BEYİN PATLATIP YAZDIĞIM EN İYİ BÖLÜMDÜ DİYEBİLİRİM. SON KISMI YAZARKEN ÇOK DÜŞÜNDÜM. HEL BENİM İÇİN ÇOK ÖZEL BİR KARAKTER. BASİT BİR DOĞUMU OLSUN ASLA İSTEMEDİM. BU KİTABA BAŞLARKEN BAŞINDAN SONUNA KADAR EN İYİSİ OLMASI İÇİN ÇOK DÜŞÜNDÜM VE ÇOK KİTAP OKUDUM. HEL'İN DOĞUM SAHNESİ HİÇBİR MİTOLOJİK KİTAPTA YOK. ONUN DOĞUŞUNUN HER AYRINTISINI ZİHNİMDE HAYAL ETTİM. HEL BENİM İÇİN KÜÇÜK BİR TOHUM PARÇASIYDI. KELİMELERİMLE ONU VAR ETTİKÇE YEŞERMEYE BAŞLADI. NASIL BENİM İÇİMDE BÜYÜYÜP KALEMİMDE VAR ETTİYSEM SİZDE YAZIDĞIM SATIRLARI OKUDUKÇA HEL KÖKLERİNİ SİZE SARIP KORUYUP KOLLAYACAK.
İSİM OLARAK YERALTI KRALİÇESİ HEL'İN İSMİNİ SİZE ANIMSATSA DA BENİM KAFAMDA SİZİN İÇİN HAZIRLADIĞIM HEL ÇOK BAŞKA OLACAK. BU YÜZDEN BU HAYAL DÜNYASINDA BANA EŞLİK ETTİĞİNİZ İÇİN SİZLERE ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. SİZLERİN YORUMLARI SAYESİNDE DAHA İYİ OLABİLMEK İÇİN ÇOK ÇABALAYACAĞIM.
YANIMDA OLDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM 🌳
9. BÖLÜM
"VAROLUŞ"Sıcak nefesi tenime işliyor, zihnim bulanıklaşıyordu. Sessizliğin sürdüğü kulenin balkonunda yere düşen kar taneleri durmuş, hafif ılık bir rüzgâr esiyordu. Zindan karası gözlerinin içinde gizlenen anlamını bilmediğim bir çok his çığ gibi göğsümün ortasına düşünüyordu. Alnını alnıma yaslayıp derin bir nefes alıp yutkundu.
"Hep böyle oldun," dedi boğuk bir sesle. "Ulaşılmaz gibi görünsen de benim sana ulaşmam için bir neden ortaya atıp sadece sana gelişimi izlerdin."
Yumduğu gözlerini açıp sıcak nefesini yüzüme savurdu. "Bende hep bu nedenlerin cevaplarını daima sana verirdim."
"Şimdi cevap verecek misin?"
Yakınlığından dolayı sesim oldukça kısık ve boğuk çıkmıştı. Dudakları yukarı doğru kıvrıldı. Elini kaldırıp yanağımı okşadı.
"Sen benden gitme diye her seferinde tüm bilinmezlikleri ortadan kaldırdım."
Kurduğu kelimelerin yoğunluğu nefesimi kesiyordu. "Yine yapacak mısın?"
Bir eli belimi tutarken diğer eli yanaklarımı okşayarak kuruyan dudaklarımda durdu. Yoğun bakışları bir süre orada takılı kaldıktan sonra zindan karası gözleri göğsümde yarattığı zelzeleden habersiz bakmaya devam etti.
"Yapacağım," dedi dudaklarıma doğru fısıldayarak. "Senin için bilinmezliği ortadan kaldıracağım. Daha sonra kaburgalarının arasına yerleşip kalbinde nefes alacağım."
Dudaklarını dudaklarımın üzerine dokundurdu. Ilık nefesi dudaklarımın boşluk bıraktığı aradan sızıp ciğerlerime nüfus etti. Ona müdahale edecek gücü kendimde bulamıyordum. Ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi açıp sıkı sıkıya yumduğu gözlerine baktım.
"Gerçekler," diye mırıldandı. "Önce gerçekleri duyacak."
Bana söylemiyor, kendi kendine konuşuyordu. Dudakları hâlâ dudaklarımın üzerinde hareket etmeden duruyordu. Belimde duran eli sıkıp kendine çektiğin de dudaklarımızın baskısı arttı. Kopmak istiyor ama kopamıyordu. Gözlerini açıp gözlerime baktıktan sonra inleyip benden uzaklaştı. Gür kara saçlarını elleriyle tutup çektikten sonra ellerini kulenin korkuluklarına yaslayıp soluklarını düzene koymaya çalıştı.
Benimde ondan bir farkım yoktu. Titreyen elimi kalbimin üzerine yerleştirip sırtımı duvara yasladım. Dudaklarımın üzerinde duran sıcaklık yok olması gereken yerde sızlıyordu. Ona bunu bir daha yapmaması gerektiğini haykırmak istiyordum ama diğer yanım daha baskın olduğundan susmam gerektiğini dile getirdi. Gergin omuzları esnetip bana döndüğünde sırtımı yasladığım duvardan ayırıp onu izledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YERALTI CEHENNEMİ
Fantasy"Geceleri geleceğim sana," diye devam etti konuşmaya. "Geceleri seveceğim seni. Beni asla göremeyeceksin." Saçlarında hissettiği hareketlilik yüzünden gözlerini yumdu. "Bu sadece bir rüya..." "Rüya değil Hel. Artık zamanı geldi. Beni azad etmen gere...