2 hafta sonra
-
Biliyor musunuz? Ben hergün defterimi açıp Taehyung'a olan özlemimi yazarım. Her gece yatmadan önce, yorgun da olsam elektrikler de olmasa ben o deftere yazardım bir şeyler.Namjoon hyung'tam Taehyung'un küçüklük, gençlik ve şimdiki fotoğraflarını alırım defterime yapıştırır veya çizmeye çalışırdım.
Mührüm olmasa asla yapmazdım böyle şeyler eminim. Ama mühür bağı o kadar kuvvetli ki(!) ben burda özlemimden tutuşurken o beni düşünerek iki hafta içerisinde bile bana mektup yollamamıştı.
17 buçuk hafta
Nasıl bekleyeceğim ki bu kadar zamanı.
Sadece seokjin hyungun mektuba yazdığı "Taehyung iyi, merak etme Jungkook." sözleriyle yetiniyordum. Elimde ona ait olan hiç bir şey yoktu.Sadece minik bir bebeğimiz vardı işte.
Bebek demişken, Doktor Son resmen geçen gün beni randevuya çıkarmıştı. Lüks bir lokantaya götürmüş, masaları donattırmıştı.
Cidden anlayamıyorum bu doktoru.
Bir de yemekten sonra "İstersen bana geçelim, sohbet ederiz." demişti saat gecenin 12'si olmasına rağmen. Tabiki de reddetmiştim. Bir arkadaş olarak böyle bir şey yapamazdım. O bir alfaydı. Mühürlüyüm fakat ban zarar verebilir de.
Aklım almıyor, daha yeni yeni tanışmaya başlamışız beni evine çağırıyor.
Ama kötü niyeti olduğunu düşünmüyorum. Sonuçta arkadaşız.
Ben bunları Namjoon hyunguma anlattığımda sinirleri tepesine çıkmış, zarar verecek bir şeyler aramıştı. Namjoon hyung bir omegaydı biliyorsunuz. Omegaların narin olması gerekmez miydi?
O resmen hamilelikten dolayı hırçınlaşmış, yıkıp dökecek birşeyler aramıştı.
"Taehyung'u düşün Jungkook. Sen onla yakınlaştıkça Taehyung deliriyor orada."
Taehyung mu? Taehyung mu delirecek benim için. Ben başka alfayla yakınlaştım diye kıskanacak mı?
Nerdeee.
"Hyung, saçmalama. Taehyung giderken bile bana sarılmadı. Umrumda değilsiniz dedi. Neden benim başkalarıyla yakınlaştığımda umrunda olsun ki?"
"Mührünüz var sizin Jungkook. O doktorun yanına bir daha gitmiyorsun. Eski doktoruna devam edeceksin."
"Ama hy-"
Çalan kapıya baktığımda Doktor Son vardı, arkamdan gelen hırlamyla arkama döndüğümde Namjoon hyung resmen kızgın boğa gibi tepiniyor, doktorun üzerine atlamamak için zor duruyordu.
"Hoş geldin Hyun Woo."
Bana güzel gülümsemesini bahşedip arkama baktı. Daha sonra tekrar bana döndü."Biraz gezelim mi? Hava al-"
"Sen kim oluyorsun da benim biricik Kook'uma yavşıyorsun orospusu çocuğu!"
Doktorun üzerindeki hyunguma hayretler içerisinde bakarken ayırmaya çalışıyordum.
Namjoon hyung kesinlikle aklını yitirmişti.
Altı aylık hamilesin sen be adam.
"Hyung sakin ol. Gitmeyeceğim. Hyung bebeğine bişey olacak kalksana hyung."
Kollarının altından tutmaya çalışıyordum ama o inat gibi ona yapışıyor, saçlarını çekiyordu.
Ben bir yolunu biliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Frisson-TAEKOOK
FanfictionBütün kurtların çirkin saydığı en narin kurt... Hayatını değiştiren o heyecan. #1 - 19 mayıs 20 wolf #2 - 20 mayıs 20 omegaverse