25

6.7K 669 996
                                    

iyi geceler, umarım hâlâ uyanıklar  vardır🌸

İyi okumalar 💖

|Beklenilen taç

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

|Beklenilen taç.

Karşısındaki beden parmağıyla ıslanmış yanağını silerken bedeni gibi tıpkı dili de tutulmuş yere bakarken ellerini güç almak istercesine kapıya yaslamışken ardına dahi bakmadan koşarak buradan uzaklaşmak istiyordu. Karşısında kırklarındaki kadın nereden çıktığını bilmediği bir şekilde Sejong'un bedenini benimseyerek yanına ulaşmıştı. Kendisinden birkaç santim kısa ve ince bir kadındı. Sıradan birine benziyordu fakat Sejong'un çığlığı ve korkusu kendisini öylesine korkutmuştu ki.

“Hâlâ korkuyor musunuz benden? Oysaki kendi bedenimde bile değilim. Üstelik kırılmaya başlıyorum. Bu arada ben Hera.”

Kalın ve otoriter tınısı karşısında ne yapacağını bilemezken buranın lideri olsa dahi nihayetinde on dokuz yaşında bir çocuktu ve kapı kulpunu tuttuğu gibi açarak koşmaya başlamıştı.

“İşimiz çok zor çok!”

Kapının önünde bekleyen bedenle şaşkınca duvara yaslanırken kadın kendisine bakarak  bilgiç bir tebessüm sunmuştu.

“Bakın efendi Jeon, eğer daha fazla ağlamaya ve korkmaya devam ederseniz kendimi dünyanın en korkunç canavarı gibi hissedeceğim. Sakinleş-”

Aniden sesini yükseltmesiyle meşaledeki ateşler harlanmaya başlamış ve sıçrayarak kızıl saçlı kadının yüzünü yok etmek isterken ani refleksi sayesinde elleri arasında tutularak bir duman hâline gelmesini sağlamıştı. Jeongguk ise bunun farkına varamayacak kadar şaşkın ve korkmuş hissediyordu.

“Ben öyle söylemek istemedim, ayrıca tabloları da ben düşürmedim! Sejong nerede?”

“Sejong'un bazı hataları var Efendi Jeon size dokunmak, ağzınızı zorla kapatmak ve sizi korkutmak gibi. Sanırım sonuncusunu ben de yaptım fakat bu benim isteğim dışındaydı.”

Kadın bakımlı tırnaklarını kontrol ederken karşısındaki çocuğu sıradanlığıyla biraz olsun rahatlatmak istiyordu.

“Ne yani bunun için yardımcımın bedenine mi girdin?”

“Lordun isteği ki onun istekleri bir emirdir. Sejong sizin için yeterli biri değildi ve size yardım etmem için gönderildim. Bir süre bedeninde hapsolamak zorunda, lord cezasını bu şekilde belirledi ve bize de emirlerine uymak düşer.”

“Sejong lordunuzun şefkatli olduğunu söylemişti. Bu bir yalan mı?”

Nefeslerini toparlayarak hızla gözyaşlarını silip karşısında temkinli bir şekilde durduğunda adamın kendisini inceler gibi bakması oldukça rahatsız etmiş ve yerinde hafifçe kıpırdanmıştı.

“Öncelikle lordumuz demek istediniz sanırım, kendisi yalnızca liderlerine karşı şefkatlidir. Onun hakkında ileri geriye konuşamaz, alay edemeyiz. Şehrimizin en katı kuralı budur. Zira lord her şeyi görür, duyar ve işitir.”

wanderlust 'tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin