırada Malfoy elinde iki bardakla geri geldi. Hermione hızla onun koluna girip bir yere çekiştirdi. Harry ve Ron' un uzağındaki bir koltuğa oturdular.

"Ne oldu Hermione?"
Dedi Draco, elindeki bardağı Hermione' ye uzatarak.
"Aslında bir şey olduğu yok. Sadece Harry ve Ron - çocukça davranıyorlar."
Draco' nun elindeki bardağı aldı ve kafasına dikiverdi.

"Eğer benimle ilgili bir sorunsa-"
"Hayır, sen boşver onları."
Draco' da içeceğini içti ve bir süre hiç bir şey demeden öylece oturdular.

"Şey, dün olanlar için bana kızgınsındır diye düşünüyordum."
"Öyleydim, ama şu an değilim."

Hermione' nin başına bir ağrı saplandı. Yüksek sesten başı çatlıyordu. Herkes deli gibi eğleniyor, dans ediyordu. Ama o sadece bu gürültüden uzaklaşmak istiyordu.

"Yukarı çıkalım mı?"
Draco bakışlarını ona çevirdi. Hiç düşünmeden onayladı.
"Olur."





10 gündür bölüm atmıyordum.

Ve size hem iyi hem kötü haberlerim var.

Kötü haber: Bir sonraki bölüm final.
İyi haber: Bu hikaye bittikten sonra taslakta tuttuğum yeni bir hikayeyi yayımlıyacağım.

431 kelime

yule ball • dramioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin