5:belki sonra bana geçeriz

10.5K 720 639
                                    


bebişler, bu fic beklediğim derecede ilgi görüyor lakin YORUM sayısı hâlâ çok az😭
lütfen bol bol YORUM yapın ve yeni bölümler yazmam için motive edin beni💞her birine cevap vermeye çalışacağım. bütün YORUMlarınız çok önemli benim için... 💖

-

bölüm 5:belki sonra bana geçeriz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bölüm 5:belki sonra bana geçeriz

-

bekar bir kadın olarak yaşamaya başlayalı bir hafta oluyordu ama kendimi ne denli aştığımı ve sanki hapisten çıkmış gibi delicesine eğlendiğimi şu an, yeni evimde verdiğim partiden anlayabilirdiniz. ilk başlarda sadece yakın arkadaşlarımla birlikte olmayı planladığım parti, zaman ilerledikçe kalabalıklaşıyordu -evime doluşan insanların çoğunu tanıyordum- yine de elimdeki karton bardakla oradan oraya koşturuyor, eğlenmeye çalışıyordum.

hayat güzeldi. genç ve güzel biriyseniz çok daha güzel...

lise yıllarımda -henüz kendi güzelliğimi bile keşfedememişken- sürekli böyle partilere katılmak ve bir sürü arkadaş edinmek isterdim. lakin bu hiç mümkün olmadı çünkü sürekli odasında britney spears dinleyen ama asla onun gibi olmayı başaramayacağını düşünen bir kız çocuğuydum.

bir de şimdiki bana bakın! devasa evimde, belki de aylar boyu konuşulacak bir parti veriyordum ve bütün parti boyunca çalan tek şey britney'nin şarkılarıydı.

"şu köşedeki sana bakıp duruyor." heejin kolumu dürtüp, mutfağın girişindeki adamı gözleriyle işaret ettiğinde o tarafa dönmüştüm.

"iyiymiş ama jiseok'dan sonra daha fazla erkek görmek istediğimi sanmıyorum." uzun sarı saçlarımı tek omzumda birleştirmiş ve terlediğimden dolayı boşta kalan elimi sallayarak biraz olsun serinlemeye çalışmıştım.

"hadi ama chae! sonsuza kadar yalnız kalamazsın." heejin hâlâ benimle konuşmaya çalışıyordu ve içerisi bu kadar sıcakken aklımdan geçen tek şey kendimi arka bahçemdeki havuza atmaktı. "haklısın, ama biraz zamana ihtiyacım var."

söylediklerimi kısaca başını sallayarak onaylamış ve "başını belaya sokma." diyerek ileride ona el sallayan ryujin'in yanına ilerlemişti.

sonunda yalnız kalabildiğimde, mutfaktan daha fazla buz alarak içeceğime koymuş ve bahçeye çıkmıştım. hava güzeldi, yavaş yavaş yaz geliyordu ve arka bahçem hafif yaz esintisiyle karşılamıştı beni.

hava çoktan karardığı için bahçeyi sadece havuzun ışıkları aydınlatıyordu. bu sayede masmavi gözüken bahçem de partiye ayak uydurmuş gibiydi.

better than your husbandHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin