I'm Having your baby / ZAYLENA

Every happiness ends one day

"Zayn?"

Koltukta uyuyan Zayn'i defalara kez dürtmeme rağmen uyanmamakta oldukça ısrarcı görünüyordu üstelik kirpiği bile kıpırdamıyordu. "Zayn uyan."

Bir kaç kez daha dürtüklememin ardından rahatsız olup yattığı yerde kıpırdandı ama gözlerini açmak yerine mırıldanıp uyumaya devam etti. Uyurken o kadar güzeldi ki bir süre durup onu izledim. Saçları birbirine girmiş, dudakları yattığı yastığın üzerine düşmüştü.

Çok tatlıydı ama uyanması gerekiyordu.

Parmağımla boynunu gıdıkladığımda homurdandı. "Para komidinin üzerinde."

Ne?

Sinirle onu cimciklediğimde yattığı yerde sıçradı. "Sikeyim al ve git işte..."

Gözleri beni bulunca cümlesini de tamamlayamamıştı. "Mia?"

Kaşlarımı çatıp sinirle ona baktım. "Demek sabahları böyle uyanıyorsun sen."

Yattığı yerde doğrulup bir süre kendine gelmeye çalıştı daha sonra da koltuktan kalkıp gerindi. "Rüya görüyordum."

Yaptığı açıklamanın durumu daha beter bir hale getirdiğini anladığında ofladı ben ise sinirle ona bakmaya devam ediyordum. "Öyle mi? Demek rüyanda başka kadınları görüyorsun."

Dediğim şeye cevap vermeyip sırıttığında daha da sinir olmuştum. Gözlerini salonda gezdirip daha sonra onun için hazırladığım kahvaltı sofrasına sabitlemişti. "Kahvaltı mı hazırladın? Ne güzel hadi kahvaltı edelim."

Şu an konuyu dağıtmaya çalışıyordu ama tabiki ona bu fırsatı vermeyecektim. "Zıkkımın kökünü ye."

Kollarımı göğsümün altında birleştirip salonu terk etmek için hazırlandığımda arkamdan bana sarılmasıyla olduğum yerde kalmıştım.

Sürekli tek gecelik ilişkiler yaşadığını da bu şekilde anlamıştım işte tabi eğer hamile olmasaydım belki bende onun için sadece tek gecelik bir ilişki olarak kalacaktım. Bunları düşünmek bana daha önce düşünmediğim bir şeyi merak ettirmişti.

Daha önce benim gibi başka biri olmuş muydu acaba?

Çenesini omzuma yaslayıp derin bir nefes aldı sanki kokumu içine çeker gibiydi. "Özür dilerim alışkanlık."

Kaşlarım alayla havalanırken dudaklarımdan sinirli bir kahkaha kaçınca boynuma uzun bir öpücük bıraktı. "Yaptığın açıklamalar çok boktan Zayn."

"Biliyorum." Diye mırıldandı.

Kollarının arasında dönerek yüz yüze gelmemezi sağladım ve kollarımı boynuna doladım. "Umarım artık yapmıyorsundur."

"Yapsam kıskanır mıydın?"

Gözlerimi kısıp ela gözlerine baktım. "Bilmem ben başkalarıyla yatsam sen kıskanır mıydın?"

Sinirle kaşlarını çattı. "Ölmek istiyorsan dene tabi."

Ciddi olup olmadığını kontrol etmek için bir süre yüzünü inceledim. Gülmesini falan beklemiştim ama gülmemişti yani baya ciddiydi. "Ciddisin."

"Ciddiyim."

Yani bu beni kıskanacağı anlamına mı geliyordu? Bunu bir ara kesinlikle denemeliydim.

Kollarımı boynundan çekip belimdeki ellerini çözdüm ve elini tutup onun peşimden kahvaltı sofrasına sürükledim. "Her günüm böyle olacaksa ben hemen evleneyim seninle."

Elini bırakıp kendi yerime geçtiğimde o da kendi yerine geçti. "Evlenme teklifi etmeden seninle evlenmem demiştim."

Tabağına bir kaç şey alırken gözlerini bir süre bana dikti. "Ciddi miydin sen evlenme teklifi isterken?"