Sadece düşün,
Her yeni güne farklı bir insanın bedeninde uyanarak başlasan ne yapardın? Günü o insanın hayatını yaşayarak, yanlışlarını görerek ve küçük sırlarını öğrenerek geçirsen ve geceyi o insanın bedeninde bitirsen nasıl hissederdin? Sadece bu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
3. Bölüm Yeşil gözlü kahin
"Sessiz olun, son beş dakika"
Etüt hocasının ellerini sinir ile öğretmen masasına vurması ve sesini az öncekinden biraz daha yükselterek sınıfı uyarması ile son soruyu da çözerek kalemi testin üzerine koydum ve arkama yaslanarak kollarımı göğsümde birleştirdim.
Yanımda oturan ve hala matematik soruları ile savaşan eylüle baktım, ah Eylül mü kim.
Eylül korel
Esmer kız.
Evet adı buymuş, gizli gizli test kağıdındaki ismine bakmıştım çünkü başka türlü açık verebilir ve şüpheleri üzerime çekebilirdim.
Öğrendiklerim bununla da sınırlı değildi tabi.
Okula geldiğimde okulun önünde asılan bayrakla hangi ülkede olduğumu anlamıştım. Türkiyedeydim.
Türkiye hakkında fazla bir fikrim yoktu, eskiden henüz kendi bedenimde ve ruhum bedenimden ayrılmamış iken birkaç kez tarih hocalarımın Türkiye hakkında konuştuğunu ve gerçekten Türkiye'yi çok güçlü bir ülke olarak tanımladıklarını hatırlıyorum. Hem maddi hem de manevi olarak Türk insanının ülkelerine sahip çıkışlarını ve başka hiçbir millete benzemeyişerini anlatırdı ama bildiklerim bu kadarı ile sınırlıydı.
Türkçe bilmiyordum fakat içinde bulunduğum bedenin anadili Türkçe olduğu için bende anadilim gibi konuşabiliyordum.
"Saçımı başımı yolacağım en sonunda"
Eylül'ün isyanı ile hafifçe tebessüm ettim ve biraz daha ona yaklaşarak kısık sesim ile fısıldadım.