youcantcallmeGece gerçekten yazıyodum...... yalan deildi...
<<<<<<<<<<
Derslerden edebiyat... Uzaklara dalmışım. Uzaklar dediğim de şey yanı başımdaki Bilge'nin yüzü. Dikkatle dersi dinlemesine şaşırmıştım. Onu izlediğimi fark etmemişti. Sahi ben niye onu izliyordum?
Sıraya kafamı koyarak uyudum. Çünkü yapacak başka bir işim yoktu dersler boyu uyumak hobimdi.
Kolumdan dürtülmesiyle uyandım. Ceylin ya da Bahtiyar olduğunu düşündüğüm için,
"Ne var lan?" diyerek kalkmıştım. Bilge'nin çatılmış kaşlarını gördüm.
"Kibar ol biraz." dedi.
"Yoo." diyerek yanıtladım. Çatılmış kaşlarını mümkünmüş gibi daha da çatmaya başladı.
"Bahtiyar ya da Ceylin sandım." diyerek açıklama yaptım. Kaşları yumuşamıştı.
"Yine de biraz kibar olabilirsin, onlara karşı da?" Mümkün değildi. Bahtiyar'la küfür etmeden 10 dakika adam akıllı sohbet edemezdik.
"O dediğinden olmaz."
"Ama sevgilimin bu kadar kaba olmasını istemiyorum." dedi dudak büzerek. Yapma şöyle kızım günaha sokacaksın ikimizi de.
"Tamam lan deneriz." dememle yavru köpek bakışı attı. Yemem ben bunları güzelim.
"Lütfen?" Sihirli sözcüğü söyledin artık yerim.
"Tamam len." dediğimde kıkırdadı. "En fazla bu oluyor."
Gülüşü arttı. Ama çok güzel gülüyordu ya. Kalbimin gümbürtüsü kulaklarımı delecek gibiydi. Kendine gel kalbim, senin böyle atmaya iznin olan tek şey dans.
"Deniz? Deniz diyorum." önümde sallanan elleri gördüğümde gözlerimi birkaç kere kırpıştırdım. Ben ciddi ciddi Bilge'nin gülüşüne dalıp gitmiş miydim bana mı öyle geliyordu?
"Dalmışım." dedim.
"Aç mısın? Yemek vakti."
Kafamı öne arkaya salladım. Doğru düzgün kahvaltı etmemiştim aç hissediyordum. Yemekhaneye beraber girip aynı masaya oturduğumuzda arkamızdan gelen uğultuları duyabiliyordum. Bizim hakkımızda konuşuyorlardı. Çoğu kişi Bilge'nin Devran'ı benimle aldattığını düşünüyordu.
"Devran'ı benimle aldattığını düşünüyorlar." dedim suratımı asarak. Bilge'ye yaptıkları yakıştırma hoşuma gitmiyordu.
O ise sadece omuz silkti. "Umurumda değil. Devran aileme söyleyeceğini söylüyor ve beni tehdit ediyor. Ondan önce davranarak senden bahsedeceğim."
"Ne diyor?" diye sordum kaşlarım istemsiz çatılırken.
"Sonunun Aslan gibi olmasını mı istiyorsun diyor." sesi kısık çıkmıştı. Üzüldüğünü görebiliyordum.
"Aslan kim?"
"Abim." dedi iç çekerek. "Şu an nerede, ne yapıyor bilmiyorum. Ailem onu öğrendiği zaman psikologlara götürdüler. Sürekli bu hastalık tedavi olman lazım dediler. Abim iki kere intihar etmeye çalıştı. Hastaneye kapatmak istediler. En sonunda evden kaçtı. Umarım bir yerlerde mutlu yaşıyordur."
"Çok mu seviyorsun abini?"
"Seviyorum. Ona biraz kırgınım ama başka şansı olmadığı için anlayabiliyorum. Çoktan üç yıl oldu, evde beni ben olduğum için seven tek kişiydi. Sığınağımdı. Üç yıldır cehennemden farksız bir hayat yaşıyorum. Gerçekten yoruldum artık."
"Devran niye sana taktı bu kadar?" konuyu değiştirmeye çalıştım. Üzgün yüzünü daha fazla görmek istemedim çünkü kalbim ağrımaya başlamıştı.
"Off." Suratı daha da asılmıştı. Değiştirdiğim konuya sokayım. "Biz çocukluk arkadaşıyız. Ya da ben öyle sanıyordum. Ailelerimiz sürekli beraber. Oyun falan oynardık. 9. sınıfta bana açıldı kabul etmedim. Sürekli peşimden koştu, araya aileleri de kattı. Beni çocukluktan beri sevdiğini iddia ediyordu. Yanıma asla erkek yaklaştırmıyordu. Zaten ben kızları seviyordum yani benim için sorun değildi. Geçen sene bir kız arkadaşım vardı." Ondan bahsederken yanakları biraz kızarmıştı. Yanaklarının kızarıklığı çok güzel durduğu için anlattığı şeye çok takılmamıştım.
"Bu okuldaydı. Herkesten gizlemiştik. Güzel gidiyorduk. Bir gün beni eve bıraktığında öptü. O sırada Devran görmüş. Manyak evin önünde beni bekliyormuş. Bir süre sessiz kaldı sonra tehdit etmeye başladı. Sude onun yüzünden okul değiştirdi ve ayrıldık. Beni de ailemle tehdit etmeye başlayınca mecburen onunla çıkmaya başladım."
Bu Devran tam bir orospu çocuğuydu ama takık psikopat.
"Tamam üzülme artık. Dediğim gibi ben kalkanın olacağım. İstersen eski sevgiline tekrar yaz." Ciğerim şu an parçalandı. Kalbimden çat diye bir ses gelmiş olabilir.
Kafasını iki yana salladı. "Çoktan ayrıldık. Sude çok yıprandı, bende aynı şekilde. En azından güzel hislerle ayrıldığımız için seviniyorum. Hala onun hakkında iyi bir şekilde bahsedebiliyorum, birbirimizden nefret etmiyoruz. Severek ayrılanlar olayı var ya ondan." dedi gülümseyerek. "Zaten bir sevgilisi olduğunu biliyorum. Ona karşı bir his de beslemiyorum artık."
"Anladım." diyerek gülümsedim. Bu rahatlama da neyin nesiydi?
Yemeklerimizi yiyip bahçeye çıktık. Bilge'nin elinden tuttuğumda bana baktı. Göz kırparak güldüm.
"Sevgilim değil misin tutarım tabi len." dediğimde yine kıkırdadı. Len kelimesi niye bu kadar komikti? Söylerken benim bile gülesim geliyordu.
Bizimkilerin yanına yaklaşınca bağırdım. Ceylin, arkadaşları, Bahtiyar ve Bahtiyar'ın tavlamaya çalıştığı okulun en güzel kızı Asya oturuyorlardı. "Ben geldim leeen!"
"Bu kim amk?" Bahtiyar bana bakarak sormuştu. "Len ne amk?"
"Kibarlaştım." derken Bilge'ye bakıp sırıtmıştım.
"Puhh!" dedi tükürür gibi yaparak. "Hanımcıya bak hele."
"Seni de biliyoruz açtırma ağzımı." Bilge ile yanlarına oturmuştuk. Ceylin birleşik ellerimize gülerek bakıyordu. Her ne kadar onaylamıyorum ayağına yatsa da kendisi Denge shipinin başkanıydı.
Yalnız ne güzel uyuyor isimlerimiz.
Normalde Ceylin'e yaptığım şeyi Bilge'ye yaptım. Dizlerinin üzerine uzanıp beline sarıldım. Burnum karnına değiyordu.
Parmaklarını saçımda hissettim. Sohbete katılıyor arada sırada gülüyordu. Hafiften baktığımda yüzü ışıldıyor gibiydi. Devran'dan uzak kalınca kıza bir aydınlanma gelmişti sanki.
Bahtiyar ayağıma vurduğunda yüzümü buruşturdum.
"Kalk lan derse gidiyoruz."
"Tamam la-" derken sustum. "Tamam len."
Ceylin kahkaha atmaya başlamıştı. Bilge'nin de kıkır kıkır güldüğünü duyabiliyordum. Hanımcı olalım bakalım, ne olacak yani.
YOU ARE READING
İddia (GirlxGirl)
Historia Corta"Bahse varım bizim okulda erkek gibi davransa hiç anlaşılmadan 1 sene geçirebilir. 100 lirasına girerim." "100 lira mı? Yaparım ama onun için uğraşmam. Biraz ucuz değil mi sence de?" "Peki ya 100.000 lira?" "Deniz yapabilirim diyor ama birileri kes...