Baltayı alıp saraya doğru koştum, Lena sarayın içinde olmalıydı... Hızlıca üst kattaki odama baktım Lena yoktu.
-Lena, geliyorlar... Odaya gel!
diye bağırdım. Hızlıca yan odaya baktım;
Yan odada haritaları inceliyordu, Lena koşarak yanıma geldi. Bana karşı sinirli gözüküyordu lena'ya hafif gülümseyerek;
-Pislikler geliyor, çıkar şu silahı ve canlarına oku!
İkimizde sarayın önüne gelen enfektelere hırsla ateş ediyorduk fakat sayıları azalmıyordu. Mermi git gide azalıyor en kötüsü de öfkeli enfekteler ana giriş kapısını kırmak üzereydi. odanın girişine koyduğum taramalı silahı merdiven çıkışına yerleştirdim, bu arada Lena enfekteler ile çatışıyordu.
Lena ürkmüş bir şekilde;
-Kant, biri buraya çıkmak üzere yardım et!
Koşarak odaya geldim, Lena'nın üstüne çıkmış öldürmeye çalışan enfektenin kafatasına 4 mermi ateşledim. Lena;
-Teşekkürler, şimdi ne yapacağız?
Ana giriş Kapısının kırılma sesini duydum, mermi ve cephane azalmıştı, merdiven çıkışına yerleştirdiğim taramalı tüfeğin başına geçtim. Enfekteler yaptığım tuzaklara takılıyorlardı.. Lena'ya dönerek;
-Merdivenden çıkan enfektelere isabetli bir şekilde sık, cephane az. Ben odaların kapılarını kilitleyip geleceğim.
Lena aşağı doğru nişan aldı, gelen ilk enfektelerin kafasına yukardan ateş yağdırıyordu. Ben ise kapıları kilitledim ve taramalı tüfeğimin başında gelen enfekteleri öldürüyordum. Bir müddet böyle devam ettik, hava kararmış etrafta enfektelerin sesi duyuluyordu. Lena;
-Mermim bitti.
-Bende de çok az var.
Taramalı tüfeğimi son kez doldurum kapının kilidini açıp çantayı aldım. Lena;
-Enfekteler yavaşladı.
-Daha fazla kişiyle gelecekler... Onlar durmayacak.
Bir an düşündük, enfekteler de yavaşlamıştı. Lena'nın elinden tutup denize bakan bir odaya götürdüm. Yüzüne bakarak;
-Bana güveniyor musun?
-Neden?
-Zaman yok soruma cevap ver!
-Güveniyorum.
Odanın denize bakan bir camını kırdım, tişörtümü çıkarıp döndürerek sündürdüm ve Lena'ya dönerek;
-Şimdi sen tişörtü tut, ben aşağı doğru kendimi sarkıtacağım bu zaman zarfında zararı en aza indirmek için tişörtü sıkı tut.
-Peki ben?
-Seni aşağıda tutacağım.
Aşağıya baktım, bir kaç enfekte dolanıyordu. Çantamdan baltayı çıkarıp aşağı sarkıttım kendimi. Lena ya bakarak;
-Sakın bırakma!
Geleceğim son noktaya geldim ve kendimi bıraktım. Yere düştüğümde ise Aşağıdaki enfekte insanları baltayla öldürdüm. Lena'ya dönerek;
-Atla
-Çok yüksek.
-Zamanımız yok! Eğer atlamaz isen burada öleceğiz. Kendini sarkıt, aşağıda tutacağım seni.
-Sıkı dur Kant!
Lena kendini bıraktı, bir an sarsıldım ve ikimizde yere düştük. Lena o sırada bana baktı;
-Her şey için teşekkürler.
-...
Ayağı kalktım ve Lena'yı kaldırdım. Lena'ya dönerek;
-çıkar silahını, enfekteleri yarıp arabaya koşacağız.
-Hadi haklayalım şu pislikleri!
Benim elimde balta, Lena'nın elinde tabanca arabaya doğru son bir hamle ile koşuyorduk. Üzerimize atlayan enfekteleri, balta ile sağa sola savuruyordum. Lena ise bir eliyle silahı bir eliyle elimi tutuyordu. Neredeyse arabaya ulaşmıştık, son enfekteleri de yere serip arabaya atladık. enfekteler arabaya saldırıyordu, kontağı çevirdim ve arabayı son gaz ana yola sürdüm...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anti Dünya
ActionDünya, her geçen gün boğuluyor ve kendine zarar veren insanlığı son bir hareketle yok etmeye çalışıyordu... Ben Kant ise bu olanları canlı canlı izliyor ve kendimi korumaya çalışıyordum. 2020'de çıkan bu salgın sadece beni etkilememiş bir çok insanı...
