Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bölüm 1: yetersizim
-
"bugün farklı bir şeyler deneyebiliriz." jiseok'un kucağına oturmuştum. kollarımı boynuna dolayıp ensesindeki tutamlarla oynarken kalçamı hafif hareket ettirip benden etkilenmesini sağlamaya çalışıyordum. çok beklemeden ıslattığım dudaklarımı eşimin dudaklarıyla buluşturduğumda henüz yeni başlayan öpücüğümüzü sesli bir şekilde bitirmişti. "chaeyoung, atmam gereken bir mail var."
masanın üstündeki dizüstü bilgisayarını almak için beni hafifçe yana ittirmişti. koltukta bağdaş kurmuş tamamen ona dönmüştüm. vakit kaybetmeden laptop'u açmış ve parmaklarını klavyede dolaştırmaya başlamıştı. "ne zaman biter?" diye sorduğumda ekrana bakmaya devam ederken "uzun sürer." diye cevaplamıştı.
büyük bir nefes vererek arkama yaslanmıştım. işte böyleydi, evlendiğimiz günden beri sadece bir kez sevişmiştik. ben sırt üstü uzanmıştım ve o da işini halletmişti. o zamanlar için pek olmasa da yeterli gelmişti ama artık daha fazlasını istiyordum. başka pozisyonlar denemek ve daha fazla zevk almak istiyordum. lâkin ben daha fazlasını istedikçe o benden kaçıyor gibiydi.
jiseok'la beş aydır süren bir evliliğimiz vardı. büyük bir tekstil firmasının sahibiydi ve ben de tasarlayıp piyasaya sürecekleri kıyafetlerin dergisi için seçilen mankendim. işte böyle tanışmıştık. yaklaşık üç yıldır mankenlik yapıyordum ve geçen yaz jiseok'un şirketinden teklif almıştım. ilk görüşmemizi yapmak için şirkete gittiğimde ise birbirmize aşık olmuştuk.
sevgili olduğumuz süre boyunca her şey harikaydı. birbirimizi seviyor ve değer veriyorduk. ne zaman ki evlendik, her şey bir anda değişiverdi. ilk başlarda hatayı gerçekten kendimde aramış ve kendimi suçlamıştım. sevmemiş olabileceği davranışlarımı düzelttikçe hiçbir şeyin değişmediğini görmüş ve hatanın bende olmadığını da anlamıştım.
"ben biraz uyuyacağım." diyip ayağa kalktığımda sadece kafa sallamıştı. kalbimde yeniden beliren sızıyla yatak odasına gitmiştim. kapıyı kapatarak kilitledim. bir duvar boyu uzanan giysi dolabının aynasından kendimi gördüğümde daha önce hiç hissetmediğim kadar çirkin hissetmiştim. gençliğimde kendimi sevmek için çok uğraşmış ve liseden mezun olduğum dönemde de bir nebze olsun başarıp ajanslara başvurarak manken olmak istemiştim.
lakin tekrar aynı şeyleri yaşamaya başlıyordum. hâlâ aynaya bakarken tişörtümü çıkardığımda südyenimin içini zor dolduran göğüslerim yüzünden gözlerim dolmuştu. belki de yeterli değildim ve bu yüzden aylardır bana dokunmuyordu.
şortumu da çıkarıp iç çamaşırlarımla kaldığımda yanaklarıma akan yaşları umursamadan yatağın içine girmiştim. soğuk bedenim yavaş yavaş alev alırken tek düşünebildiğim neyi yanlış yaptığımdı. ilk günden beri bir kez olsun bakımsız görmemişti beni. her zaman kendime, makyajıma ve kiloma dikkat ederdim. tanrı aşkına, ben bir mankendim. hâlâ jiseok'u tatmin edememiş olmanın verdiği acı göğüs kafesimi sıkıştırırken derin derin nefes alarak gözlerimi kapattım...
- merhabalaar ilk kez bu tür bir şey yazıyorum tamamen düz yazı olan ilk fikim olacak umarım seversiniz yorumlarınızı benden esirgemezseniz çok sevinirim kocaman öpücükler 💕
