Bölüm 17

1.8K 119 72
                                    

Deniz'den

Romantik anımızı çalan telefon böldü. Oflayarak Alya uzaklaştı benden ve telefonunu eline aldı.

- "Efendim Ozan?"
- "İyiyim sen?"
- "Hadi ya.. Kötü olmuş bu. Nerdesiniz şimdi?"
- "Deniz'i de alıyorum yanıma."
Dedi ve bana bakış attı onay istercesine. Kafam ile onayladıktan sonra devam etti.

- "Geliriz bi 25 dakikaya."
- "Tamam hadi görüşürüz."

Telefonunu kapattığında ne olduğunu sordum.

- "Levent sevgili yapmıştı ve ilk defa mutluydu. Bugün terk edilmiş, morali çok kötüymüş Ozan da toplanalım diyor."

- "Aa üzüldüm ya."

- "Ben de bebeğim. Hadi hazırlanıp çıkalım."

- "Sen bence önce bi yüzünü yıka."

- "Neden?"

- "Aynaya bakınca anlarsın."
Cümlemin daha yarısındayken lavaboya koştu.

- "Deniiizz! Ben kaç saattir böyle mi dolaşıyordum? Yahu insaf insan bir söyler."
Ahhahahha bağırıyordu aynanın karşısında.

- "Çok sevimli duruyordun n'apayım?"

- "Bunun intikamını alırım ben."

- "Ahhahha al al."

Yüzünü temizledikten sonra yanıma geldi elinde iki krem ve ince bir şal ile.

- "Sevgilim bunlar ne için?"

- "Senin için Deniz'im. Boynun tutulmuştu ya, dışarı çıkmadan önce krem sürüp saralım ki iyileşmek yerine daha kötü olmasın."

Eridim şu an. Kesinlikle.
Gözlerimden kalpler çıktığına eminim.
Elimden tutup koltuğa oturttu beni. Kremlerden birinin kapağını açtı ve boynumun birkaç yerine nokta nokta koydu. Kremin soğukluğu içimi ürpertmişti bir an. Alya koltuğun kol koyma yerine oturup eli ile kremi dağıtmaya başladı. Ah yine o pancake yaparkenki ciddi yüz ifadesi..
Bu yakınlık üstüne yüzüne bakmamalıyım, kendimi tutamayabilirim. Gözlerimi kapattım.

Boyun benim zayıf noktamdı ve Alya bunu sanki biliyormuş gibi yavaşça masaj yaparak sürüyordu kremi. İlk kremi sürdükten sonra diğer kremden biraz eline sıkıp onu da sürmeye başladı. Dokunduğu her yer yanıyordu.
Kremden değil. Aşktan.
Kremler ile işi bittikten sonra boynumu korumak için şalı takacağı sırada sıcak nefesini boynumda hissetmemle koptu devreler bende. Bugün bu ikinci canım. Boynumun acısını önemsemeden belinden çekip kucağıma oturttum. Yüzlerimiz çok yakın duruyordu, dudağım onun dudağına değiyordu ama öpmemiştim. Bilerek, geri çekilmeden konuştum.

- "İş yaparken ne kadar seksi olduğundan haberin var mı senin? Aklımı başımdan alıyorsun. Sana karşı sakin kalamıyorum."

Gülümsedi sözlerime. Gamzesi de selamladı beni. Öptüm o muazzam çene gamzesinden. Yine dudaklarımı fazla uzaklaştırmadan konuştum.

- "Bir gamze insana bu kadar fazla yakışmamalı."

Yutkundu.
Çenesinden dudağına doğru yavaşça ilerledim. Benden önce Alya buluşturmuştu dudaklarımızı. Ellerim kalçalarındayken onun elleri saçımda keşfe çıkmıştı. Bir süre öylece dudaklarında kaybolurken geri çekildi ve indi üzerimden. Üzgün bir yüz ifadesi ile konuştu.

- "Bebeğim şu an saatin durmasını çok istiyorum ama malesef ki ilerliyor ve bizi bekliyorlar."

- "Haklısın, hadi hazırlanıp çıkalım.

* Gülümse (gxg) *Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin