3.Bölüm- Malfoy Malikanesi ve Anılar -

1K 75 120
                                    

Genç cadı derin bir nefes aldıktan sonra elini yumruk yapıp önündeki yüksek ve siyah kapıyı bir kaç kez yumrukladı. Bir ev cininin açmasını beklediği kapıyı evin oğlu açınca şaşırmıştı doğrusu. Scorpius ise saatlerdir sabırsızca beklediği misafirini görünce kocaman gülümsemişti. "Hoş geldiniz Bayan Granger." dediğinde Hermione'de ona gülümseyip "Hoş buldum Scorpius." diyerek çocuğun açtığı kapıdan içeriye girmişti. Geniş holde ceketini çıkartıp askıya astığında buranın pekte hatırladığı gibi olmadığını fark etmişti. Etraf daha ferah ve aydınlıktı. Scorpius etrafı dikkatle izleyen cadıya biraz zaman verdikten sonra eliyle soldaki kapıyı gösterdi. "Salon bu tarafta." dediğinde Hermione ona dönmüştü. Kadın "Biliyorum." derken merdivenden inen adam da aynı anda "Biliyor." demişti. 

Hermione merdivenlerden inen adama döndüğünde onu baştan aşağıya süzmüştü. Siyah bir takım ve içine beyaz bir gömlek giymişti. Üzerinde her zamanki cüppesi olmadığından biraz mugglevari duruyordu ama bunu tabii ki ona söylemedi. Draco'da aynı şekilde onu baştan aşağıya inceliyordu. Giydiği siyah elbisesi dizlerinin hemen üzerinde bitiyordu ve vücudunu tamamen sarmıştı. Dolgun dudaklarına sürdüğü kırmızı ruju ise fazla çarpıcı ve cesurcaydı. Bir Gryffindor olduğunu her fırsatta vurgulayan kızı daha fazla izlemeden onlara merakla bakan oğluna döndü. "Konuğun için her şey hazır mı Scorpius?" diye sorduğunda çocuk babasını başıyla onaylarken Hermione onun cümlesindeki bir kelimeye takılmıştı. 'Konuğun.' Genç kadın en azından bulanık demediği için şimdilik sorun olmadığını düşündü ve salona geçen çocuğu takip etmeye başladı. Anılar onu o an vurmuştu işte. 

Tahta zemini tırmalayan tırnaklarının çıkardığı ses.

Vücudunu saran keskin acı.

Koluna kazınan harfler.

Başının üzerinde kahkaha atan bir psikopat.

Eli istemsizce koluna gittiğinde O bile ne yaptığını fark etmezken Draco fark etmişti. Dikkatle genç kadını ve tepkilerini izliyordu. Neden buraya geldiğini anlamaya çalışıyordu adam. Neden kötü anılar ve acılarla dolu bu eve gelmeyi kabul etmişti? Hiç bir fikri yoktu. O bunları düşünürken Hermione çoktan masaya geçmiş, Scorpius'un onun için çektiği sandalyeye oturmuştu. Artık o uzun masa yoktu. Oturdukları eskisine göre daha kısa ve kahverengiydi. Hermione karşısına oturan çocuğa "Teşekkürler." dediğinde çocuk sadece gülümsemişti. Babası da masaya geçtiğinde salona bu sefer üç tane ev cini girmişti. Hermione cılız kollarıyla onlara servis yapan canlılara üzülerek bakarken hiç beklemediği bir şey olmuştu. 

Draco tabağını önüne bırakan cine "Teşekkürler Valm." demişti. Cin ise sadece gülümseyip sonra da salondan çıkmıştı. Draco genç kadının şaşkın bakışlarını fark ettiğinde gözlerini devirdi. "Bana öyle bakma Granger." dediğinde cadı istemsizce güldü. "Şu halini kim görse benim gibi bakar Malfoy. Sen az önce bir ev cinine teşekkür ettin. Vay canına. Birde özgür bıraksan tam olur." dediğinde Draco onu iyice şaşırtarak "Zaten özgürler." demişti. Kadının tepkisi ise sadece "Yüce Merlin!" demek olmuştu. Scorpius ise şaşkınca konuğuna bakıyordu. "Niye bu kadar şaşırdınız Bayan Granger? Buradaki bütün cinler özgür. Ayrıca teşekkür etmek oldukça kibar bir davranıştır ve babam da görebileceğiniz en kibar insandır." dediğinde Hermione gülmek istiyordu. Hatta kahkahalarla kendini yere atabilirdi. Ama tabi ki yapmadı. Çocuğun babasına olan görüşlerini bozmak istemiyordu. 

"Üzgünüm tatlım ben sadece şaşırdım. Baban eskiden böyle kibar bir insan değildi ve ev cinlerini de pek sevmezdi." dediğinde Scorpius şimdi de babasına bakıyordu. "Bunu bilmiyordum baba." dediğinde Draco oğluna dönmüştü. "Bayan Granger'ın anlattığı okul zamanımızda olan şeyler Scorp. Okul bitip annenle evlendiğimde her şey değişti. O beni daha iyi bir insan yaptı." deyip gülümsediğinde Hermione onu izliyordu. Malfoy cidden bu kadar değişmiş miydi? Bunları ölen karısı mı sağlamıştı? O bunları düşünürken Draco'nun "Hadi başlayalım." diyen sesi bu düşüncelerini bölmüştü. Herkes çorbasını içerken Scorpius dünden beri aklına doluşan soruları sormak için hızla çorbasını bitirip kaşığını kenara bırakmıştı. 

Dramione & Savaştan SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin