Gözleri bahçenin görebildiği her yanını didik didik tarıyordu. Ay ışığı Minho'nun yüzüne vuruyor ve yüz hatlarında oluşan gölgeler 7 yaşındaki bir çocuğa göre ürkütücü bir havaya sahip olmasını sağlıyordu. Ne kadar ürkütücü görünse de karşıdaki kişi ondan etkilenmiyor gibiydi çünkü saatlerdir izlendiğini hissediyordu Minho
Balodan gelir gelmez Jisung ve Minho'yu odaya kapatmış, ardından evin her yerine korumaları dizmiști Han Bey. Jisung kargaşa çıkaracağı için odasına koruma sokamamıștı ve açıkçası Minho'ya güvenmiyordu. Şu anda gözünde sadece sezgileri güçlü olan bir çocuktu. Gerçi yalan söyleyip söylemediğinden de emin değildi
Gönlü el vermese bile uyumak için odasına gitti. Bayan Han yatakta oturmuş endişeli gözlerle boşluğa bakıyordu. Han Bey'in içeri girdiğini görünce aceleyle ayağa kalktı
"Bir şey bulabildiniz mi?"
Han Bey sadece başını olumsuz anlamda salladı. İkisi de oldukça stresli bir haldeyken yataklarına uzanıp uyumaya çalıştılar
Ama asıl stresli olan Minho'ydu
Çünkü az önce birisi ile göz göze geldiğine yemin edebilirdi
Gözleri fal taşı gibi açılırken kaybetmemek için ekstra bir çaba harcadı ama gitmişti
Baktığı yerde hiç kimse yoktu
Hala tetikte beklerken yerinde doğruldu. Az önce adamı bulduğunu düşündüğü yerin biraz ilerisindeki çalıların ters yöne doğru sırayla hareket ettiğini görünce rahatlayarak derin bir nefes verdi
Kaçıyordu
Göz göze geldiklerinde adam fark edildiğini anlamış ve gitmişti
Bununla emin olmuştu Minho
O adam kesinlikle bir suikastçiydi. Babasının ona öğrettiği ilk şey savaşmadan önce fark edilirse kaçmasıydı
Ve o kaçmıştı
Bu berbattı. Olabilecek en kötü senaryoydu Minho'ya göre. Basit bir katil, hatta bir seri katil; çocuk hırsızı, mafya vs olsa daha mutlu olurdu
Minho sadece 7 yaşında bir çocuktu ve eğitimini tam olarak tamamlayamamıștı bile. Kendisini günlerdir izlemesine rağmen bulamadığı bir suikastçi yabana atılamazdı. Minho'yu tek hamlesiyle öldürebilirdi
Korkuyla yerine sindi. Ürkek adımlarla pencerenin önünden inip yatağında melek gibi uyuyan Jisung'u rahatça görebilmek için yatağın yanına, yere oturdu. Kollarını yatağa yaslayarak küçük kardeşine baktı
Sadece 5 yaşında bir çocuk olduğun ve kaderin bu olduğu için özür dilerim...
Ama seni ne pahasına olursa olsun koruyacağım
__________________
"O bir suikastçi. Bundan eminim"
"Onu gördün mü?"
"Onunla göz göze geldim ve saniyesinde kaçtı. Saklanmaya devam etseydi refleks olduğunu düşünebilirdim ama alanı tamamen terk etti. Suikastçilerin yaptığı genel bir hareket"
Han Bey Minho'nun söylediklerini düşündükten sonra tek kaşını kaldırdı "Ve?"
"Korumalarınız yetersiz. Onu durduramaz"
Güldü kendi kendine. Küçük bir çocuğun bunu söylemesi gülünçtü. 'O ne anlardı ki?' diyebilmek istiyordu
Ama durumun farkındaydı. Minho oldukça ciddiydi ve korktuğu çok belliydi
"Önerin ne?"
Minho derin bir iç çekti. Istemese bile en iyisi buydu, yoksa işler her iki taraf içinde kötüye gidebilirdi
"Kangdae'yi çağırın. O, onu öldürebilir"
__________________
Jisung yorgunluktan uyuyakalan Minho'nun yüzüne yaklaşıp baktı. Büyük gözleri Minho'nun güzelliğini her fark edişinde parlıyordu
Uyurken bile çok güzeldi Minho. Erkek güzelliği vardı onda. Imrendiriciydi
Tuhaf bir şekilde Jisung ona imrenmiști
"Minho abi... Oynayalım... Uyuma~"
Ses gelmeyince üzgün gözlerle Minho'ya bakmayı sürdürdü
"O zaman ben de uyuyacağım"
Yanına oturduğu koltuğa tırmanarak Minho'nun üstüne uzandı. Kollarını Minho'ya sarıp boynuna sokuldu
Onunla birlikte uyumak istemişti. Belki ona dokunursa güzelliği Jisung'a da bulaşırdı
Ama asıl sebep bu değildi elbetteki. Her şeyi Minho ile yapmak istiyordu Jisung. Onunla oynamak, kahvaltı yapmak, arabaya binmek, gülmek, uyumak, sarılmak, büyümek ve yaşlanmak istiyordu
Zor bir şey değildi, değil mi? Alt tarafı yan yana duracaklardı
Ama hayat böyle değildi. Bazı insanların yan yana durmasını bile diğerleri günah olarak karşılayabilirdi, yasaklayabilirdi, hakaretler edebilirdi. Jisung'un minik bedeni bu gerçeklikten uzaktı. Anlamını bilmiyordu
Sadece Minho'nun yanında olmak istiyordu
Ve olacaktı
Ne şans ki tanrı Jisung'u seviyordu ve Minho ile yan yana durmalarında bir sakınca görmemişti
Jisung'un masum dileğini çoktan kabul etmişti
__________________
Ay hoşt ulan
Bi uwulandim
Soft yazabilmeye mi başladım yoksa bu gözler kör mü? Djdkcmsmxmsmx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Past // MinSung (DG)
FanfictionLet's Play a Death Game kitabındaki Minho ve Jisung karakterlerinin geçmişlerini anlatan yan kitaptır. Spoi yememek için önce birinci kitabı okuyunuz Her şey Minho'nun içinde bir huzursuzluğa sebep olan o adamın gelmesiyle başladı...