13.Bölüm (Amerry)

425 21 3
                                    

Yarın bir 'gelecekten' bir de 'normal' bir bölüm yayınlamayacağım.Yani hazırlıklı olun!! :D 

10.12.2013

Sabah evin zil sesiyle rüyamın en güzel yerinde uyandım.Parmaklarımı anlamsızca oynatıp telefonun kilit düğmesine bastım ve saate baktım.Daha saat 7'ydi.Umarım evime gelen kişinin iyi bir mazereti vardır yoksa gerçekten kapıda olay çıkaracaktım.Kapının zili birkez daha çaldı ve beni düşüncelerimden sıyırdı.

Hızlıca yataktan kalkıp pantuflarımı giydim.Merdivenlerden ikişer ikişer çıktım ve kapıya koştum.Aynadan yansımama bakıp kendime bir çeki düzen verdim.Daha sonra kapıyı açtım ve karşımdaki kişiye gözlerimi kırpmadan bakmaya başladım.Bu size hiç bahsetmediğim biriydi.Beni en güzel rüyamdan uyandıran kişi ablamdı.Evet,size bahsetmediğim bir ablam var.

''Beni içeri almayacaksan gidebilirim,America.''yerde duran valizini eline aldı ve gülümsedi.

''Ş-şey,üzgünüm.''şaşkınlığımı üzerimden atmaya çalışıp kapının önünden çekildim.''Hoşgeldin.''

Gülümsedim ve kollarımı onun etrafına sardım.Aslına bakarsanız onu özlemiştim.Hem de fazlasıyla.O Manchester'da yalnız yaşıyor ve gayet eğlenceli bir hayatı var.En azından benim bakış açımdan eğlenceli.Bir yayın evinde insanların gönderdiği kağıtları inceliyor ve üzerlerinde düzeltmeler yapıyor.Yazı yazmayı seviyor ve şimdi hayallerini yaşıyor diyebilirim.

''Seni özlemişim.''ona daha sıkı sarıldım ve kokusunu içime çektim.Eğer bir ablanız varsa onunla iyi geçinmenizi tavsiye ederim.Biz küçükken sürekli kavga ediyorduk ama şuan aramızdaki mesafeler birbirmizi özlemeye yetiyor.Bunun nedeni benim Londra'da okumam.Ama sanırım eğitimim bitince tekrar Manchester'ı gideceğim.

''Bende seni küçük kardeşim.''dediğinde gözlerimi devirdim ve ondan ayrıldım.

''Daha ilk dakikalarımızda kavga çıkartma lütfen.''diye mızmızlandım ve salona ilerlemeye başladım.

''Evet,direk olarak yolunu buraya düşüren şeyi öğrenelim.''kendimi kanepeye attım ve merakla ona baktım.

''Kız kardeşimi görmeye gelemez miyim?''

''Eğer ablamı tanıyorsam,''düşünüyormuş gibi yaptım.''hayır.''

''Dalga geçme,America.''

''Peki,peki.''

''İşten izin aldım ve birkaç günlüğüne seni ziyaret etmeye geldim.''dirseğini koltuğun başlığına koydu ve ciddiyetle bana baktı.

''Buna sevindim.En azından beni merak ediyorsun.''

''Yapma lütfen!''dediğinde koltukta bağdaş kurdum.''Sadece biraz fazla yoğunum.''

''Tamam,anladım.''bu konu hakkında fazla konuşmak istemediğim kanısına vardığımda konuyu değiştimeye karar verdim.''Eee,Manchester nasıl?''

''Bırak Manchester'ı,''o da benim gibi koltukta bağdaş kurdu ve heyecanla bana baktı.''Asıl bombalar sende.''ellerini çırptı ve sırıtmaya başladı.

''Ne gibi mesela?''tek kaşımı kaldırıp ona baktım.Birden yüzü düştü.

''Dalga mı geçiyorsun?Harry diyorum!Aranızda ne var diye soruyorum?!''

''Ah...''bakışlarımı koltuğun minderine indirdim ve düşünmeye başladım.Doğrusunu söylemek gerekirse şuan arkadaş mı,yoksa daha mı fazlası olduğumuzu ben bile bilmiyordum.Dün gece lanet telefon yüzünden öpüşememiştik ve bu canımı fazlasıyla sıkmıştı.

Beyond Your Dreams  (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin