Devam ederek yazmaya karar verdim
Sahradan
Emirin sessiylen ahmetten uzaklaşdım. "Sahra sen siz!" Ağzından çıkan her harf beni kırıyordu. "Sana nasıl inandım." Dedi emir ve mutfaktan çıktı. Arkadından koşar adımlarla "emir dur yanlış anlıyorsun." Kolunu yakaladım. Göz göze geldik gözlerinden sinir fışkırıyordu. Kolunu serttçe çekti ve gitti...Beni arkada bırakıp gitti. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başlarken omzumda bir el hissettim. "Ben" dedi ahmet. "Sen ne sen! Neden benim mutlu olmamı istemiyorsun neden ya." Diye bağırdım. Elini omzundan ittim ve bende ayakkabılarımı giyip çıktım.
Sadece emiri bulmak istiyordum. Bütün mahalleyi aradım ama hiç bir yerde yoktu. Çok yorulmuştum. O yüzden evimin yolunu tuttum. Paspasın altından anahtarı aldım ve kapıyı açıp içeri girdim. Tabikide gece saat 04.00 de herkes uyuyordu. Yukarı çıktım ve odamın olduğu odaya girdim ve kendimi yatağa attım. yorgunluktan gözlerim hemen kapandı ve uykuya daldım.
Aynı sırada emir...
Sahram... nasıl... anlayamıyorum bana unuttum demişti. Evet öpüşmediler veya başka bir şey yapmadılar. Ama birbirlerine çarptıkları zaman sahranın geri çekilmemesi... ahhh sinirden patlıyıcam. Evden çıktığım gibi çıkmazdan kendimi dışarı attım.
Taksiylen sahille gittim. Sahra'dan uzaklaşmam gerekiyordu. Şuan onu görürsem kesinlikle kalbini parçalardım. Denizin sesine kendimi kaptırmışken telefonuma gelen mesajla ürkdüm. Mesaj ahmet denen piçtendi (ahmet isimli arkadaşlar sizden özür dilerim)
Ahmet: konuşmamız gerek
Ahmet: sahra evine döndü.
Ahmet: çok kötüydü
Emir: sevgilimin adını ağzına alma
Ahmet: sevgilini yalnız bırakma o zaman
Ahmet: sahra bana değil sana aşık. Bana aşık olsaydı o gün beni havalimanında elimde yüzükle bırakmazdı.
Emir: sana sevgilimin adını ağzına alma dedim. O seni ilgilendirmez.
Ahmet: Sevgilinin bir suçu yok ayrışmasın diye ben tuttum onu şimdi git sevgilinin yanına kesin şimdi ağlamaktan gözleri şişmiştir.
Onun o narin gözleri şimdi benim yüzümden domatese dönmüştür. 3 saat daha oturdum. Daha sonra Sahranın suçsuz olduğuna karar verince Çıkmaza geri döndüm. Evlerinin olduğu bahçeye girip kapıyı çaldım. Kapıyı sahranın annesi açtı. "Günaydın efendim ben Emir beni hatırladınız mı?" Yüzüme bir şaplak yiyince hatırlandığımı anladım. "Senin yüzünden kızım ülkeyi terk etti. Sen hangi yüzle bizim eve geliyorsun." Dedi sahranın annesi. "Efendim özür dilerim ama onu eve getirende benim." Gözleri açıldı. "Ben kızımı göremiyorum." Dedi "Odasına bakabilirmisiniz." Merdivenlerden yukarı çıktı ve bir çığlık patlattı "kızııım kuuuuzzzuuuuumnn"
Sahradan
Kulağımda kopan çığlıkla gözlerimi açıp yataktan düşmem bir oldu. "Annişkom hiç uyuyan kişinin yanında öyle bağırılır mı?"
Beni dinlemeyen annem üzerime atladı ve beni öpücük yağmuruna tuttu. "Güzel kızım benim." Öpüyordu,öpüyordu,ve öpüyordu. Bir insan nefes almadan nasıl bu kadar çok öpebiliyordu.Yorulmaya başlayınca üzerimden kalktı. "Ben kahvaltıyı hazırlıyorum sende emiri al gel yavrum." Dedi bana öpücük gönderdi ve gitti. Bir saniye emir mi demişti o. 2 saniye sonra kapıda emir berildi. "Emir...". Kapıyı kapattı ve içeri girdi. Yatağıma oturdu. Ayağa kalktım. Bende yanına oturdum. "Sahra..." sözüne devam edemeden ona sarıldım. "Emir gerçekten özür dilerim ben bir şey yapmadım." Dedim oda bana sarıldı ve başımı öptü.
"Affettim seni güzellim" dedi ohh içim rahatladı. Göz göze geldik. Gözleri dudaklarıma kaydı. Bir çekim kuvvetti bizi birbirimize çekerken tam dudaklarımız birbirine deyicekken kapı pat diye açıldı. "Sahraaaa" başka kim olabilirdi tabikide ERVA. "Oh özür dilerim ben şey sizi aşağıda bekliyorum." Arkasını döndü ve koşarak aşağı indi. Biz tekrar birbirimize bakıp gülmeye başladık. Alınlarımızı birbirimize yasladık. "Sana inanmadığım için asıl ben özür dilerim." Emir sen konuşma sen konuştukça nabzım 2 katına çıkıyor. "Seni çok üzdüm değil mi? Gözlerin kıpkırmızı olmuş" emir evet beni çok üzdün ama neyse şuanki romantik ânı bozamam. "Evet beni çok üzdün ama önemli değil" konuyu değiştirmek için "yoksa beni bu halimle beğenmedin mi?" Dedim. "Beğenmez olurmuyum bayıldımda seni bu hale getirmeği sevmiyorum." Birbirimize bakmaya devam ederken kulağıma eğildi ve "biraz daha yukarda kalırsak yanlış anlıyıcaklar. Hadi üzerini değiştirde aşağı gel seni kapıda bekliyorum." Dedi ve kollarını benden çekip dışarı çıktı. Ay ben böyle bir adamı sahip olmak için ne yaptım.
Çoook özür dilerim bayadır atmıyorum. Ama tatildeyken daha fazla bölüm atmaya çalışıcam. Bide koronadan dolayı eve kapandık ailece yani yalnız kalıp yazıcak vaktim olmuyor. ❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Emir ve Sahra
ChickLitZeynep Sahranın kitapları olan Ayçöreği ve Elmalı Turta kitabının üçüncüsüyle karşınızdayım. Elamlı Turtanın kaldığı yerden itibaren yazılıcak olan bu kitap benim gibi kitap bitince üzülenler için Birebir.