Duvara yaslanmış bir şekilde ablamı bekliyordum ve önümde asılı olan saate bakıyordum.Zaman su gibi akıp geçerken ablam hala ortalarda yoktu.
''Umarım dolabın içine düşmemişsindir,Ashley!''diye bağırdım ve ayağımla ritim tutmaya başladım.
''Geldim.''merdivenden ayakkabısını giymeye çalışarak indi.Gülmemek için kendimi zar zor tutarken önüme düşen birkaç tutam saçı kulağımın arkasına sıkıştırdım.
''Çabuk olmazsak geç kalacağız.''hala ayakkabılarını giymesini bekliyordum.Bir insan daha ne kadar yavaş hareket edebilirdi ki?
''Elimi ayağımı birbirine doluyorsun.Sakin ol ve negatif enerjini kendine sakla,America.''
''Peki,abla.''sonunda işini bitirip ayağa kalkıp yüzünü ekşitti.
''Peki,abla.''sesimi taklit edip kapıya yöneldi ve bende peşinden gittim.Birlikte evden çıktık ve kaldırımda ilerlemeye başladık.Kısa süre içinde kulübe ulaştığımızda içeri girdik.Nerede oldukları zaten belliydi bu nedenle arama konusunda çokta problem yaşamadık.V.I.P tarafına girdiğimizde içerde sadece bizimkiler ve birkaç kişi vardı.Burası sanki başka bir dünya gibiydi.
''Hoşgeldiniz!''diye cıvıldadı Niall.Hepsine el salladım ve gülümsedim.
''Tanıştırayım,bu ablam Ashley.''ablamı işaret ettim ve hepsine teker teker baktım.Hepsi ona gülümsedi ve selam verdi.
''Aramıza hoşgeldin.''dedi Liam gülümseyerek.Hepimiz koltuklara oturduk ve sohbet etmeye başladık.Yanımda oturan Niall'ı dürttüm.
''Harry nerde?''
''Kendall aradı ve gitmek zorunda kaldı.''diye fısıldadığında boğazım düğümlendi.Neden bu kadar saftım?Harry neden böyle davranıyor?Daha doğrusu hem beni çağrıyor,hem de neden gelmiyor?Ah,üzgünüm unutmuşum.Onun biricik Kendall'ı var.
"Hadi gidip bir şeyler içelim."Niall ve Zayn oturdukları yerden kalkıp bara ilerlerken Niall arkasını döndü."Gelmiyor musun?"
"Bugün içmek istemiyorum."gülümsedim ve kafamı salladım.
"O zaman gelip bizimle otur?"
"Tamam,pekala."beraber bara ilerledik ve taburelere oturduk.Onlar sipariş verirken bende giriş kapısına bakıyordum.Belki Harry gelir diye.Ne kadar umutsuz vakayım.
"Biliyor musun,America?"yanımda oturan Zayn'e döndüm."Sen Kendall'dan daha iyisin ama Harry bunun farkında değil-."
"Çünkü Kendall onun gözünü boyuyor ve tüm ilgiyi üzerine çekiyor."diye tamamladı Niall,Zayn'in cümlesini.
"O tam bir kör.O yüzden üzülme.Zaten biz senin onu sevdiğini biliyoruz."Zayn göz kırpıp sırıttı.
"Ah,Tanrım!"diye homurdanıp başımı önümdeki tezgaha koydum."Çocuklar teşekkür ederim ama Harry mutlu ve sanırım benimde mutlu olmam lazım."
"Ama değilsin ve olamazsın,America."diye mırıldandı Niall birasından bir yudum alırken.Kafamı kaldırıp mavilerine baktım.
"Üzgünüm Niall ama bazı şeyler olacağına varır."
"Yinede bence sen daha iyisin ve Harry kalın kafalının teki.Zaten onu sadece bu konuda suçlayabilirim."dedi Niall.Derin bir nefes alıp dirseğimi masaya koydum ve çenemi avucumun içine aldım.Gözüm Zayn'in elindeki telefona takıldı.
"Ne yapıyorsun?"diye sorduğumda gülümsedi ve biraz daha hızlı bir şeyler yazmaaya başladı.
@ZaynMalik Lütfen kendini üzme,Am ;) @AmericaClauder
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyond Your Dreams (Türkçe)
Fanfic【1.Kitap】 America Grace sıradan, normal bir hayatı olan ve üniversiteye giden bir kızdı. Ta ki, gittiği kulüpte Harry ile şarkı söyleyene kadar. O geceden sonra hayatının eskisi gibi olmayacağını biliyordu. Fakat her şeyi akışına bıraktı ve hayran o...