Alya'dan
- "Şile'ye mi gidiyoruuz?"
- "Aynen oraya gidiyoruz. Gittin mi daha önce?"
- "Hayır sevgilim gitmedim ama duymuştum. Büyük bir yermiş orası sanırım."
- "Aynen öyle. Başka bir şehir gibi adeta. Bir sürü köyü ve ilçe gibi yerleri var. Bizim gideceğimiz yer bir sahil köyü. Sessiz sakin bir yerdir, yani eskiden öyleydi. Umarım keşfedilmemiş, sakinliğini korumuştur. Küçüklüğümde bir iki kere gitmiştim . Şu an o ev boş ve küçük tatilimiz için bizi bekliyor." Göz kırptı ve sonrasında yanağıma bir öpücük kondurdu.
Durakta bizimle beraber otobüs bekleyen başka insanlar da vardı. Otobüs gelince bindik ve kendi yerimize oturduk.
E başlasın o zaman otobüs yolculuğumuz!
Zaten otobüs ile seyahat etmeyi severdim şimdi bir de yanımda Deniz var, değmeyin keyfime! İkimizin de cam kenarında oturmak gibi bir takıntısı yoktu, fark etmiyordu. Çantalarımız fazla büyük olmadığı için bagaja koydurmadık. Onun yerine yanımıza aldık, şu koltukların üst kısımlarındaki ufak boşluklara sıkıştırdık. Deniz, yolu seyredebilmem için benim oturmamı istedi cam tarafına ama seyredebileceğim en güzel manzara zaten kendisi. Yine de itiraz etmeden oturdum. Şoförün arabayı çalıştırması ile hareket ettik. Aniden aklıma gelen şeyle kalktım yerimden.- "Ne oldu hayatım?"
- "Çantamı uzatabilir misin?"
Deniz koltuktan kalkıp çantama uzandı, alıp bana verdi. Benim tatlı sever bir sevgilim var. Bu yüzden çantamı hazırlarken kaşla göz arasında Deniz'imin en sevdiği çikolatadan attım çantama. Yol yaklaşık bir buçuk saat sürüyormuş bu yüzden yolluk almadık ama tatlıya her zaman yerimiz vardır. Çantadan çikolatayı çıkarmamla Deniz'in gözlerinin parlaması bir oldu. Çikolatalardan birini ona uzattım.- "Alya sen bir tanesin yaa. Bir de en sevdiğim çikolatayı almış. Sahi beraber de hazırladık çantayı sen ne zaman koydun bunları?"
- "Meslek sırrı bebeğim."
Öptüm yanağından.
- "Afiyet olsuunn."Çikolatasını bitirdikten sonra çikolatanın paketini koridordaki çöpe attı. Cebinden kulaklığını çıkarıp telefonuna taktı. Bana doğru çevirdi vücudunu.
- "Hayatım 1 ile 128 arasında bir sayı söyle."
- "Hımm.. 98 neden ki?"
- "Listedeki 98. Şarkıyı açacağım. Bakalım ne çıkacak şansımıza?"
Telefonunun kilidini açıp müzik uygulamasına girdi ve tek tek saymaya başladı. Keşke başa veya sona daha yakın bir sayı söyleseydim ya.- "Bebeğim tersten saysana, daha yakın."
- "Doğru diyorsun ya."
128'den geriye doğru saymaya başladı. 98. Şarkıya geldiğinde yüzündebir gülümseme oluştu. Gülümsemesinin sebebini merak edip okumaya çalıştım şarkının adını ama miyopum ben arkadaşlar buradan okuyamıyordum. Derken zaten şarkı çalmaya başladı.
- "Bu şarkı sana gelsin sevgilim."(Sözleri uzun uzun yazmak istemediğim için direkt buraya ekliyorum. İyi dinlemeler efendim)
Genellikle Türkçe ve bu tarz dinlememe rağmen ilk defa duyuyordum bu şarkıyı. Ne güzel şarkıymış bu.. Şarkı sözlerinin mükemmelliği ve arada bir dönüp Deniz'in gözlerime bakıp sadece benim duyabileceğim bir tonda sözlere eşlik etmesi karşısında bayyyaa etkilenmiştim doğrusu. Meleğimin sesi çok güzelmiş de belli etmiyormuş meğer. Ah Deniz ahh yaktın beni be. Ben senin dalgalarında boğulacaktım, ne ara yandım?
Şarkının bitimine yakın elini elimin üzerine koydu ve parmaklarını benimkilerle kenetledi. Elimize bakıp gülümsedim ve ben de sadece onun duyabileceği tonda konuştum.
![](https://img.wattpad.com/cover/203357614-288-k648232.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
* Gülümse (gxg) *
Novela Juvenil"Alya eğill!!" Sesi algılamam ve harekete geçirmem o an benim için çok zor bir eylemdi. Dünya durmuş gibiydi ve dünya bile durmuşken ben hareket edemezdim. Yanıma birilerinin koştuğunu hatırlıyorum sadece. Deniz bana bakıyordu ağlayarak.. Onun ağlam...