Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
|Oyunun kuralları.
Fazlasıyla şaşkın hissediyordu.. Kelimeler ağzında birer düğüm hâline geliyor, asla hedef noktaya ulaşamıyordu. Gerçekten Taehyung kendisini anlamış mıydı? Aniden fikrini değiştirmesi bundan dolayı mıydı? Onunla ilk kez böylesine içten konuşmamıştı, fakat bu konuşmada kendisini anlamıştı, ne demek istediğimi anlamıştı. Bu öylesine garip hissettiriyordu ki... Taehyung'un onu zorla o aileye göndereceği düşüncesi hissettiklerini ona şeffaf bir şekilde anlatmasını sağlamıştı.
Henüz saatler önesinde üzerine yürüyüp ona hakaretler yağdıran Hajoon'un artık hayatta olmayışını kabullenmek fazlasıyla zordu. Sanki bir yerden çıkıp gelecek ve ona tüm bu olanların hesabını soracak gibi hissediyordu, fakat Taehyung gözlerinin önünde başını bedeninden ayırdığında bir an dahi unutmadığı o cansız ifade biraz olsun korkusunu kontrol altına alıyordu.
Tüm yaşananlardan sonra Jeongguk, tek bir şeyi öğrenmişti. Taehyung her şeyi yapabilirdi.
Birini öldürebilir, onu sessizce ortadan kaldırıp hiçbir şey yokmuşcasına hayatına devam edebilirdi. Yalnızca kağıt kesiklerinin olduğu o eller kaç ruhu bedeninden ayırmıştı?
Kafası hayli karışıktı, karısının ölümüne neden olan Kyung denen adamın Damson ile ne bağlantısı vardı? Hajoon'un ölmeden dakikalar önce söylediği sözler öylesine kazınmıştı ki zihnine, asla unutamıyordu.
Bu eve ilk kez geldiğinde Taehyung'un kendisini öldürmek istemesi... Onu Kyung'un adamı sanmıştı.
"O mu gönderdi seni? Hepiniz onun oyuncağı oldunuz öyle değil mi?"
Deltanın söylediklerine karşı anlamsız ifadelerle yüzüne baktığında ani bir şekilde boynuna sarılan ele karşı ne yapacağını şaşırmıştı.
"Seung Wan... O sana acımıştı. Eşimi ve oğlumu öldüren birinin nasıl köpeği olabilirsin? Söyle!"
Eksik parçalar birer birer yerine otururken bundan sonra ne yapacağını düşünüyordu. Tüm bu acemi planlara ailesini görebilmek için girmişti fakat Taehyung ile ulaştıkları bu noktadan sonra onları görmek fazlasıyla imkânsız gibi gelmeye başlamıştı gözüne, ancak yine de kendisini sonuna sürüklerken ona düşüncelerini tüm samimiyetiyle anlatmıştı ve o garip bir şekilde Jeongguk'u dinlemiş, kararından vazgeçmişti. Kendisinin onu bilinçsiz bir şekilde ölüme sürüklemesine karşın ona sergilediği tavır içindeki kin ve öfkeyi dumura uğratmıştı. Günün sonunda bildiği tek bir şey vardı ki girdiği bu mücadelede tek başınaydı. Taehyung evliliğini bir güç olarak kullanırken aslında onu ilk kez anlıyordu.
Taehyung'un gücünden faydalanmıştı, ne sanıyordu ki? Ondan beslendiği güçle karşısında yer alabileceğini mi?
O gece evdeki tüm kapıların kilitleri açıldı, çünkü Taehyung artık ondan gidemeyeceğimi biliyordu.
