Bölüm 12 Yakınlaşma

55 11 20
                                    

Charles kendini koltuğa bırakmış,sızlayan dikişleri yüzünden gözlerini kapatıp uyumaya çalışıyordu ama nafile.Ayağa kalkıp evin içinde birkaç tur attı,ayakta dikildi,sırt üstü yattı koltuğa,belne yastık koydu ama hiçbiri hafifletmedi acısını hatta daha'da arttırdı.Lara mutfakta gizlice izliyordu Charles'ı.Onun acı çekmesine yüreği dayanamasa'da inadı daha baskındı.Hastane odasında söylediği sözler hala kulaklarında çınlıyor,yüreğinde kabaran öfke yüzünden üstüne atlamamak için kendini zor tutuyordu.

Charles'ın inlemeleri,gözlerinden akan yaşlar yüzünden tamamen teslim oldu ve odasına geçip sağlık çantasını ve ağrı kesici ilaç çıkardı dolabının alt çekmecesinden.Salone geçip uyuklamaya çalışan adamın yanına oturup elindekileri sehpaya koydu.Charles acısı yüzünden gözlerini açamaz halde iken duyduğu seslerden lara'nın kendisine kıyamadığını ve yardım etmeye başladığını anlayınca gülmeye başladı.

Lara Charles'ın gülmesine anlam veremesede kendisi de gülmeye başladı.Ne yaparsa yapsın,ne derse desin yine de bu çatlak adamı sempatik buluyordu.Birbirine karışmış saçları,kıpkırmızı yanakları ve acı acı kıvrılmış dudakları ile daha da tatlı görünüyordu.

Gömleğin düğmelerini tek tek açıp çıkardıktan sonra çantasının içinden gazlı bez ve tentürdiyot çıkarttı.Charles'ın karnındaki Pansumana döndü; önce bandı su ile ıslattı yavaş yavaş çekip çıkardı,ardından kanlı gazlı bezi alıp sehpanın kenarına koydu.Temiz gazlı bezin paketini açıp uzun bir parçayı makasla kestikten sonra üzeine tendürdiyotu döktü,yavaşça adamın yarasının üstüne koyup düzeltti.Ardından çantasından bantı çıkarıp büyük iki parça kesip bezin üstüne yavaşça yapıştırdı.

Charles biraz daha rahatlamıştı,en azından ağlatmıyordu ama hala kuvvetliydi ağrısı.Lara mutfağa gidip bir bardak su doldurup geri geldi.Sehpaya koyduğu ağrı kesiciyi eline alıp,kapağını açıp içinden bir kapsül çıkardı.

Charles'ın koluna girip doğrulması için yardım etti.Koltukta oturur pozisyona geldiğinde ilaç ile suyu uzattığında Charles çocuk gibi mızmızlanmaya başladı;

''Yok istemiyorum verme ya.''

Lara gülmesini bastırıp karşısındaki koca bebeğe daha şefkatli yaklaştı;

''Hadi ama,bak ağrın var rahatlayacaksın işte.''

Charles göz ucuyla kendisine şefkatle yaklaşan kadına baktı.Aklına gelen muziplikle sırıtmaya başladı.Kadının yüzüne doğru eğilip söylemek isteyipte söylemeye korktuğu baklayı ağzından çıkarttı;

''Beni başka şekilde de rahatlatabilirsin.''

Lara karşısında gülmesini tutan adama kızgın bir bakış atıp,sağ elinde tuttuğu bardağı sehpaya koydu.Adam kıkır kıkır gülmeye devam ederken suratına yediği okkalı bir tokatla neye uğradığına şaşırdı;

''Niye vuruyorsun ya?''

''Hak ettin.''

 Charles dudaklarını büzüp,kafasını çevirdi alınmış gibi.Lara onun bu sevimli haline eriyip gitmişti doğrusu.Gülerek adama su ve ilacı uzattı,charles omuz silkince gözlerini kısıp çenesinden tuttuğu gibi kendine çekti.kafa kafaya tokuştuklarında ikiside acıyla inleyip kafalarını tuta tuta sızlanmaya başladılar.Lara sonunda dayanamayıp koltuğun üzerinde duran fuları eline aldı.Charles anlamamış bir ifade ile bir laraya bir fulara bakarken hiç beklemediği bir şey yaptı.Lara Charles'ın kucağının tam ortasına oturdu ve iki elinide tutup fularla bağlayarak kıpırdamamasını sağladı.

Charles kucağında oturan kadına şaşkınlıkla bakarken ağzına yayılan acı bir tatla öğürmeye başladı.Lara bir elini Charles'ın ensesine götürüp sıkarken diğer elinde duran suyu içirmeye çalışıyordu.Uzun bir direniş sonrasında lara galip gelmiş Charles ise yorgun düşüp teslim olarak bir bardak suyu istemeye istemeye Lara'nın elinden içmişti.

SOSYETE HIRSIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin