Ateş'i kendimden uzaklaştırdım. ''Adam geçiyordu. Ondan şey ettim. Pardon.'' dedim. ''Önemli değil de , o adam hep mi geçse buradan.'' dedi gülerek. Omzuna vurdum. Ve kolunun altına girip yürümeye başladık.Yemekhane geldiğimizde bir masaya oturduk. Fakat ben bir şey yemek istemiyordum. Ateş de fazla yememişti. Artık zamanı gelmişti. Adamın yanına çıkacaktım. Ateş'i öpüp adamın odasına ilerledim. Kapısını çaldım ve açtığında '' İyi akşamlar David.'' dedim, '' Gelsene içeri.'' dedi gülümseyerek. İçeri geçtiğimde bir anda başıma silah doğrulttu. ''Salak mı zannettin sen beni ha?'' , ''Ne diyorsun David? Neler oluyor?'' dedim. Beni yere itti ve ''Polis olduğunu anlamayacağımı mı sandın sen !?'' dedi tokat attı. Tokadın etkisiyle başım öbür tarafa döndü, kafamı yere sürttüm. Muhtemelen iz oluşacaktı.''Şimdi o kocanı arıyorsun bara gelmesini söylüyorsun. Eğer ki dediklerimi yapma. Tek bir kurşuna bakar. Onu öldürürüm!'' dedi. Kafamda sözü yankılanıyordu. Onu öldürürdü. Hayır hayır yapamazdı değil mi? Ellerini titrerken Ateş'i aradı. Ellerimin titremesi adamdan korktuğundan değildi. Ateş'di. '' Bara gel. Adam oraya gitmek istediğini söyledi.'' dedim ve kapattım. Kolumdan tutup kaldırdı. ''Uslu bir kız ol.'' dedi. Ve bara gitmek için çıktık. Bara vardığımızda Ateş tam karşımızda oturuyordu. Bana döndüğü an adam kafamı çevirip dudaklarıma yapıştı. Karnıma silahı dayadı. Ve kulağıma fısıldadı. '' Kötü şeyler olmasını istemeyiz değil mi? Karşılık ver o zaman.'' dedi ve tekrardan dudağıma yapıştı. Midem bulanıyordu artık. Dayanamadım ve geri ittim. Yüzünde memnun bir gülüş vardı. Yarım saat sonra kalktık ve odasının önünde durduk. '' Ateş eğer bir şey öğrenirse.'', '' Tamam, tamam yeter. Gidebilir miyim artık?'' dedim. Odaya ilerledim. Kartla açtım kapıyı. Midem bulanıyordu. Işıklar kapalıydı. Çantamı bıraktım. Ağlamaya başladım '' Hayır, hayır Bade kötü bir şey olmayacak ona. O kendini koruyabilir.'' diye kendi kendime söylendim. Birden Ateş karşımda belirdi. '' Ben yarın gidiyorum. Sende ne yaparsan yap artık. Kendime ayrı oda tuttum. Eşyalarımı almaya geldim.'' dedi valize yöneldi. Gidip beline sarıldım. Ama beni itti. '' Ya hala nasıl bana sarılabiliyorsun Bade? Hayır anlamadığım nasıl bu kadar yüzsüz olabiliyorsun? Gitsene o adamın yanına niye hala buradasın. Yeterince tatmin etmedi mi seni yo-" attığım tokat sözünü kesmişti." Hepsi senin içindi aptal. Ben sırf sana bir şey olmasın diye o adamı öpmek zorunda kaldım. Peki sen nasıl istersen. Hatta dur gitme ben gideyim sen rahatsız olma. " dedim ve çıktım dışarı. Otelinde dışına çıkacaktım. Sadece biraz dolaşmak istiyordum. "Efendim. Dışarı mı çıkacaksınız?" dedi görevli güvenlik. "Evet kardeşim. 1-2 saate dönerim.", "Tamam efendim. Buyurun." dedi ve kapıyı açtı. Ne tarafa gideceğimi bilmiyordum. Sağa döndüm.Denize doğru yürüdüm. Kumlara oturdum., Savaş'ınkini aradım. " Melek.", "Bade ağlıyor musun sen? Ne oldu? Kızım söylesene!" diye bağırdı. " Ben yapamam. Yoksa o ölecek. Yapamam." dedim daha çok ağladım. "Kim ölecek Bade anlat şunu!" diye gürledi Melek."Üzgünüm ben, ben yapamam Melek. Ölmesini istemiyorum. Tek bir hatamda ölecek Melek." dedim...
Ateş'den...
Odadan çıktıktan sonra bende peşinden gittim. Bu saatte tek olamazdı. Hele ki o it başındayken. Otelden dışarı çıktı. Peşinden gittim. Kumsala gidip oturdu. Çok yaklaşmadım ama biriyle konuşuyordu. "Ben yapamam. Yoksa o ölecek. Yapamam." dedi. Daha çok ağlamaya başladı. "Üzgünüm ben, ben yapamam Melek. Ölmesini istemiyorum! Daha yeni yeni aramız olurken ben onun ölmesini göze alamam. Tek bir hatamda ölecek Melek. " dedi ve telefonu kapattı. Yanına gittim. Kendime çevirdim." Benden ne gizliyorsun Bade!" dedim, "Git buradan Ateş. Git buradan!", "Anlat bana ne olduğunu. Ben neden öleceğim Bade. ANLAT ARTIK ŞUNU!" diye bağırdım. Artık çok sinirlenmiştim. Kafasını denize çevirdi "Eğer ona karşılık vermeseydim, seni öldürecekti. Belime silah dayamıştı-", "Ya neden söylemiyorsun o zaman NEDEN!?", " ÇOK MU MERAK EDİYORSUN! Bizim polis olduğumuzu öğrenmiş." dedi ve yüzüme bakmadan ilerledi. Arkasından koşup kendime çevirdim sarılmak istedim ama o izin vermedi. " Yapma Ateş. Bak güvenmediğin veya zaten bu işlerle uğraşan biri olarak gördüğün birine bu denli yaklaşma." dedi. Ağlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKBÖRÜ |TAMAMLANDI|
Novela JuvenilBir kız düşünün. Annesinin biricik kızı, babasının prensesi... Bu kız düşmana korku, dosta güven veren isimsiz kahramanlardan. Bazı olaylar ailesiyle arasını bozuyor olsada bu genç asla pes etmedi... Daha Polis Özel Harekat'taki ilk senesiydi. Ama...