2 gün sonra(Kına gecesi)..."Melek. Melek. Uyansana kızım. Senin gitmeye niyetin yok herhalde. Kalksana kızım!" diye bağırdım sonunda uyanmak bilmeyen Melek'e. Ani hareketle ayağa kalktı. Çığlık attı. Geriye doğru sendelendim. " Hasta mısın kızım sen? Akıllısı bizi bulmaz delisi götümüzden ayrılmaz anasını satayım ya. " dedim ve odadan çıktım. Kahvaltıyı hazırladım. Çayı bardaklara doldurdum kapı çaldı. Savaş'ın Melek geliyordu." Hoşgeldin canım." dedim sarılarak. "Hoşbuldum. Hani adaşım nerede benim?" dedi. "Allah bilir o deli ne yapıyor? Gel biz seninle kahvaltı masasına geçelim, o da gelir diye düşünüyorum." dedim gülerek, kafasını salladı önden ilerledim. Melek de geldi yanımıza. "Hoşgeldin." dedi sarılarak. "Hoşbuldum güzelim. Şapşal gibi olmuş şuna bak." dedi gülerek. Melek de güldü ve oturdu. Kahvaltımızı yaptıktan sonra eşyalarımızı hazırladık. Üstümüzü değiştirip arabama geçtik. Yolda giderken şarkı açtım. Son sese verdim. Bizimkiler çıldırmış gibiydi. Kuaföre vardığımızda ilk önce Melek'i aldılar. Sonrada Savaş'ınkini. Bende dışarı çıkıp sigaramı yaktım. Telefonumu alıp Ateş' i aradım. "Efendim canım.", "Ne yapıyorsunuz?", "Berberden çıktık. Şimdi sizin salona gidip herşey hazır mı diye bakacağız. Sonrada dolaşacağız öyle", " Anladım.", "Siz ne yaptınız güzelim?", " Kızların saçı yapılıyor. Sıramı bekliyorum."," Eminim en güzel kızımız sen olacaksın. Tabi Melek ayrı. O gelin." dedi gülerek. "Siz sonra geliceksiniz değil mi?", " Yani sanırım. Kınada kimler olacak Bade?", "Melek arkadaşlarını çağırdı. Liseden, akademiden. Birde Savaş'ın Melek' i var. Biz nedimeyiz zaten. Yaklaşık 25-30 kişi olacağız.", "Anladım canım. Tamam hadi görüşürüz orada.", "Görüşürüz." dedim ve kapattım. "Bade'cim gel sıra sende." dedi kuaförde çalışan adam. "Geldim abi.". İçeri girdim. "Elbiseni giy her şeyini tamamla öyle yapalım saçınla makyajını." kafamı salladım ve kabine girdim.(elbise multide) Çıktığımda kapının önünde Melek vardı. "Bade. Savaş'ın babaannesi de gelmek istedi. Bir şey diyemedim.","Olur mu canım öyle şey?Tabiki gelsin." dedim. Ve koltuğa oturdum. Dağınık topuz istediğimi söyledim. Saçım yapıldıktan sonra makyaja geçtiler. "Ne çok abartılı olsun ne de sönük." dedim gülümseyerek. "Ay dur kız o bende. Bana bırak sen." dedi makyöz çocuk. Güldüm. Makyajım da bittiğinde Ateş'i aradım. Oraya geçeceğimize dair haber verdim. Kazım müdürün eşinin ve kızın da geleceğini söyledi. Mekan kır düğünün yapıldığı yerdeydi. Saat daha erken olduğu için sola çekip manzaraya karşı durmuştuk. Arabadan içicek alıp Savaş' ınkine verdim. "Hani bana?" dedi Melek. "Sana yok kızım. Başımıza iş açma." dedim. Ofladı. Arabaya girip şarkı açtım. Biraz sesini yükseltti.' Hele Hele Minnoş' çalıyordu. Güldüm biraz daha açtım sesini. "Ne talihsiz başım var, Asker oğlana düştüm." dediği yerde hep beraber eşlik ettik. Sonra birbirimize bakıp güldük. Korna sesi geldiğinde arkamı döndüm. İçindekini göremiyorum siyah cam olduğu için. Ama hala basıyordu kornaya. Sinirle yanına ilerleyip "Hayırdır kardeşim sorun mu var?" dedim. Camı indirdiğinde bir şok daha geçirdim. Ateş ve bizimkiler vardı. "Aynen güzelim sorun var." dedi gülerek. Sonra arabadan inip onlarda kendi içeceklerin aldılar. Hepsi dalyan gibi olmuşlardı. Maşallah diyelim de nazar değmesin. Tam Demir de içeceği sırada elinden aldım. "Size yok canım. Hadi." dedim ve elimdekini arabanın üstüne koydum.
"Kızlar fıstık gibi olmuşsunuz." dedi Adnan abi. Baran koşa koşa geldi sarıldı. "Heytt be amirime bak. Güzeller güzeli olmuş." dedi. Yanağından öptüm. Yanağı ruj olmuştu"Ama oldu mu şimdi? " dedi yanağını silerek. Bizimkilerde gülüyordu." Ya asıl Melek nasıl güzel olmuş değil mi? " dedim. Bizimkiler onayladılar." Aynen öyle. Birtanem çok güzelsin." dedi Murat abi. Sonra tekrar bir araba durdu yanımızda. Savaş? " Bensiz olmazdı değil mi? " dedi yanımıza gelerek. Murat abi güldü kolunu omzuna attı. Ateş koluma girip biraz ileriye götürdü. " Kızım bu kıyafet ne? "," Ya nesi var Ateş? Olmamış mı yani? " dedim üstüme bakarak . "Olmamış Bade hemde hiç olmamış. Kısacık kızım bu görmüyor musun?"," Orada sizin dışınızda erkek olmayacak Ateş saçmalama." dedim ve arkamı dönüp ilerledim. Kolumdan tutup kendine çekti. Boynuma kafasını gömüp" Çok güzelsin. Hemde herşeyden daha fazla. Herkesten daha güzelsin. Sinirlerimi bozuyor bu durum. " dedi ve boynumdan öptü ." Ee yapacak bir şey yok Ateş efendi. Aldın dipçik gibi kızı. Sonuçlarına katlanacaksın. " dedim yanağından öptüm ve bizimkilerin yanına ilerledim. 1-2 saat daha orada durup mekana geçtik. Bizim erkekler bizi görecek şekilde arka masalardan birine geçmişti. Şöyle bir bakarsak da çağırdığımız herkes gelmişti. Kapıdan giren Kazım müdürün eşi ve kızını görünce yanına ilerledim. "Hoşgeldiniz efendim. Merhaba canım." dedim el sıkışarak. " Bade kızım Nihal abla de lütfen.", kafamı salladım ve "Peki Nihal abla hoşgeldiniz. Ayça'cım bizim yanımıza gelebilirsin tatlım. Çekinme lütfen." dedim. Kafasını salladı. "Nereye geçelim kızım biz?", "Abla benim liseden yakın arkadaşımın babaannesi geldi. İsterseniz onun masasına geçin yada ayrı bir-", "Tamam kızım biz oraya geçeriz ne olacak." dedi ve Nuray teyzenin yanına geçti. "Nuray teyze bizim müdürümüzün eşi Nihal abla ve kızı Ayça." dedim. Onlar konuşurken bende bizim kızların yanına gittim. Selin de buradaydı. Selin bizim akademiden yakın arkadaşımızdı. Fakat tayini başka yere çıktığı için görüşemiyorduk fazla. Yanıma gelip sarıldı." Kardeşim. "," Devrem. " dedim sarıldım. Ayrıldığımızda elimden tutup döndürdü. " Daş gibi olmuşsun kızım. Bak Angara şivem geliyor seni görünce." güldü, güldüm. "Yesinler seni. Bu akşam bizdesiniz." dedim. Tamam anlamında kafasını salladı. Melek'in yanına geçtim. "Kardeşim bir şeye ihtiyacın var mı?" dedim "Yok devrem de, heyecan bastı." dedi ellerini yüzüne doğru sallarken. Nuray teyzenin yanına ilerledim ve masaya oturdum. "Nuray teyze bizimkinin kınasını sen yakacaksın bak. Büyüğümüz bir tek sen varsın. Değil mi Nihal abla?" dedim Nihal abla güldü "Evet, evet." dedi. "Tamam, tamam deli kız." dedi yanağımı okşayarak. Artık kınamız başlamıştı. Oyun havası çalınca Melek yanıma gelip elimden tuttu. Ayağa kaldırdı. Ayça'yı da ben kaldırdım. Gülüp elimle önden buyurun işareti yaptım. Piste geçtiğimizde tüm kızlar oynamaya başlamıştık. Melek ortada oynarken karşısına geçtim ve bağırdım. "Mutluluktan oynuyorum. Gidiyorsun ya." dedim. Herkes gülmeye başladı. Ayaklarım ağrıdığı için aradan çıktım. Peçete alıp göz altlarımı sildim. Sıra kına yakmaya gelmişti. Bizim kızı oturtup başına kırmızı duvağı örttüm. Sonra elime kına tepsisini alıp önden şarkıya uygun olarak oynamaya başladım. Sonra arkamdaki Melek'e verdim tepsiyi sonra oda Selin'e verdi. Ardından Nuray teyzeye tepsiyi verdik. Nuray teyze 'Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kurmasınlar' diyerek dönmeye başladı. Ağlamadan o kına yakılmayacaktı çünkü. 2 tur attıktan sonra duvağını kaldırıp baktım ağlamıyordu. "Kızım ağlasana ya." dedim ayağına basarak. Bu sefer cidden ağlamıştı. Elimi kaldırıp oldu işareti yaptım....______________________
Bizim erkeklerde yanımıza geldiler. Demir'i oturtup Melek'in eline testi verdik. Melek oynamaya başladı bizde kenarda alkışlıyorduk. Ateş elini belime koyarak "Yorulmadın mı sen?" dedi. Omzumu silktim. "Hayır. Sadece ayakkabıdan biraz bileğim ağrıdı ama ondanda bir şey olmaz." dedim. Melek tepsiyi yere atıp kırınca bağırıp alkışlamaya başladık. Sonra dans müziği çaldılar. Ateş önüme geçip " Güzel bayan bu dansı bana lütfeder misiniz?" dedi elini uzatarak. Gülümsedim ve elini tuttum. Dans etmeye başladık. Gözüm Melek ile Savaş'a takıldı. Dans ediyorlardı. "Ne güzel oynuyorsun sen öyle. Düğünümüzde de beklerim bak." dedi Ateş. " O zaman daha fazla oynarım merak etme." dedim gülerek. Kafasını omzuna yasladım. Ve şarkıya eşlik ettik;
"Gel yarim gönlüme, Huzur ver ömrüme, Söylesin tüm şarkılar"..._________________
Şarkı bittiğinde kınamıza bitmişti. Herkesi yolcu ederken En son Nihal abla ile Ayça vardı. Sarıldık. " Nihal abla sorun olmazsa Ayça bu gece bizde kalsın. Kızlarda var hem. Kız kıza takılırız?" dedim. " Bilmem ki kendisi nasıl isterse öyle yapalım. ",
"Tamam anne ben Bade abla ile gideceğim. Görüşürüz." dedi ve annesini öptü. Kolumu omzuna atarak "Çok eğleneceğiz." dedim. Ayça'yı önceden de tanıyordum. Kazım müdürümüz arada getiriyordu yanımıza. Herkes arabasına bindi. Hep birlikte bizim eve geçtik. Kapıyı açıp içeri girdim." Hadi hemen onlar gelmeden üstümüzü değiştirelim.","Bade abla şey ben kıyafet getirmemiştim." dedi Ayça. "Al kuzum niye çekiniyorsun?Bende ablan sayılırım senin." dedim ve pijama takımı verdim. Alıp o da üstünü değiştirmeye başladı. Bende üstümü giyinip hemen saçımı bozup kendim topladım. Makyajımı sildim. Ve elimi yüzümü yıkadım. Kapı çalmıştı. Açtım Murat abi ve Adnan abi hariç buradalardı." Hani diğerleri? " dedim. "Onlar eve geçmek istediler." dedi Baran. İçeri geçtiklerinde kahve yapmaya başladım. Bardaklar koyup tepsiyi içeri götürdüm. Bizimkiler Ayça ile sohbet ediyorlardı. "Ayça ablacım kaçıncı sınıftın sen?" dedim. "10. sınıfım abla.". "Anladım. İlerde ne olmayı düşüyorsun peki?", " EGM veya HKK pilotu." dedi. Gülümseyip sırtını sıvazladım. Gece saat 2 ye geliyordu. " Eee bari sizde burada kalın. Saat geç oldu." dedim. " Başka zamana abla. Kadın pijaması giyinmek istemiyorum şuanlık." dedi Baran. " Hadi kalkalım beyler asıl büyük gün yarın. Dinlesinler kızlarda hem." dedi Ateş. Kapıdan uğurlarken sadece Ateş ile ben kalmıştım. Sarıldım " İyi geceler canım. " dedim. " İyi geceler güzelim. " dedi. Tam ilerlerken durdurdum ve kendime çekip öptüm. Şaşırmıştı şapşal." Şimdi gidebilirsin hadi. " dedim gülerek. Güldü ve el salladı. Kapıyı kapattığımda beni sırıtarak izleyen Melek, Savaş'ın Melek, Selin ve Ayça beklemiyordum. Bizi mi izlemişlerdi?Yeni bölümü beğenirsiniz umarım. Herkese iyi okumalar iyi geceler 🖤 ⚡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKBÖRÜ |TAMAMLANDI|
Підліткова літератураBir kız düşünün. Annesinin biricik kızı, babasının prensesi... Bu kız düşmana korku, dosta güven veren isimsiz kahramanlardan. Bazı olaylar ailesiyle arasını bozuyor olsada bu genç asla pes etmedi... Daha Polis Özel Harekat'taki ilk senesiydi. Ama...