Bölüm 17 // Bir Gecede Ne Kadar Kalp Kırılabilirse O Kadar
"Chanyeol, beni bir bebekmişim gibi kucağına oturtamazsın." Baekhyun sinirli sinirli sevgilisine baktığında Hermes'in oğlu gülümseyerek başını yana yatırdı. Bunun gerçek olduğuna inanmakta hâlâ zorluk çekiyordu. Yılları sevdiği çocuk tarafından kırılarak geçerken her şey değişmişti, bir haftadır hayallerini yaşıyordu ve kamp hiç olmadığı kadar huzurluydu! Pekâlâ, hiç olmadığı kadar da değildi açıkcası...
"Ama," dedi tatlı tatlı. "Sen benim minicik-" Dizlerinde oturmakta olan bu sözde minicik eleman elinde tuttuğu çatalı tehditkârca suratına doğrulttuğunda cümlenin yönünü değiştirme kararı almıştı. "Erkeksi, güçlü mü güçlü sevgilimsin. Bu yüzden kucağımdan indiriyorum seni, evet." Paniklemiş suratı masada oturan herkesi gülümsetti. İkisi sevgili olunca ayrı yemek masaları birleşmiş, iki arkadaş grubu birlikte takılmaya başlamıştı. Elbette Sehun dışında.
Hades'in oğlu kimseye bir şey söylemeden kayıplara karışmıştı. Jongdae ve Jongin ise yeraltından döndüklerinden beri neşeli görünmeye çalışsa da durgundular, Yixing ve Chanyeol onların birbirlerinden uzak durduğunu farketmiş fakat bir şey sormaya cesaret edememişlerdi. Ne olduğunu anlayan tek kişi Baekhyun'du elbette, yine de sevgilisi dahil kimseye bundan bahsetme gibi bir düşüncesi yoktu. Minseok ve Kyungsoo bile Jongin ile Sehun arasında olanlar hakkında bir şey bilmiyordu.
"Birbirlerine çok yakışıyorlar," Yixing en yakın dostunun gülen yüzüne gülerek baktı, ellerini kalbinde birleştirerek. Nihayet mutlu bir çift görmek onun için güzeldi. "Unutmayın ki zıt kutuplar birbirini çeker. Annem ve Ares gibi."
Zıt kutuplar. Jongin tabağındaki makarnayla oynarken Yixing'in söylediğini birkaç kere aklında tekrar etti. Kendi zıt kutbu, Sehun tam olarak neredeydi? Neden Baekhyun onun hakkında hiçbir şey söylemiyordu? Gerçi yeraltından dönmüş biri olarak tek derdi bu değildi. Göz ucuyla karşısında Minseok ile konuşan abisine baktı. Artık sevdiği çöreklerden alıp ona vermiyordu ancak Jongdae geleneği devam ettirmekte ısrarcıydı.
Tabağındaki çörek beni ye der gibi bakmasına rağmen Jongin'de bir şeyler yemeye derman yoktu. Döndüklerinden beri tek bir kelime konuşmamışlardı, ve Sehun'dan daha çok onu özlüyordu.
Flashback- Yeraltı
"Sana söylediğim şeyleri tekrar edeceksin Jongin." dedi babası açlıktan bitap düşmüş çocuğuna bakarak. Tamamen tanrısal formunda, tüm ihtişamıyla büyük salonun ortasında ufacık çocuklarına bakarken tüm büyük tanrılar gibi korkunçtu.
Yeraltında, Hades ve kendisinin huzurunda çocuğa yemin ettirirse tanrı serbest kalmalarına izin verecekti. Aksi halde Olimpos Hades'e düşman olmaya ve Apollon'un safında durmaya hazırdı ki, tanrıları bu konuda ikna etmek güneşin, şifanın ve daha birçok şeyin tanrısı olan Apollon için pek de kolay olmamıştı. "Ben de kardeşinle seni buradan kurtaracağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
güneşin oğlu geceye tutulmuş] sekai
Fiksi Penggemar"Beni sevmiyorsun." Kana bulanmış ellerinden tekini farkında olmadan sarı tutamlarının arasından geçirdi. O böylesine sinirlenmişken karşısındaki çocuğun sakinliği sinirini bozuyordu. "Cehennem tazısına ismimi vermişsin." Diğerinin dudaklarına bir g...