Yankı Karan
Laden'in evinin önüne gelince kapıyı çalmadan önce derin bir nefes alıp verdim. Annesi ile ilk kez görüşecektim ve bu beni heyecanlandırıyordu. Arka cebimden telefonumu çıkartıp ekranına baktım ve saçlarımı düzelttim. En düzgün kıyafetlerimi giymiştim, serseri gibi görünmemek için takılarımı bile takmamıştım. Kulağımda küpeyi unuttuğumu farkedip onu çıkarttım ve pantolonumun cebine atıp ekrana tatlı bir gülümseme attım.
Hazırım.
Zile basıp bir adım geriledim ve heyecanla kapının açılmasını bekledim. Bir kaç saniye sonra kapıya yaklaşan ayak seslerini duymamla gerilmiştim. İlk defa kız arkadaşımın ailesiyle tanışıyordum, ilk defa bu kadar heyecanlanıyordum. Kalp atışlarım öyle hızlı atıyordu ki, karşımdaki insanın duyabileceği cinstendi. Nefesimi kontrol altına alıp yüzüme tatlı bir gülümseme yerleştirdim.
Kapı açıldı ve Laden gülümseyerek kollarını boynuma doladı. Kollarım hızla yerini, Laden'in belini buldu, yüzümü boyun girintisine saklayıp kokusunu ciğerlerime çektim. Dün gece aşırı alkolden mahvolmuş ciğerlerime onun kokusu dolunca çiçekler açtı sanki. Az da olsa sakinleşmiştim, Laden bana iyi geliyordu.
"Fazla heyecanlıyım."diye mırıldandım titreyen sesimle. Geri çekilip yüzüne o her zamanki güzel gülümsemesini yerleştirdi. Bakışlarımı dudaklarına indirip derin bir iç çektim."Sakin ol, yemez."diyerek göz kırptığında başımı iki yana sallayıp güldüm. Annemle babam geleceği zaman ona kurmuştum bu cümleyi. Aklınca benim silahımla beni vuruyordu. Yanağına doğru uzanıp bir öpücük bıraktım ve hızla içeri girdim. Laden ardımızdan kapıyı kapatıp peşimden ilerlemeye başladı.
Salona girdiğimizde kanepede oturan, Laden'nin tamamiyle kopyası olan kadın yüzüne sevecen bir gülümseme yerleştirip ayaklandı. Laden ile aralarındaki benzerlik o kadar fazlaydı ki bu gülümsememe neden olmuştu.
"Hoş geldin, Yankı."diyerek bana sarıldığında ben de karşılık verip ona sarıldım. Çok samimi birine benziyordu, bu gerginliğimi biraz daha azaltmıştı. Geri çekildiğinde oturmam için koltuğu gösterdi. Gösterdiği yere yerleştiğimde Laden'de yanıma oturdu."Bu arada Leyla ben."diyerek karşımızdaki ikili koltuğa oturunca gülümseyerek başımı salladım."Memnun oldum, Leyla abla."abla demem hoşuna gitmiş olmalı ki yüzüne memnun olduğunu belli eden bir gülümseme yerleştirdi. "Ben de canım."diyerek bakışlarını Laden'e çevirdi. Ben de bakışlarımı ona çevirerek ellerimi dizlerimin arasına sıkıştırarak salladım."Nasıl gidiyor okul?"
"Okul iyi gidiyor, dersler falan da iyi. Üniversite sınavına hazırlanıyorum işte."diyerek omuzlarımı silktim. Sesim benden beklenmeyecek bir şekilde kibar çıkıyordu."Nereyi istiyorsun?"
"Aslında İzmir'i istiyordum ama Laden Eskişehir'i düşünüyor diye ben de Eskişehiri düşünüyorum."diye mırıldandığımda yanımdaki Laden gülümseyerek kaşlarını kaldırdı. O böyle bakınca içimi tatlı bir mutluluk sarmalamıştı. Annesi gülümseyerek başını onaylarcasına salladı."Ailen orada, değil mi?"
"Evet, babamın işi nedeniyle kasabada kalamadılar, Eskişehir'e taşındılar ama ben Eskişehir'de onlarla yaşamayı düşünmüyorum, ayrı bir ev tutmayı düşünüyorum."
"Kendi ayaklarının üzerinde durman çok güzel."diye mırıldandı Leyla hanım yüzüne takdir edercesine bir ifade yerleştirerek. Bu biraz gururumu okşamıştı açıkcası. Bunu başkası söylese bu kadar gururum okşanmazdı fakat Laden'in annesi söyleyince farklı olmuştu. Sonuçta sevdiğim kızın annesiydi."Ben senden bir şey için izin isteyecektim aslında Leyla ablacığım."diye konuya girdiğimde Laden'in yanımdaki bedeninin gerildiğini hissettim. Bakışlarımı ona çevirdiğimde gülümseyerek annesine döndü."Söyle bakalım."diye mırıldandı Leyla hanım muzip bir ses tonuyla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
you're devil
Short StoryBitiş tarihi|27 Mayıs 2020 あ Soulless: Mutsuz musun? Yankıx: Hayır. Soulless: Olmalısın. Yankıx: Anlamadım?